WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava dilekçesinde, asıl dava yönünden davacı, fesih ve cezai şart işleminin haksızlığının tespiti ile muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiş olduğu halde mahkemece, talep dışına çıkılarak asıl davada mahkemece 230.785,57 TL alacağın 03.05.2012 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş olması usûl ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının ikinci bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı lehine BOZULMASINA, 06/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, eczacı olduğunu, davalı tarafından 12.09.2013 tarihli yazı ile 2009 yılı eczane protokolünün 6.3.3 maddesi uyarınca reçetede yer alan ilaçların reçete sahibine ya da yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine ya da yakınına ait olmadığı gerekçesi ile 1 adet reçeteye ilişkin olarak hakkında 4.966,00 TL cezai şartın tahsili ile uyarılmasına karar verildiğini, söz konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek davalının cezai şart isteminin haksızlığının tespiti ile önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

      Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle icra takibi ve dava tarihi itibariyle teminat kesintisinin iadesi koşullarının gerçekleşmediğinin ve feshin haksızlığının bu davanın niteliği itibariyle incelenmesinin mümkün bulunmamasına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay'daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilâm harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava, SGK tarafından 2013 yılı Ocak ayı hakedişinden yapılan kesintinin haksızlığının tespiti ile ödenen miktarın istirdadına ilişkindir....

          Her iki dosyanın incelenmesinde; davalar arasında tarafları, konusu ve sebebi yönünden bağlantı bulunduğu, davaların aynı taraflar arasında, aynı sözleşmeden ve aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı, eldeki davada taraflar arasında Genç Çiftçi Projesi kapsamında akdedilen 09.07.2018 tarihli 2 adet sözleşmeden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve davalı idarece yapılan feshin haksızlığının tespitinin istendiğini, ... Ticaret Mahkemesi'nin ......

            Üniversitesi ile ilaç alımına ilişkin imzalanan sözleşmenin 20.04.2004 tarihinde iki yıl süre ile feshedildiğini, bu feshin haksızlığının tespiti için açtığı davanın reddedilerek kesinleştiğini, 2006 yılında davalı kuruma sözleşme imzalamak için başvurduğunu ancak Eczacılar odasınca verilen belgede sözleşme imzalamasına engel yoktur ibaresi bulunmadığından davalının talebini reddettiğini, oysa 2006 yılına ait tip sözleşmede eczanenin sözleşmesinin feshine neden olan eylemin fesih süresinin bir yıla indirildiğini ve bu sürenin önceki fesihlere de uygulanacağının öngörüldüğünü, bu nedenle davalının 28.09.2006 tarihli yazı ile yarattığı muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı protokol gereği işlem yaptıklarını, başka kurumlar tarafından fesih işlemi yapılması halinde bu kararın tüm kurumlarca uygulanacağının kararlaştırıldığını, davacının başka kurumlarca yasaklı olmadığını belgeleyemediği için sözleşme imzalanmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

              Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, yüklenici tarafından açılan asıl dava, sözleşmenin davalı tarafından feshinin haksızlığının tespiti, hakediş bedellerinin ve sözleşme dışı yaptırılan imalât bedelleri ile kâr kaybı ve oluşan zararların tahsili, teminat mektubunun iadesi, iş sahibi tarafından açılan birleşen ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/398 Esas sayılı dava ise, menfi zararın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Yüklenici şirket tarafından açılan asıl davada, davalı tarafından yapılan feshin haksızlığının tespiti ve diğer alacak kalemleri yanında “Davacıya ait teminat mektubunun iadesi” de istenmiştir....

                Bu haliyle mahkemenin feshin haksızlığının tesbitine ilişkin gerekçesinin incelenmesine de lüzum görülmemiştir. Karar belirtilen sebeplerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, 21.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Bu haliyle mahkemenin feshin haksızlığının tesbitine ilişkin gerekçesinin incelenmesine de lüzum görülmemiştir. Karar belirtilen sebeplerle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, 21.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    Maddesinde yargı harçları ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağına dair emredici hüküm konulmuştur.Yüklenici şirket tarafından açılan asıl davada davalı idare tarafından yapılan feshin haksızlığının tespiti talebi yanında "üç adet teminat mektubunun davacı şirkete iadesi" istenmiştir. Asıl davada dava dilekçesine ekli "Sayman Mutemedi Alındısı"ndan davacının dava tarihi itibariyle 18,40 TL maktu harç yatırdığı anlaşılmaktadır. Nisbi karar ve ilâm harcına tabi davalarda dava değeri üzerinden peşin nisbi ilâm harcının alınması zorunludur. 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi gereğince kesin teminat mektuplarının iadesi isteminin dinlenebilmesi için teminat mektuplarının bedeli üzerinden nispi harcın yatırılması gerekir. Yatırılacak peşin nisbi harç tutarı ise Harçlar Yasası'nın 28-a maddesi uyarınca teminat mektuplarının bedeli üzerinden alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biridir....

                      UYAP Entegrasyonu