Taraflar arasındaki boşanma, ziynet alacağı ve çeyiz eşyası alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ziynet alacağı davasının feragat nedeni ile reddine, çeyiz eşyası alacağı davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davalı erkek vekili 09.01.2024 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davalı erkek vekilnin temyiz başvurusunun feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalının eşya alacağına dair karara yönelen istinaf dilekçelerinin 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341/2. maddesi uyarınca miktar yönünden REDDİNE, 2- Davalının ziynet eşyası alacağına dair karara yönelen istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b/1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 3- Davalı kd vekilinin Boşanma Davasının ferileri yönünden yapmış olduğu istinaf başvurusunun, 6100 Sayılı HMK'nın 353(1)b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 4- Boşanma Davasının ferileri yönünden İstinaf kanun yolu başvurusu sırasında harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 5- Ziynet eşyası yönünden 1.692,38 TL İstinaf yargılama giderinden peşin alınan 423,09 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 1269 TL karar ve ilam harcının davalı kd erkekten alınarak hazineye gelir kaydına, çeyiz eşyası yönünden peşin ödenen 80,70 TL karar ve ilam harcının talep halinde iadesine, 6- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından...
Dava, ziynet eşyası alacağına ilişkindir. Toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin kararının dosyadaki delillere uygun olarak verildiği, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede hata edilmediği, özellikle HMK'nın 225. ve devamı maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, davacının ziynet eşyası davasının kabulünde usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı anlaşılmakla, davalının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Somut olayda; müştekinin evlenmek amacıyla ... aracılığıyla kendisini ... ismiyle tanıtan sanık ... ile tanıştığı, sanıkla evlenme gününü kararlaştırdıkları ve kuyumcudan ziynet eşyası alınmasına müştekinin razı olduğu müşteki ve sanık ...'nin kuyumcular çarşısına gittikleri burada... ve müştekiyi sanık ...'in karşıladığı Hayriye'nin İsmet'i eniştesi olarak tanıttığı, kuyumcudan ziynet eşyası ve diğer işyerlerinden giyim eşyası aldıkları sanık ...'nin "imam nikahı kıyılacak abdest almam gerekiyor" diyerek, sanık ...'inde acıktık birşeyler alalım diyerek oradan ayrıldıkları ve başka bir yerde buluştukları ancak olaylar esnasında polis tarafından takibe alınan sanıkların yakalandığı anlaşılmakla mahkemenin dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından; lehine hükmolunan maddi tazminat, manevi tazminatın miktarı ile reddedilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden, davalı-karşı davacı tarafından ise; her iki boşanma davası ve fer’ileri yönüden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacı-karşı davalı lehine 15.000,00 TL maddi tazminata (TMK.md.174/1) hükmolunmasına rağmen hükümde 15,00 TL yazılmasının mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın ziynet eşyalarının düğünün akabinde kendisinden alınıp...
Mahkemece davalı-davacı erkeğe talep ettiği 15000 TL'nin ne kadarını ev eşyası, ne kadarını para alacağı için istediği, ev eşyalarının; miktar, marka, cins olarak nitelikleri açıklattırılmadan kesin hüküm oluşturacak şekilde isteklerin reddine karar verilmiştir. Bu sebeple hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü çerçevesinde (HMK m.31) davalı-karşı davacı erkeğe ev eşyası ve para alacağına yönelik talep ettiği miktarları ve ev eşyalarının; miktar, marka, cins olarak nitelikleri açıklattırılıp, para alacağı talebi yönünden görev hususu da gözetilerek tüm deliller toplanılıp değerlendirildikten sonra karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....
Davacı vekili dilekçesinde, tarafların 2007 yılında evlendiklerini, halen aralarında boşanma davasının bulunduğunu, ayrı yaşadıklarını, taraflar arasındaki 11.07.2007 tarihli çeyiz senedine göre, ziynet eşyası olarak 10 adet altın bilezik, ev eşyası olarak 1 adet buzdolabı vs. ev eşyalarının müvekkiline bağışlandığını, bu çeyiz senedindeki ziynet ve ev eşyalarının davalının yanında kaldığını ileri sürerek, aynen iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde dava tarihindeki bedelleri olan 10.000 TL.'nin davalı eş ve kayınpederden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece; taraflar arasındaki çeyiz senedinde belirtilen 10 adet altın bileziğin evlilik birliği içerisinde iken 16.12.2008 tarihinde davacı tarafından bozdurularak davalı eş...'in... .../......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının Aile Mahkemesi'nin 2010/97 Esas-2010/1360 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını ve kararın kesinleştiğini, müvekkili davacıya düğünde takılan ziynet eşyası ve paraların düğünden hemen sonra davacının ailesi tarafından alındığını ve müvekkiline iade edilmediğini belirterek, 120 adet ufak altın ve 9 adet bileziğin değerinden, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 2.000 TL'nin boşanmanın kesinleştiği tarihten...
/karşı davalıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerinin reddine Karşı dava yönünden; Davanın reddine, Ziynet eşyası alacağı talebinin reddine, Davalı-karşı davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından kendi davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen manevi tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, çeyiz eşyası, ziynet eşyası ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir 2-Davalı-karşı davacı vekili, karşı dava dilekçesinde davanın reddini istemiş ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin taleplerle ziynet eşyası talebinde bulunmuştur....