Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Mutlak Butlan Sebebi ile Evliliğin İptali - Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı ... tarafından reddedilen butlan davası, kabul edilen boşanma davası ve ferileri yönünden; davalı birleşen dosya davalısı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.01.2022 günü duruşmalı temyiz eden davacı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı ... vasisi ve vekilleri ile davalı-davacı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin, davalının ve ortak çocuklarının beyanları ile evliliğin fiilen sona erdiği, evliliğin temelden sarsıldığı, eşlerin bir arada yaşama ihtimalinin bulunmadığı açıkça ortada iken, mahkemenin aynı ikamette yaşamayan, evliliğin sarsılıp sarsılmadığına tanıklık etme durumu ve imkanı olmayan, sadece davalının anlatımları ile yorum yapıp tahminde bulunan, farklı illerde ve mekanlarda yaşayan davalı tanıklarına itibar edip, davanın reddine karar verdiğini, müvekkilin, davalının ve ortak çocukların yazılı beyanlarından da anlaşılacağı üzere, yaklaşık 10 yıldır sadakatsiz ve ilgisiz davranılan, bu tarih itibari ile 1.5 yıldır fiilen ayrı yaşanılan bahse konu evliliğin temelden sarsılmadığına mahkemece kanaat getirilmeyip, davanın reddine karar verilmesi hukuken hatalı bir karar olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden...
(Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 2020/2898 E,2020/3864 K.sayılı 17.09.2020 tarihli kararı) İlk derece mahkemesince davacı-karşı davalının tazminat taleplerine ilişkin gerekçesinde "...davacı-karşı davalının açmış olduğu davanın konusunun evlenmenin iptali olduğu ve bu talebe bağlı olarak da maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunulduğu görülmekle davacı- karşı davalının davasının reddine dayalı olarak maddi ve manevi tazminat taleplerinin de reddine " karar verilmiştir. Evliliğin iptali halinde TMK.m.158/2 gereğince eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi, tazminat, nafaka ve soyadı hakkında boşanmaya ilişkin hükümlerin uygulanacağı düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosya içerisinde bulunan, davacı erkek vekili Av. ...'ın yargılama sırasında ibraz ettiği vekaletname genel yetkiye ilişkin olup, ilgili avukatın evliliğin iptali davası yönünden yetki içerir bir vekaletnamesi bulunmamaktadır. Adı geçen avukattan evliliğin iptali davasına yönelik yetki içeren vekaletnamenin istenmesi, vekaletname sunulduğu taktirde eklenip gönderilmesi, ibraz edilmediği takdirde ise gerekçeli kararın ve davalının temyiz dilekçesinin davacı asile tebliğ edilerek, yasal temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi, 2-Davalı kadın, ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/79 esas, 2013/170 karar sayılı kararı ile Türk Medeni Kanununun 405/1. maddesi gereğince kısıtlanmış, kendisi annesi ...'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların 31.10.2006 tarihinde kesinleşen yabancı mahkeme ilamıyla boşandıklarının; yabancı boşanma kararının tanınmasına karar verilip 19.01.2010 tarihinde kesinleştiğinin; böylece 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Usulü Kanununun 59. maddesi uyarınca Türk hukuku bakımından da 31.10.2006 tarihinden geçerli olarak boşanmış sayıldıklarının; bu davanın açıldığı 17.01.2008 tarihinde geçerli bir evliliğin bulunmadığı ve bu nedenle davacının Türk Medeni Kanununun 194. maddesindeki aile konutu korumasından yararlanamayacak durumda olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı erkek vekiline temyiz başvuru dilekçesinin; işçisinin imzasına tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.Vekil adına işçisine yapılan bu tebligatta, tebliğ memuru tarafından, tebligatın yapılması gereken avukatın, tevziat sırasında belirtilen adreste olup olmadığı başka bir anlatımla, tebliğ memuru tarafından, muhatabın adreste bulunup bulunmadığının araştırılıp tespit edilmediği görülmekte olup, bu durumda tebliğ işlemi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi ve Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüzdür (HGK'nun 30.01.2013 tarih, 2012/6-644 Esas-2013/164 Karar sayılı ilamı)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada; Davacı, kayden malik olduğu 23 numaralı bağımsız bölümün önce ½ payını, daha sonra kalan payı evliliğin devamı için davalı eşine satış suretiyle devrettiğini, gerçekte bağış yaptığını, daha sonra ½ payı davalının kendisine yine satış sureti ile iade ettiğini geçimsizlik sebebi ile açtıkları boşanma davasının halen derdest olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve tescil istemiş, yargılama sırasında da davalının taşınmazı devretmemesi halinde boşanacağı tehdidi üzerine çekişme konusu payı devrettiğini bildirerek tehdit iddiasına da dayanmıştır. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının iddialarını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle tarafların 31.10.2006 tarihinde kesinleşen yabancı mahkeme ilamıyla boşandıklarının; yabancı boşanma kararının tanınmasına karar verilip 19.01.2010 tarihinde kesinleştiğinin; böylece 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk Usulü Kanununun 59. maddesi uyarınca Türk hukuku bakımından da 31.10.2006 tarihinden geçerli olarak boşanmış sayıldıklarının; bu davanın açıldığı 17.01.2008 tarihinde geçerli bir evliliğin bulunmadığı ve bu nedenle davacının Türk Medeni Kanununun 194. maddesindeki aile konutu korumasından yararlanamayacak durumda olduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun...
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nispi Butlan Sebebiyle Evliliğin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 04.10.2016 günü temyiz eden davalı-davacı ... vekili Av. ...geldi. Karşı taraf davacı-davalı ... ile vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Evliliğin İptali KARAR DÜZELTME İSTEYEN :Davacı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 11.90.2013 gün ve 7293-20476 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....