Kadının istinafının olmaması da nazara alınarak dava tarihinden 02/10/2019 tarihine kadar hükmedilen aylık 200,00TL tedbir nafakasının erkek lehine usulü kazanılmış hak olduğu gözetilerek, dava tarihinden 02/10/2019 tarihine kadar aylık 200,00 TL, 02/10/2019 tarihinden itibaren ise kararın kesinleşmesine kadar aylık 400,00 TL tedbir nafakası makul görülmüş ve kadın lehine İlk Derece Mahkemesinde hükmedilen nafaka ile tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere hüküm altına alınmıştır. Kadının boşanmayla yoksulluğa düşeceği sabit olup, kadın lehine yoksulluk nafakası taktiri doğru, ancak miktarı yüksektir. Aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası tarafların ekonomik sosyal durumlarına, hakkaniyete ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına göre makul görülmüş ve kadın lehine yoksulluk nafakası aylık 400,00 TL olarak belirlenmiştir....
Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 2-Davalı-davacı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 158/2. maddesinin atfı gözetilerek Türk Medeni Kanununun 169. maddesi gereğince iptal davasının açıldığı tarihten nafaka yükümlüsünün ölümü tarihine kadar geçerli olarak uygun bir miktar tedbir nafakasının takdiri gerektiğinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda l. ve 2. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre evliliğin iptali davasına yönelik temyizinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.25.01.2012 (Çar.)...
ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 150.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminat ile ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesini, tedbir-iştirak nafakası miktarını, kendisi için hükmedilen tedbir nafakası miktarını, yoksulluk nafakası talebinin reddini, tazminat talebinin reddini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava ve karşı dava, TMK 162 ve 166/1 maddesi uyarınca açılan boşanma ve ferileri, birleşen dava müşterek çocuk ile şahsi ilişki kurulması isteminden ibarettir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; taraflarca açılan her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı - karşı davalı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebi ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı - karşı davacı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı kadın vekili duruşma talepli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; kusur, reddedilen maddi ve manevi tazminat talepleri, reddedilen yoksulluk nafakası talebi, kabul edilen karşı boşanma davası yönünden istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı iddiasına dayalı karşılıklı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....
tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
durumun geldiği endişesi ile eşine ulaşmaya çalışırken, davalının en sonunda müvekkiline, "bitti." şeklinde mesaj gönderdiğini, davalının, evliliğin kendisine yüklemiş olan sevgi, saygı gibi yükümlülüklerini yerine getirmediği, düğün sırasında müvekkiline takılan takıların da davalı tarafından alındığını belirterek, davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle tarafların boşanmalarına, müvekkiline 700,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk için 700,00 TL tedbir/ştirak nafakası ile 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini müvekkiline düğün sırasında takılan 5 tane 24 ayar bilezik, altın set, saat, yüzük, küpe aynen müvekkiline iadesine, aksi halde değerinin fazlaya ilişkin hakları kalmak kaydıyla 1.000 TL'nin davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, davacı için 15.500 TL maddi, 14.500 TL manevi tazminat takdirine, davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davalının maddi ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....
Davanın devamı sırasında müşterek çocuk Seyban'ın babasıyla yaşaması, velayetinin de babaya verilmesi karşısında çocuk için erkek lehine tedbir- iştirak nafakası verilmesinin yerinde olduğu ancak iştirak nafakası miktarının az olduğu, bu nedenle müşterek çocuk Seyban için aylık 500,00TL iştirak nafakasına karar verilmiş olup davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine, davalı erkek vekilinin tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine, iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. Kadın lehine tedbir- iştirak nafakası verilmemesi açısından: Davanın devamında çocukların baba yanında yaşamaları ve müşterek çocuk Seyban'ın velayetinin babaya verilmesi nazara alındığında kadın lehine tedbir - iştirak nafakası verilmemesi doğru olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Yaşları itibariyle idrak çağında olan ayrılık döneminde anne yanında yaşayan kurulu düzenleri anne yanında oluşan istek ve tercihlerini anne lehine kullanan çocukların velayetlerinin kadının çocuklara karşı ihmal ve istismarının olmaması da nazara alınarak anneye verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, erkeğin velayeti kapsayan istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Velayeti anneye verilen ortak çocukların ihtiyaçları için baba aleyhine iştirak nafakası takdirinin doğru miktarının ise makul olduğu anlaşıldığından erkeğin iştirak nafakasına yönelik istinafının reddine karar vermek gerekmiştir. Taraflar işçi olup eşit gelir düzeyine sahiptir. Bu bakımdan kadının boşanma ile yoksulluğa düştüğünün kabulüne imkan bulunmadığından kadın açısından yoksulluk nafakası koşulları oluşmamıştır. Kadına yoksulluk nafakası takdir edilmesi hatalı olup erkeğin yoksulluk nafakasına yönelen istinafı kabul edilip kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir....