TMK 169. madde ve TMK 182/2. madde gereğince müşterek küçük çocuk için resen 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Davacı tarafın dava dilekçesi ve taleplerinde çocuk için tedbir ve iştirak nafakası talebi yoktur, mahkemece nafakanın niteliği gereği resen hükmedilmiştir, nafaka tarihleri itibariyle müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, halihazırda reşit hale gelmiş olması, tarafların ekonomik sosyal durumları dikkate alındığında çocuk için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarları uygundur. Bu haliyle davacı kadının çocuk için takdir edilen tedbir ve iştirak nafakası miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK 169.madde kapsamında boşanma davası açılmakla tarafların ayrı yaşama hakkı olduğu, geliri bulunmayan davacı kadın için TMK 185- 186.maddeler de gözetilerek kadın lehine tedbir nafakası verilmesi doğrudur....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-davalı T1 vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında evliliğin ilk zamanlarından bu yana süre gelen anlaşmazlıkların olduğunu, davalının evliliğin kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, davalının sürekli tartışma ve huzursuzluk çıkardığını, baba evine giderek orada yaşamaya başladığını, tüm yaşananlar karşısında müvekkili yönünden müşterek hayatın çekilmez hal aldığını belirterek, tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, müvekkiline aylık 400,00 TL, tedbir ve yoksulluk nafakası, müşterek çocuğa ise aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakası bağlanmasına, 100.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. T3 Hatay 2....
Aile Mahkemesi olduğunu ileri sürerek davanın usulden ve esastan reddine ve kadın lehine aylık 3.500,00 TL tedbir nafakası ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169) Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, ilk derece mahkemesi tarafından kadın ve çocuklar yönünden hükmedilen tedbir nafakası miktarının yerinde olduğu kanaatine varıldığından kadının tedbir nafakası miktarlarına yönelik istinaf talebin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 175.maddesinde boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği hükme bağlanmıştır. TMK'nın 176.maddesine göre yoksulluk nafakasının toptan veya durumun gereklerine göre irat biçiminde ödenmesine karar verilebilir....
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin ise reddine karar verilmiş, davacı vekilince tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Tedbir ve Yoksulluk Nafakası Yönünden Yapılan İstinaf İncelemesinde; TMK'nın169 maddesi uyarınca, boşanma ve ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin malların yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlenmeleri resen almak zorundadır. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-) Davacı kadın vekilinin, kusur belirlemesine, kadın ve çocuk lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin, davalı erkek vekilinin ise, davanın kabul edilmiş olmasına, velayete, kadın lehine hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakasına, müşterek çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakasına, kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminata yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, B-) Davalı erkek vekilinin, kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜNE, C-) Davacı kadın vekilinin, müşterek çocuk lehine hükmedilen iştirak nafakası miktarına, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası miktarına ve kadın lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına yönelik istinaf taleplerinin HMK'nın 353/1- b-2 maddesi uyarınca KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 5....
Dava açılmakla ayrı yaşamaya hak kazanan kadın lehine hükmedilen aylık 300,00TL tedbir nafakasının tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla bu yöndeki kadının istinaf talebinin esastan reddine, Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz. (TMK.m.175) Toplanan delillerle, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Tarafların evli kaldıkları süre, erkeğin ekonomik ve sosyal durumu dikkate alındığında takdir edilen aylık 300,00TL yoksulluk nafakası miktarı TMK'nun 4. maddesi gereğince hakkaniyete uygun bulunmakla bu yöndeki kadının istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece; davanın kabulü ile TMK 166/1 maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, müşterek çocuk için aylık 700 TL tedbir, aylık 1.000 TL iştirak nafakası takdirine, davacı tarafın tedbir - yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı T3 davacı adına kayıtlı olan taşınmazın 1/2 hissesinin adına tescil edilmesi talebiyle nafaka ve tazminat talepleri hakkında usul ve yasaya uygun olarak harçları ödenmiş bir karşı dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
davacının psikolojisini tamamen bozduğunu, mevcut şartlarda evliliğin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, her bir çocuk için aylık 1.000 TL tedbir - iştirak nafakası, davacı için aylık 1.000 TL tedbir - yoksulluk nafakası, 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmesi açısından; Kadın lehine tedbir nafakası takdirinde bir hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir edilen miktarın ise günün ekonomik şartlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, kusur durumuna, günün ekonomik koşullarına göre kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesinin yerinde olduğu, evliliğin kısa sürmesi, çocuklarının olmaması ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak toplu yoksulluk nafakası verilmesinin doğru olduğu ancak hükmedilen miktarın az olduğu 17.000 TL toplu yoksulluk nafakası verilmesine, erkek vekilinin istinaf talebinin reddine, kadın vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....