Davalı vekili istinafa cevap ve istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin evlilik birliği içerisinde kusurlu davranışının olmamasının tarafların boşanmasına engel olmadığını, ilk Derece Mahkemesince kusur ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması kavramları açısından ayrım yapılmaksızın hatalı değerlendirme ile karar verildiğini, kusurun, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı ya da korunmaya değer bir evlilik birliğinin olup olmadığı hususunda isabetli bir kriter olmadığını belirterek, istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesince müvekkilinin boşanma yönündeki iradesi gözetilmeden hatalı değerlendirme sonucu verilen kararın kaldırılmasına, dosya kapsamındaki deliller doğrultusunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması nedeniyle tarafların boşanmasına, müvekkilinin kusursuz olması nedeniyle davacının diğer taleplerinin ve istinaf taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Dava dilekçesinde, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına yol açan maddi vakıalar tek tek gösterilmemiş, birliğin ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak derecede temelinden sarsıldığı belirtilmekle yetinilmiştir. Ön inceleme duruşmasından sonra 18.06.2012 tarihinde vekili tarafından verilen delillerin gösterildiği dilekçede ise geçimsizliğe yol açan bir kısım vakıalara yer vermiştir. Kuşkusuz davacı, dava dilekçesinde davasının temeli olan bütün vakıaların açık özetlerini bildirmelidir (HMK md. 119/1-e). Ancak, dava dilekçesindeki bu husustaki eksiklik ve davacının bu yükümlülüğüne uymaması, davanın esasının incelenmesine de engel değildir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması, boşanmada bir hukuki sebep olmasının yanında aynı zamanda bir dava sebebidir. Çünkü, evlilik birliği tek bir olayla temelinden sarsılmış olabileceği gibi, tek başlarına ele alındıklarında boşanma sebebi oluşturmayacak olan süregelen bir ya da birden fazla olay birleşerek bu sonucu doğurabilir....
Dosyada bulunan deliller ve tanık anlatımlarından evlilik birliğinin sarsılmasında davacının kusursuz, davalının ise evlilik birliğinin gerektirdiği yükümlülükleri yerine getirmediğinden TAM kusurlu olduğu kanaatine varılarak davacı kadının Boşanma, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulü gerekmiştir. Maddi ve Manevi Tazminat açısından; Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen kadının, erkekten daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu davacı kadın, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52 ) dikkate alınarak davacı kadın yararına 30.000,00.-TL maddi tazminat takdiri gerekmiştir....
DAVA Davacı-davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; kadının erkeğe özen ve ilgi göstermediğini, aile konutunu terk ettiğini, çeyiz hesabındaki parayı erkekten habersiz çektiğini, kadının erkeğin vefat eden eşine ait mücevherleri kullanmak için aldığını ancak geri yerine koymadığını, bu mücevherler üzerinde erkeğe haber vermeden daraltma, isim değiştirme gibi işlemler yaptırdığını, kadının evlilik birliği içerisinde boşanma planlaması yaptığını iddia ederek asıl davanın kabulü karşı davanın reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata, vefat eden eşine ait ziynet eşyalarının ve mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. II....
Davacı dava dilekçesinde zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle terditli boşanma davası açmış, Mahkemece, davanın yalnızca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı olduğu şeklinde hukuki nitelendirme yapılmış ve deliller bu çerçevede değerlendirilerek karar verilmiştir. Hal bu ki Mahkemece, davanın öncelikle zina nedeniyle özel boşanma sebebine, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı dava olması nedeniyle öncelikle zina nedenli dava yönünden değerlendirme yapılması, olmadığı takdirde terditli evlilik birliğinin temelinden sarsılması davası yönünden değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, hatalı hukuki nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu gerekçeyle bozulması gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
i evde istemediğini iddia ederek asıl davanın reddine karşı davanın kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek yararına 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, mal rejiminin tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. III....
Gerçekleşen bu durum karşısında davacı-karşı davalı erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kadına oranla daha ziyade kusurlu olduğunun, kabulü gerekir....
temelinden sarsılmış olduğunu, evlilik birlikteliğinin kendisine yüklediği görev ve gereklerine büyük bir titizlikle uyan müvekkilii açısından mevcut durum artık katlanılmaz hale gelmiş olduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu, müşterek konutta bulunan ev eşyalarının müvekkili tarafından satın alındığı tanık beyanları ve dosyaya sunmuş oldukları faturalarla ispat olunduğunu, müşterek konutta bulunan ev eşyalarının tamamı müvekkili tarafından alınmış olup davalının herhangi bir katkısının olmadığını, ancak tüm eşyalar davalının uhdesinde kaldığını, müvekkilinin zararının giderilmesi gerektiğini, eşyaların müvekkili tarafından alındığının tanık beyanlarıyla da ispat olunduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusurlu tarafın davalı eş olduğunu, müvekkiline kusur atfedilemeyeceği tanık beyanları ve dosyaya sunmuş oldukları tüm delillerle ortada olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/05/2021 NUMARASI : 2021/194 ESAS - 2021/240 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ANLAŞMALI)) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2012 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek iki çocuklarının olduğunu, davalı ile bir süredir fikren ve ruhen anlaşamadıklarını, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek, dava dilekçesi ekinde sunulan protokol doğrultusunda boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2019 NUMARASI : 2018/553 ESAS - 2019/535 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; İzmir 6....