Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir” hükmünü içermektedir. Bu hükümde yer alan boşanma sebebi nisbi bir boşanma sebebidir. 13. Anılan maddenin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmaya karar verilebilmesi için başlıca iki şartın gerçekleşmiş olması gerekmektedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2021 NUMARASI : 2018/199- 2021/656 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kusurlu davranışları nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin müvekkiline verilmesine 500,00- TL yoksulluk, 500,00- TL iştirak nafakasına, 40.000,00- TL maddi 40.000,00- TL manevi tazminata, yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İhtiyati tedbir talep dilekçesi ve ekli belgeler incelendiğinde ihtiyati Tedbir talep eden davacının açtığı Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davasında taşınmazın üçüncü kişi üzerine devrinin önlenmesi yönündeki talebi mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme halinde ( tapunun başka bir şahsa devredilmesi halinde) hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı hatta imkansız hale gelebileceği anlaşılmakla, talep usul ve yasaya uygun bulunmuş, davanın Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davası olduğu dikkate alınarak dava konusu taşınmaza ihtiyati tedbir konulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile, dava konusu Giresun İli, Tirebolu İlçesi Körliman Mahallesi 208 ada 16 parselde bulunan 8 nolu bağımsız bölüm üzerine üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına...
Davacı tarafından 02.05.2002 tarihinde davalıya karşı açılan boşanma davasının kabulüne karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede sarsılmış olması halinde eşlerden her birinin boşanma davası açabileceği hüküm altına alınmıştır. İncelenen dosyada, taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına ilişkin bir delil ileri sürülmediği, ancak tarafların boşanma hususunda anlaştıkları görülmektedir. Anılan Kanunun 166 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan hükümde, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılabileceği öngörülmüştür....
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni nispi bir boşanma nedeni olduğu için evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını her somut olaya göre hakim takdir eder. Somut olayda tanık beyanları, SED raporları tarafların boşanmadan önce bir süredir fiilen ayrı yaşadığını göstermektedir. Yargıtay tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olabileceği kabul edilen kusurlu hareketlerden bazıları; fiziksel şiddette bulunmak, hakaret etmek, tehdit etmek, aşağılamak, bağımsız konut temin etmemek, sadakatsizlik, güven sarsıcı harekette bulunmak, evden kovmak, evlilik birliğinin giderlerine kasıtlı olarak katılmamak, ailelerin evliliğe müdahalesine engel olmamak, dayanışma ve manevi destek yükümlülüğüne aykırılık, vb. dir. Kusur belirlemesinde ve evlilik birliğinin sarsılmasının tespitinde davaya konu olaylardan yalnızca davanın açılmasına kadar olanlar dikkate alınır....
TMK 166/1 maddesinde evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılması halinde eşlerden her birinin boşanma davası açabileceği belirtildiği gibi TMK 185 ve 186 maddelerine göre eşlerin birlikte yaşamak, birbirlerine sadık kalmak, yardımcı olmak ve birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılmaları gerektiği düzenlenmiştir....
ve davalının maddiyata aşırı düşkünlüğü ile bu konuda müvekkilinden devamlı suretten para ve mal istemesinin bu konudaki bitmeyen ısrarcılığının gittikçe büyüdüğünü, davalı eşin kusurundan kaynaklanan aile içi huzursuzlukların sonucunda, bir boşanma davası açılmasının zaruri olduğunu belirterek, müvekkili ile davalının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müvekkili için 20.000,00....
İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Mahkemece "...davalının davacıyı ailesi ile görüştürmemesi ve arkadaşlarından kıskanması sebebiyle baskıcı davranışlarda bulunduğu taraflar arasında duygusal şiddet ile yine davalının ekonomik olarak eşine karşı cimri davranması nedeniyle de ekonomik şiddet sayılabilecek şekilde evlilik birliğinin sarsıldığı..." şeklindeki gerekçe ile dava kabul edilmiştir. TMK'nın 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanmaya karar verebilmek için taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve bu duruma davalının az da olsa kusurlu davranışıyla sebebiyet vermesi gerekir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVA:Davacı - davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkilinin nişanlı iken resmi olarak evliliklerinin yapıldığını ancak tarafların düğünü yapılmadan ve birleşmeden birbirilerine göre olmadıklarını anladıklarını, ayrılık kararı aldıklarını, çevresi tarafından da nişan attıklarını duyurduklarını, sonuç olarak tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....
Gerçekleşen bu durumda, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalı-davacı kadın ağır, davacı-davalı erkeğin az kusurlu bulunması nedeniyle davalı-davacı kadının boşanma davasının kabulünde bir yanlışlık görülmemiş, davacı-davalı erkeğin bu yöne ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmeyerek, boşanma kararının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerekmiştir. 2-Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davalı-davacı kadın ağır kusurlu olduğu ve Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi koşulları lehine oluşmadığı halde, davacı-davalı erkeğin ağır kusurlu olduğundan bahisle, davalı-davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmesi doğru değildir. 3-Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini...