Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, dinlenen tanıkların davacıya olan yakınlıkları ve yaşları dikkate alındığında davalının kusurunun ispat edilip edilmediği, burada varılacak sonuca göre davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 11. Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
Davacı koca, davalı kadın aleyhine anlaşmalı boşanma (TMK md 166/3) hukuki sebebine dayalı olarak açtığı boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında dava sebebini evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK md 166/1) olarak ıslah etmiş, yargılama sonucunda davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle (TMK md 166/1) boşanmalarına karar verilmiştir. Kararın süresinde davalı kadın tarafından temyizi üzerine hüküm Dairemizin 9.12.2013 tarih 2013/16516 esas 2013/28871 karar sayılı ilamıyla boşanma davasının kanıtlanamamış olması sebebiyle reddi gerektiği belirtilerek bozulmuş, davacı koca ise mahkemece verilen boşanma kararının doğru olduğu gerekçesiyle Dairemiz kararına karşı karar düzeltme yoluna başvurmuştur....
olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini ve ıslah ile bedelini artırdıkları ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni nispi bir boşanma nedeni olduğu için evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını her somut olaya göre hakim takdir eder. Somut olayda tanık beyanları, SED raporları tarafların boşanmadan önce bir süredir fiilen ayrı yaşadığını göstermektedir. Yargıtay tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olabileceği kabul edilen kusurlu hareketlerden bazıları; fiziksel şiddette bulunmak, hakaret etmek, tehdit etmek, aşağılamak, bağımsız konut temin etmemek, sadakatsizlik, güven sarsıcı harekette bulunmak, evden kovmak, evlilik birliğinin giderlerine kasıtlı olarak katılmamak, ailelerin evliliğe müdahalesine engel olmamak, dayanışma ve manevi destek yükümlülüğüne aykırılık, vb. dir. Kusur belirlemesinde ve evlilik birliğinin sarsılmasının tespitinde davaya konu olaylardan yalnızca davanın açılmasına kadar olanlar dikkate alınır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2019/550 ESAS - 2021/19 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesince verilen, karara karşı davalı tarafından, istinaf yoluna başvurulmakla; evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İLK DERECE MAHKEMESİ SAFAHATI : Davacı dava dilekçesinde özetle; 23 yıllık evli olup 3 çocuklarının bulunduğunu, davalı ile ikinci kez evlendiklerini, davalının kendisine psikolojik ve fiziksel baskı uygulayıp ağır hakaretler ettiğini, sokağa atıldığını ve davalının alkol kullandığını belirterek boşanma kararı ile birlikte lehine aylık 1.000TL yoksulluk nafakası bağlanmasına karar verilmesini talep etmişitr....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. Davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmakla inceleme HMK 'nın 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından; her iki boşanma davası, kadın lehine hükmedilen maddi tazminat, nafaka ve hüküm altına alınan ziynet eşyaları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı tarafından açılan karşı boşanma davası, hem "terk" hem de "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" sebebine dayanmakta olup, bu iki sebebin aynı davada ileri sürülmesinin mümkün bulunmamasına, kaldı ki terk sebebine dayanan boşanma isteğinin reddine mutedair kararın, ihtar kararının tebliğinden itibaren iki ay beklenmeden 22.03.2013 tarihinde dava açılmış olması sebebiyle sonucu bakımından da doğru olmasına, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle ilgili...
Bahsedilen olayların ise evlilik birliği içinde vuku bulduğu kabul edilse dahi, sonrasında tarafların bir arada yaşama iradeleri karşısında affa uğramış olduğu aşikardır. Yargıtay 2.HD'sinin yerleşmiş içtihatlarında da görüleceği üzere, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında olayları hoşgörü ile karşılama sayılan davranışlardan olan, birlikte olmak, aynı evde birlikte olmayı da kapsamaktadır. Davacı tanıklarının bahsettiği olaylardan sonra tarafların aynı evde hoşgörüye yönelik olarak birlikte oturmaları, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında olayları hoşgörü ile karşılama sayılan davranıştır. Boşanmaya neden olarak gösterilen olaylardan sonra evlilik birliğinin makul süre sürdürülmesi, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde davranışlardan olduğundan, böyle bir durum gerçekleşmişse, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davasının (TMK 166/I-II) reddi gerekir....
CEVAP Davalı-karşı davacı cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacı-karşı davalının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, erkeğin evlilik süresince evin ve eşinin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini, para vermediğini, annenden para iste dediğini, yakınlarının eve gelmesini istemediğini, hasta olan kızının yanına gidip geri döndüğünde eve almayarak kovduğunu, davacı-karşı davalının kızının evliliğe müdahalede bulunduğunu ve kızıyla birlikte küfürler ederek fiziksel şiddet uyguladıklarını belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, 100.000 TL maddi, 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini istemiştir. III....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek velisi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasında, mahalli mahkemece verilen karara karşı temyiz kanun yoluna başvurulmuş ve hüküm Dairemizce, davalı erkeğin ruhsal rahatsızlığının ileri sürülmüş olması nedeniyle vesayet altına alınıp alınmayacağının araştırılması gerektiğinden bahisle, bozulmuştur. Mahalli mahkeme bozma kararına uymuş ve davalı erkek Suşehri Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/187 esas - 2019/556 karar sayılı kararı ile akıl hastalığı nedeniyle (Türk Medeni Kanunu’nun 405. maddesi gereği) kısıtlanarak kendisine babası veli olarak atanmıştır....