Genel olarak tıpkı yoklukta olduğu gibi mutlak butlan durumu da ilgili herkes tarafından, her zaman ileri sürülebilir. İşlemi hükümsüz kılmak için bir dava açmaya veya beyanda bulunmaya ihtiyaç yoktur; işlem kendiliğinden hükümsüzdür. Açılmış herhangi bir davada bir hukuki işlemin kesin hükümsüz olduğu ortaya çıkarsa, hiç kimse bu durumu ileri sürmüş olmasa dahi hakim işlemin hükümsüzlüğünü re'sen nazara olmak zorundadır. Bir sürenin geçmesi veya geçersizliğe yol açan olgunun sonradan ortadan kalkması ile geçersiz işlemi geçerli hale gelmez. Geçersiz hukuki işleme dayanan borcun ifa edilmiş olması da işlemi geçerli kılmaz. İfa edilmiş bulunan edimin iade edilmesi gerekir. (Oğuzman-Barlas a.g.e. S. 225) Bu noktada önümüzdeki uyuşmazlığa da ışık tutacak şekilde "yokluk" ile "mutlak butlan" arasındaki en önemli fark karşımıza çıkmaktadır. "Mutlak butlanda" (kesin hükümsüzlükte) geçersizliği ileri sürme hakkının kötüye kullanıldığı hallerde geçersizliği ileri süren hukuken korunmaz....
Taraflar arasındaki evliliğin nispi butlan ile iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Olağan Genel Kurulun mutlak butlan nedeniyle yok hükmünde olduğu iddiası ile açılan tespit ve iptal davasıdır. Mahkemece..."Dava konusu somut olayda tartışılması gereken husus ; 25.12.2011 tarihli 7. Olağan Genel Kurulun yapılması gereken sürede yapılıp yapılmadığı ve mutlak butlan ile batıl olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır. Dosyaya sunulan tüm deliller değerlendirildiğinde , mutlak butlanı istenen dava konusu genel kurul tarihinde yürürlükte olan 2821 Sayılı Sendikalar Kanunu uyarınca Şube Yönetim Kurulu tarafından oy birliği ile alınan 31.10.2011 tarihli yönetim kurulu kararında davacılardan T1 imzasının olduğu , diğer davacı T2 ise delege olarak yapılan toplantıya katıldıkları görülmüş olup , 7....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/03/2015 tarih ve 2010/253-2015/144 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkiline ihbar ve ihtar edilmeksizin davalı tarafın sermaye artımı yapması sebebiyle müvekkilinin sermaye artırımındaki haklarını kullanamadığını ileri sürerek 2003 yılından sonra müvekkiline haber verilmeksizin yapılan tüm sermaye artışı ve ortaklar arasındaki devir işlemlerinin mutlak butlan ile yok hükmünde olduğunun, sermaye artımı olarak ödenen bedellerin usulsüz işlemler olduğunun ve bu işlemlerin mutlak butlan ile yok hükmünde olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir....
ün apartmanın olağan yönetim işlerinin ifası için yönetici olarak atanmasına, 12/11/2013 tarihli genel kurul kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine, mevcut yönetimin ibrası açısından halihazırdaki harcamalar taraflarınca incelenemediğinden re’sen seçilecek bilirkişi tarafından, dosyaya celbedilecek işletme defteri ve hesap makbuzlarının ve diğer yönetim evraklarının incelenmesi ile yapılmış harcamaların tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davacılardan ... ve ... tarafından açılan davanın, aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine, diğer davacılar tarafından açılan davanın kabulü ile; 12/11/2013 tarihli kat malikleri kurulu kararının mutlak butlan ile batıl olduğunun tespitine, 12/11/2012-12/11/2013 döneminde yönetim tarafından 121.743,30TL harcama yapıldığının tespitine, 634 sayılı KMK'nun 34/3. maddesi uyarınca dava konusu Yeşilköy mahallesi, Serbesti caddesi No:60 adresinde bulunan ... Apartmanına yönetici olarak ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, 05.11.2008 tarihli kat malikleri kurulu kararının mutlak butlan nedeniyle iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 01.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı Ahmet Hamdi Karakaş'ın davanın devamı sırasında 22/01/2019 tarihinde öldüğü, evliliğin ölümle son bulduğu, davacının evliliğin mutlak butlanla iptaline yönelik talebi konusuz kaldığından "karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmiştir. Evliliğin ölümle son bulduğu, davalı eş Ayşe Karakaş'ın kötü niyeti kanıtlanamadığından sağ kalan eşin evlenmeyle kazandığı kişisel durumunun korunmasına, davalı sağ kalan eşin istinaf talebi konusuz kaldığından "karar verilmesine yer olmadığına", davacının başlangıçta dava açmakta haklı olduğu kanaatine varıldığından mahkeme masraflarından davalıların sorumlu tutulmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı dava dilekçesinde; dava konusu sitede kat maliki olduğunu, 10.08.2014 tarihinde yapılan toplantıda davalının yönetici seçilme kararının mutlak butlan sebebiyle iptaline, 23.11.2014 tarihinde yapılan olağanüstü kat malikleri kurulu toplantısında alınan kararların tamamının toplantı çağrı usulüne uyulmadığından iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlenmenin Mutlak Butlan Sebebiyle İptali Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 06.10.2020 gün ve 2020/3085-2020/4440 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....
butlan ile malul olduğunu belirterek, öncelikle butlan nedeniyle evliliğin iptaline, aksi kanı halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....