İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusurlu tarafın kadın olduğunu, kadın bakımından maddi manevi tazminat ve yoksulluk nafakası şartlarının gerçekleşmediğini, yine iştirak nafakası takdirinin de doğru olmadığını, bu nedenle davanın reddine ilişkin karar ve davacı lehine hükmedilen maddi manevi tazminat, yoksulluk - iştirak nafakaları yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine, karşı dava TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına ilişkindir. Kadının açtığı dava sonucu verilen boşanma kararı ile ziynet talebinin reddine ilişkin karar taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; tedbir-iştirak nafakası, tedbir-yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarları bakımından istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal sebebine ( TMK 166/1- 2 ) dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı yalnızca davacı kadın tarafından yararına takdir olunan maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarları bakımından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup hükmün diğer yönleri istinaf incelemesi dışında bırakılarak kesinleşmiştir....
TMK 169.madde kapsamında boşanma davası açılmakla tarafların ayrı yaşama hakkı olduğu, davalının eşine karşı ekonomik destek yükümlülüğünün devam ettiği, yine tarafların müşterek küçük çocuklarının davacı anne yanında kaldıkları, baba olarak ekonomik destek yükümlülüğünün devam ettiği dikkate alındığında kadın ve çocuklar lehine tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik sosyal durumu ve hakkaniyete uygun olmakla davalı erkeğin, tedbir nafakası verilmesi ve miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların müşterek çocuklarının velayeti davacı anneye verilmiş olmakla, TMK 182/2.madde kapsamında çocuklar lehine iştirak nafakasına hükmedilmiş olması usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik sosyal durumlarına ve hakkaniyete uygundur. Davalı erkeğin iştirak nafakası verilmesi ve miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacı-davalı kadın vekili İlk Derece Mahkemesi kararını, erkeğin birleşen boşanma davasının kabul edilmesi, nafaka miktarları ile maddi ve manevi tazminat miktarlarının az olması yönleriyle istinaf etmiştir. Davalı-davacı erkek vekili İlk Derece Mahkemesi kararını, kadının tedbir nafakası davası ve boşanma davasının kabul edilmesi, kadın lehine hükmedilen maddi-manevi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası, erkeğin manevi tazminat talebinin reddedilmesi, müvekkili aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının fazla olması yönleriyle istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl dava kadın tarafından açılan tedbir nafakası davası, birleşen dava erkek tarafından açılan, karşı dava ise kadın tarafından açılan TMK'nın 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....
Maddesi; “Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır.” hükmünü içermektedir. Bu maddede Aile Hukukuna özgü özel tedbirler yer almaktadır. Anılan maddede yer alan geçici önlemlerden birisi, boşanma ve ayrılık davası devam ettiği sürece maddi imkânları kısıtlı olan eşin bakım ve geçimine diğer eşin katkısını sağlayan tedbir nafakasıdır. Tedbir nafakası, talebe bağlı olmaksızın (resen) takdir edilir ve geçici bir önlem olarak dava tarihinden kararın kesinleştiği tarihe kadar hüküm altına alınır. Ayrıca, davanın her aşamasında taraflarca da talep edilebilir. Dolayısıyla tedbir nafakası takdirine ilişkin kararın, davanın açıldığı tarih itibariyle tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin araştırma sonuçlarının dosyaya gelişini takiben hemen verilmesi gerekir....
Velayet, tedbir-iştirak nafakası açısından; Ayrılık aşamasında çocuğun annede kalması, SİR raporunda velayetin anneye verilmesinin belirtilmesi, babanın haftanın 6 günü çalışıyor olması, kadının ev hanımı olması karşısında velayetin anneye verilmesinin doğru ve yerinde olduğu, velayeti anneye verilen çocuk için tedbir nafakası verilmesinin ve miktarının doğru ve yerinde olduğu, çocuk için iştirak nafakası verilmesinin doğru olduğu, ancak ilk kararda çocuk için aylık 350TL iştirak nafakasına karar verildiği halde ilk kararı kadının istinaf etmediğinden erkek lehine usulüne kazanılmış hak oluştuğundan ilk karardan farklı olarak çocuk lehine aylık 450TL iştirak nafakası verilmesinin hatalı olduğu, bu nedenle çocuk için aylık 350TL iştirak nafakasına, nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına karar verilmiş olup davalı erkek vekilinin velayet ve tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin reddine, iştirak nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
DAVA Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı erkeğin evliliğin başından bu yana müvekkiline kötü davrandığını, müvekkiline sürekli hakaretler edip ... kırıcı davranışlarda bulunduğunu, müvekkilini evden kovmakla tehdit ettiğini, müvekkiline fiziki şiddet uyguladığını, evliliğin kendine yüklediği hiç bir görevi yerine getirmediğini, evinin maddî ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi eşi ve çocuğu ile kişisel ilişki bile kurmadığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocuklar için 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili için 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ile 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
tazminat ve iştirak nafakası talebinin reddine, Ziynet eşyası alacağı hakkında davanın geri alınması nedeniyle HMK 123 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesine," karar verilmiştir....
bahanelerle davalıyı üzmeye, hakaret etmeye, kayın validesi ve kayın pederi yanında küçük düşürmeye başladığını, ailesi ile görüşmesine engel olduğunu, telefonunu alarak numaraları sildiğini, yoğun bakımda yatan annesinin yanına göndermediğini, dört aylık kısa süre içinde davalıya hapis hayatı yaşatıldığını belirterek, tarafların boşanmalarına ve dava tarihinden itibaren aylık 800,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı taraf; hükmedilen tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası miktarları ile reddedilen ziynet eşyaları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....