GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının evliliğin devamı sırasında davacı eşine ilgi ve sevgi göstermediğini, şiddet uyguladığını, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, mevcut şartlarda evliliğin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle tarafların boşanmalarına, velayetin anneye verilmesine, davacı ve müşterek çocuklar için nafaka ve yine davacı için maddi-manevi tazminat takdir edilmesine, ziynet bedelinin iadesine karar verilmesini talep etmiş, 28/03/2018 tarihli birleşen dava dilekçesinde, davalının en son 16/01/2018 tarihinde müvekkiline şiddet uyguladığını ve evden kovduğunu beyan etmek suretiyle tarafların boşanmalarına, müvekkili için aylık 800,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 50.000,00'er TL maddi ve manevi tazminat takdir edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
- yoksulluk nafakası takdir edilmesinde de usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı, takdir edilen nafakaların niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre, ilk derece mahkemesince davacı ve müşterek çocuk için takdir edilen tedbir/yoksulluk/iştirak nafakalarının miktarlarının makul olduğu anlaşıldığından, tarafların bu yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ayrı ayrı esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
DAVA Davacı kadın dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalı erkeğin evliliğin devamı boyunca kendisini namusu ile suçladığını, psikolojik şiddet ve baskı uyguladığını, aldığı uzaklaştırma kararına rağmen taciz ettiğini ve mesajlar attığını, ortak çocukların psikolojisinin bozulduğunu, zarar vermesinden korktuğunu, mevcut şartlarda evliliğin devamının mümkün olmadığını, bu nedenle boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetinin tarafına verilmesine karar verilmesini talep etmiş, davacı kadın vekili ıslah dilekçesi ile her bir ortak çocuk yararına aylık 250,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169). Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocuğun anne yanında kaldığı da gözetilerek davacı kadının tedbir nafakası taleplerinin kısmen kabulü ile, dava tarihinden karar kesinleşene kadar geçerli olmak üzere davacı kadın için aylık 750,00 TL tedbir nafakası, müşterek çocuk Yiğit için dava tarihinden reşit olduğu 04.06.2021 tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL tedbir nafakasının tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydıyla davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine, fazlaya ilişkin reddine karar verilmiştir....
Boşanma veya ayrılık vukuunda, velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır (TMK. md.182/2) amir hükmü gereğince, velayeti anneye verilen ortak çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte, tarafların ekonomik durumları, müşterek çocuğun yaşı ve ihtiyaçları dikkate alındığında belirlenen iştirak nafakası miktarının az olduğu kanaatine varılarak, müşterek çocuk için 1.000 TL iştirak nafakası ödenmesine karar verilmiştir....
tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının ihtiyaçları ve hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde, hükmedilen nafakaların miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı, kadının dava dilekçesinde kendisi ve ortak çocuk için talep ettiği tedbir nafakalarının boşanma halinde iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesinin istendiği, kendisi için talep ettiği tedbir nafakasının boşanma kararının kesinleşmesi sonrası yoksulluk nafakası olarak değilde iştirak nafakası olarak devam edilmesine karar verilmesi şeklinde yazılmasının maddî hata niteliğinde olduğu, kadının yoksulluk nafakası talebinin olduğunun kabulü ile herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmayan kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, günün ekonomik koşulları, kadının zorunlu...
Aile Mahkemesinin 19.01.2017 tarihli ve 2015/590 E., 2017/43 K. sayılı kararı ile; erkeğin sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, eşine hakaret ve tehdit içeren sözler sarf ettiği, bu nedenlerle cezalandırılmasına karar verildiği, yaklaşık üç yıl önce ortak evden ayrıldığı, bu süreden beri eşiyle evlilik birliğini sürdürmek amacı ile bir araya gelmediği gibi ayrı kalınan zamanda eşine ve çocuklarına maddi-manevi destek sağlamadığı, gerçekleşen bu kusurlu davranışlarıyla boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesiyle, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, velâyetlerin anneye verilmesine, her bir çocuk yararına 300TL tedbir-400TL iştirak, kadın yararına aylık 500TL tedbir-700TL yoksulluk nafakası ile 70.000TL maddi ve 70.000TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı: 7....
Sayılı 07/01/2020 tarihli kararı ile;asıl ve karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nun 166/1.fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına , davacı-karşı davalı lehine dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00.TL tedbir nafakasına hükmedilmesine, davacı karşı davalı lehine 11/06/2019 tarihli ara karar ile takdir edilen aylık ,800,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden geçerli olmak üzere aylık 500,00 TL'ye indirilmesine,hükmedilen tedbir nafakasının hüküm kesinleşinceye kadar tedbir nafakası, hükmün kesinleşme tarihinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına, davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine , mükerrer tahsilata sebebiyet vermemek için 11/06/2019 tarihli ara kararıyla takdir edilen tedbir nafakaları tahsil edilmiş ise mahsubuna,fazlaya ilişkin talebin reddine,TMK'nın 174/1.maddesi uyarınca 10.000,00- TL maddi, TMK'nın 174/2.maddesi uyarınca 5.000,00- TL manevi tazminatın hükmün kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle...
Temyiz Sebepleri Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarlayarak kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ile manevî tazminat yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlikte kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına manevî tazminat ve tedbir nafakası verilme şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, şartları var ise miktarlarının dosya kapsamı ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
Aile Mahkemesinin 2019/146 Esas sayılı dosyasında takdir edilen önlem nafakası ile tahsilde tekerrüre sebebiyet verilmemek üzere dava tarihi olan 15/05/2019 tarihi itibarı ile davalı kadın için 300,00TL tedbir nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, kararın kesinleşmesiyle birlikte aylık 500,00TL yoksulluk nafakası olarak devamına, söz konusu nafakanın erkekten alınarak kadına ödenmesine, 5- İlk derece mahkemesince takdir edilen tedbir nafakası ile Karaman 2....