WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; nafakalar ve tazminatların miktarı yönünden; davalı koca tarafından ise kabul edilen boşanma davası ve fer'ileri ile aile konutu şerhi konulması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle aile konutu şerhi konulması kararının Türk Medeni Kanununun 194. maddesine dayalı olduğunun; şerhin evliliğin devamı sırasında geçerli ve evliliğin sona ermesiyle de kalkacağının tabii olmasına göre tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına...

    İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı-karşı davalı koca; evliliğin iptali ve boşanma davasının reddi, ziynet yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı-karşı davacı kadın; kendi davasının reddi yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

    Davalı kadının evlilik öncesi cinsel ilişki yaşamış olması (başka bir erkekten hamile kalması ve evlilik birliği içinde doğum yapması) boşanma davasında davalı kadın için kusur oluşturmaz, ancak koşulları var ise evliliğin nispi butlan ile iptali davasına konu olabilir (TMK m. 149). Evlilik birliği kurulmadan önceki nedenlere dayanılarak boşanma davası açılamaz. Evlilik birliği kurulduktan sonra kadından kaynaklanan başkaca bir kusurlu davranış da ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek ve davalı-davacı kadın tarafından tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, bölge adliye mahkemesince bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacı-davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir. 2- Davalı-davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı- davalı erkeğin tespit edilen ekonomik ve sosyal durumu, boşanmaya yol açan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olması, evliliğin süresi, kadının yaşı, boşanma sonrasında kadının yeni bir düzen kurmak zorunda kalması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat az olup, bozma ilamının amacına uygun bulunmamıştır...

        Yerel Mahkeme kararında, "taraflar arasındaki evliliğin temelinden sarsıldığı sabit olmakla, tarafları artık evlilik birliği içinde tutmanın topluma ve aile hayatına bir katkı sağlamayacağı” belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2.maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 30.03.2017 gün ve 23881 - 3561 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

            iptali davasının reddini, boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarını, mahkemece aylık 1.000,00- TL. tedbir nafakasına, boşanma sonrası aylık 2.000,00- TL. yoksulluk nafakasına hükmedilmesini, 100.000,00- TL. maddi, 100.000,00- TL. manevi tazminatı davacıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama gideri ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesini arz ve talep etmiştir....

            İskenderun 1.Asliye Hukuk Mahkemesindeki davada tapu iptali ve tescil talep edilmiş, eldeki davada ise tapu iptali ve tescil bu olmadığı takdirde evlilik birliği içinde yapılan katkı sebebiyle alacak talep edilmiştir. Bu nedenle davanın konusu farklı olduğu gibi, her iki davada tartışılacak hukuki sebepte farklı olmaktadır. Mahkemenin İskenderun 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/284 Esas, 2004/434 Karar sayılı kesinleşmemiş olan dava dosyasının eldeki dava bakımından derdest kabul edip davayı reddetmesi doğru olmamıştır. Ancak, taraflar arasında evlilik henüz boşanma ile son bulmamıştır. Davalı kocanın açtığı İskenderun 3.Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 2002/10 Esas, 2003/348 Karar sayılı boşanma davası redle sonuçlanmıştır. TMK.nun 225.maddesine göre, eşler arasındaki mal rejiminin sona ermesi, eşlerden birinin ölümü, başka bir mal rejimine katılma veya evliliğin iptali ve boşanma sebebiyle olabilir....

              Ne var ki; kadının davasında verilen boşanma hükmü temyiz edilmeksizin kesinleşmekle erkeğin boşanma davası konusuz kalmıştır. Bu sebeple mahkemece, erkeğin boşanma davası yönünden dava konusuz kaldığından "karar verilmesine yer olmadığına" dair hüküm kurmak ve davadaki haklılık durumuna göre yargılama giderleri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 3-Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davalı-karşı davacı erkek tam kusurludur. Erkeğin kusurlu davranışları kadının kişilik haklarına saldırı teşkil edecek nitelikte olup, kadın evliliğin sona ermesiyle eşin maddi desteğinden yoksun kalmıştır....

                Taraflar arasındaki evliliğin iptali ve boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve karşı davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Mahkeme kararı davacı karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davacı karşı davalı erkek vekili 30.11.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davacı karşı davalı erkek vekilinin temyiz başvurusunun feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Davacı karşı davalı erkek vekilinin temyiz başvurusunun REDDİNE, Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine, Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 06.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ......

                  UYAP Entegrasyonu