ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/592 Esas KARAR NO : 2021/465 DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/09/2021 KARAR TARİHİ : 14/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ---- Sözleşmesinden kaynaklı nedeni ile davalı tarafa verilmiş olan teminat çekinin müvekkil firmaya iadesi ve bu sözleşmeden kaynaklı dava safhasında bilirkişi marifeti ile hesaplanacak değer esas olmak üzere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik --- en yüksek piyasa faizi ile birlkte iadesi, müvekkil firmanın hakkedişlerinin ödenmesinde yaşanan gecikmelerden kaynaklı olarak müvekkil firmanın uğramış olduğu zararların (özellikle kur farkı zararı) yine yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde çıkacak değer esas olmak üzere fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik --- zararın doğduğu andan itibaren...
Sözleşme kapasamındaki 6 aylık sürenin 4 ayı geçmiş olmasına rağmen iş bütünü iade davalı firma davacının istediği ürünün yaklaşık 965'ini tamamlayabilmiş olduğundan, sözleşmenin 3.10. maddesi gereğince davalıya ödenen paranın tamamının davacıya iade edilmesi gerektiği" sonuç ve kanaatine varılmıştır. Uyuşmazlık; eser sözleşmesinden kaynaklı Antalya Genel İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında davacının alacaklı olup olmadığının tespitine ilişkindir. 6098 sayılı TBK'nın 470. Ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eseri meydana getirmeyi iş sahibinin de bunun karşılığı bir bedel ödemeyi üstlendiği karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir....
Yasal açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, az yukarıda açıklandığı üzere iş bu davada taşıma sözleşmesinden kaynaklı ücretin iadesi talep edilmekte olup, davalı tacir ise de, davacı tacir olmayıp tüketici konumundadır....
ise eser sözleşmesinin kapsamının ne olduğu, davacı tarafça meydana getirildiği iddia edilen işte hak ediş bedelinin ne kadar olduğu, davacının davalıdan yapılan iş kapsamında ne kadar bedel talep edebileceği, davalı tarafından ödenmeyen malzeme bedelinin bulunup bulunmadığı, davacının davalıdan alacakı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -KARAR- Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih ve 8 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 6545 sayılı Kanun'un 31. maddesi ile değişik 14/2-a bendinde, daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme de gözetilerek temyizin kapsamının esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesi ve temyiz kapsamına göre, uyuşmazlık; 28.12.2007 ve 30.10.2009 tarihli sözleşmeler ile davacının davalıya ait inşaatın anahtar teslimi sonucu yapım işini üstlenmiş olmasından kaynaklı teminat çekinin iadesi ve tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın eser (istisna) sözleşmesinden kaynaklandığından, hükmün temyiz incelemesi Yüksek 15. Hukuk Dairesi'nin görevi kapsamındadır....
Eser sözleşmesi ilişkilerinde; fazla imalât ya da sözleşme dışı imalât sözleşmede ve eki belgelerde kararlaştırılan dışında işin devamı sırasında iş sahibinin talimatı ya da iş sahibinin talimatı olmaksızın işin gereği yüklenici tarafından yapılan imalâtlar olduğu ve bu imalâtların iş sahibi yararına olması halinde 818 sayılı BK'nın 413 ve devamı, 6098 sayılı TBK'nın 526 ve devamı maddeleri gereğince ve vekaletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleri ile bedelinin iş sahibinden istenebileceği kabul edilmektedir. Eser sözleşmesi dışında iş ve imalâtlar yapıldığının yüklenici tarafından ispatlanıp iş sahibinin yararına olduğunun anlaşılması durumunda 6098 sayılı TBK'nın 526 ve devamı maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümleri uyarınca yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçleri ile bedeli hesaplanıp, sözleşme kapsamında hak edilen bedele eklenmesi gerekir....
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödenen iş bedelinin iadesi istemine ilişkin olup, davalı vekili savunmasında sözleşmede kararlaştırılan işten fazla iş yapıldığı gibi ayrıca sözleşmede kararlaştırılan işlerin bir kısmında farklı malzeme kullanıldığını ileri sürmüş, ancak mahkemece bu konuda tanık dinlenmesi mümkün olmadığı, hatırlatılan yemin deliline dayanılması ve davacı tarafça yemin edilmiş olması nedeniyle fazla iş yapıldığının ispatlanmadığı kabul edilerek karar verilmiştir. Sözleşme ilişkisinin varlığının yazılı delille ispatı gerekir ise de sözleşme ilişkisi bulunduğu ispatlanmış ise yapılan veya yapılmayan işlerin ne olduğu, fazla yapılan iş olup olmadığı konusu hukuki işlem niteliğinde olmadığından, bu nedenle senetle ispat kuralına tâbi bulunmadığından tanık dahil her türlü delille kanıtlanabilir. Kural olarak sözleşmenin ifa sürecinde gerçekleşen imalâtın yüklenici tarafından yapıldığı kabul edilir....
Yanlar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkeme gerekçe kısmında dava sözleşme ve garanti yükümlülüğünün ihlâli dolayısıyla ayıplı mal satışından kaynaklı sözleşmenin feshi, satış bedelinin iadesi ile maddi ve manevi tazminatın tahsili olarak vasıflandırılmıştır. Uyuşmazlık tacirler arası satış sözleşmesinden kaynaklandığından belirlenen bu niteliğine ve mahkemenin vasıflandırmasına göre kararın temyizen incelenmesi Dairemize ait olmayıp Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi görev alanında kalmaktadır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yargıtay Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 05.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava; davacının eserinden kaynaklanan haklara, davalı tarafın tecavüzü nedeniyle tazminat ve eser sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine yöneliktir. Davalı vekilinin görev itirazı "eser"den ve "eser sahipliğinden" kaynaklı ve FSEK hükümlerine göre açılmış davada ihtisas mahkemesi olan mahkememizin görevli olması; yetki itirazı FSEK 66 md hükmü çerçevesinde davacının ikametgahı mahkemesi olan mahkememizin yetkili olması ve davanın "Tümden" kesin hüküm nedenleriyle reddi talebinin ise kesin hüküm kapsamında olmayan manevi haklara tecavüz iddialarının da bulunması sebepleri ile reddedilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN 17/12/2021 TARİHLİ ARA KARARIYLA: "Dilekçe ve dosya tüm kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; davanın eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat davası olduğu, para alacağı yönünden HKM 389 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesine olanak bulunmadığı, davacının inşaata girilmemesine yönelik talebinin ayrı bir dava konusu olan müdahalenin men'i niteliğinde olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin talebinin reddine " şeklinde karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: DAVACI VEKİLİ 07/01/2022 TARİHLİ İSTİNAF DİLEKÇESİNDE: İlk derece mahkemesince, davanın eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat davası olduğu, para alacağı yönünden HMK 389....