DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, Eser Sözleşmesinden Kaynaklı Fazla Ödenen Bedelin Tahsili talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 2016 yılı Ağustos ayında davacının evinin mutfağının tadilatı için protokol yapıldığını, aralarında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, davalının yapımını üstlendiği mutfak işlerinin çimstone tezgah ve panelleri yapmayarak eksik ve hatalı bıraktığını, bu eksik bırakılan işleri başkasına yaptırdığını, bunun için müvekkilinin 8.839,00 TL ödediğini, bu bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalılarca duruşmalardaki beyanlarında davanın reddi savunulmuştur....
Ayrıca yine bozma ilamında ayıplı iş bedelinin mahalli piyasa rayicine göre tespit edilmesi gerektiği belirtilmiş olup bozma sonrası alınan raporda mahalli piyasa rayicine KDV ilave edilmiş olup, yine bozmada belirtilmemesine rağmen telafisi mümkün olmayan imalat hataları ve noksan imalatlar nedeniyle kesilmesi gereken tutar olarak 10.000,00 TL nefaset bedelinin yanında, mükerer olarak 4.043,00 TL’de ilave edilmesi de hatalı olmuştur....
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalılar vekili tarafından verilen 28.06.2021 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; davacı taraf ile davalı müvekkilleri arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunu, davacı tarafın eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili yönünde İzmir 19. İcra Müdürlüğü'nün 2016/2897 Esas numaralı takip dosyasından müvekkilleri aleyhine icra takibine girişmiş olup müvekkillerinin itirazı ile takibin durduğunu, İzmir 4....
Taraf vekillerinin itirazları doğrultusunda bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmış, .../.../... havale tarihli ek raporda özetle; pergoladaki ayıpların kullanım hatası ve ilave imalatlar kaynaklı olmadığı kanaatinde oldukları, su kaçaklarının imalat hatası olduğu ve gizli ayıplı mal kapsamında değerlendirilmesinin gerektiği, boya bozulmalarının mevcut durumdaki ayıplı haline ne kadar sürede geldiği tespit edilemediğini, %50 kadar pergola iskeletinde imalat hatası olduğu ve gizli ayıplı mal kapsamında değerlendirilmesinin gerektiğini, ayıbın tadilat ile giderilebilmesinin mümkün olduğunu, bu tamiratların ücretinin serbest piyasa koşullarında boya ayıplarının 4.000,00.-TL, pergola ayıplarının 25.000,00.-TL maliyeti olduğunu bildirdikleri görülmüştür. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmiş öncelikle davacı tarafın sözleşmenin satış sözleşmesi olduğu hususundaki iddiaları değerlendirilmiştir....
Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesince, dava konusunun 5846 sayılı Kanunun 2/1. maddesi kapsamında kaldığı ve uyuşmazlığın çözümünde Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Şti. alt yüklenici sıfatıyla ... bulunan binaların tadilatına ilişkin birtakım işleri (Alüminyum Kompozit, Alüminyum Güneş Kırıcı, Alüminyum Kompozit Ahşap Renkli Tabela Altlığı) yapmayı üstlendiğini ancak işleri eksik yaptığını, Sözleşme kapsamında yapılan işe ilişkin ilgili idarece yapılan kesin kabulde eksik ve ayıplı işler tespit edildiğini, Bu tespitler sonrası eksik ve ayıplı imalatların davalıdan istenmiş ise de davalı bu eksik ve ayıplı imalatları tamamlamadığını, Bunun üzerine müvekkili davalının işleri eksik yapmasından kaynaklı olarak bu eksik işleri üçüncü firmaya (... Limited Şirketi(VKN:...)) yaptırdığını, taraflar arasındaki eser sözleşmesi nedeniyle oluşan ayıp ve eksik imalattan kaynaklı müvekkilinin uğramış olduğu 40.000,00 TL'den şimdilik 5.000,00 TL zararın karşı davalıdan tazmini talep ve dava etmiştir....
Dava, araç satış sözleşmesi nedeni ile ayıplı maldan kaynaklı sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. Davacının davalı firmadan 49.867,80 TL bedelle Hyundai İ20 2016 model aracı 24/05/2016 tarihinde sıfır olarak satın aldığı, 17/11/2016 tarihinde davacının davalıya ihtarname göndererek aracın tavanındaki lekeler ve boya kalınlığının yüksek olması, kaputta sökülme ve lokal boya olması nedeni ile ödediği bedelin iadesini talep ettiği anlaşılmıştır....
Eser sözleşmesinin konusu olan imalâtın tamamlanması halinde, yüklenici tarafından fatura düzenlenmesi gerekir; buna ilişkin değişik bir düzenleme sözleşmede kararlaştırılabilir. Örneğin, eser tamamlanmadan, ara hakedişlerle bedelin kısmen ödenebileceği ve bunun için fatura düzenleneceği, sözleşmenin taraflarınca kararlaştırılabilir. Eser sözleşmesinin konusu olan eserin teslimi, eser sözleşmesinin hükümlerine göre yüklenici tarafından imâl olunan eserin, eser sahibine veya onun yetkilendirdiği kişiye usulünce verilmesi veya tamamlanmış olarak yararlanmaya hazır halde olduğunun bildirilmesidir. Eserin yüklenici tarafından teslimi, eser sahibine olan “özen borcu” gereğidir. Eserin teslimi “maddi olay” niteliğinde olduğundan her türlü yasal delille kanıtlanabilir....
Dava, taraflar arasındaki 25.05.2006 tarihli sözleşme gereğince yapımını üstlenen davalının ayıplı imalatlar nedeniyle, üçüncü kişilere ödenen tazminatın rücuen tahsiline ilişkindir. Dava tarihi itibari ile yürürlükte bulunan HMK'nun 17. maddesinde “tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş ve doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, dava sadece sözleşme ile belirlenen bu mahkemelerde açılır.“ hükmü getirilmiştir. Taraflar arasındaki 25.05.2006 tarihinde yapım işlerine ait tip sözleşmenin 32. Maddesinde, "bu sözleşme ve eklerinin uygulanmasından doğabilecek her türlü anlaşmazlığın çözümünde Ankara mahkemeleri ve icra mahkemeleri yetkilidir." şeklinde düzenlenmiş olup, tarafların sıfatları göz önüne alındığında yetki sözleşmesinin uygulanmasının gerekli olup, Ankara mahkemeleri yetkili olduğunda mahkemenin yetkisizlik kararı usul ve yasaya uygundur....
K A R A R Davacı, 01.10.2015 tarihinde dava konusu otomobili satın aldığını, aracın tesliminden bir ay sonra araç tavanı ve sunroof kısmından gelen sesler nedeniyle servise götürüldüğünü ve burada sunroofun değiştirildiğini, şikayetin devam etmesi üzerine ise tavanın komple söküldüğünü ve tavan kaplamasının değiştirildiğini, ancak bu arızanın giderilemediğini, bu haliyle aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek; aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine bunun mümkün olmaması halinde ise sözleşmenin iptali ile araç için ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, ilk derece yargılama makamına sunmuş oldukları yanıt dilekçeleri ile dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıplı olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiş; davalıların istinaf talebi ... Bölge Adliye Mahkemesi 3....