DAVA : Banka Teminat Mektubunun Hükümsüzlüğünün Tespiti DAVA TARİHİ : 15/07/2016 KARAR TARİHİ : 04/11/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/11/2021 Taraflar arasındaki banka teminat mektuplarının hükümsüzlüğünün tespiti ve alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına ve istirdat isteminin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
Sayılı dosyası ile açılan dava menfi tespit ve alacak davası olup, tüm teminat mektuplarını kapsar şekilde, esasa ilişkin bir dava olduğunu, yalnızca işbu itiraza konu kararda belirtilen vadeli teminat mektuplarının süresinin geçmiş olması nedeniyle, yeni bir talep ile karar verilmesine yer olmayacağını, işbu itiraza konu teminat mektuplarının ise yalnızca iadesi ve iptali istenmediğini, yatırılan teminatın iadesi taleplerinin bulunmadığını, dava tarihinde teminat mektuplarının süresinin geçmiş olması nedeniyle özel olarak sonuç ve istem kısmına yazılmamış olması nedeniyle, tedbirin kendiliğinden kalkmış kabul edilmesinin mümkün olmadığını, teminat mektuplarının nakde çevrilmemesine dair tedbir kararının HMK 397/1 maddesi uyarınca kalkmış sayılacağına ilişkin karara itirazlarının kabulü ile kararın müvekkiller lehine ortadan kaldırılmasına, anılı teminat mektuplarına ilişkin nakde çevrilmeme kararının devamına karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesinde yargı harçları ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağına dair emredici hüküm konulmuştur.Yüklenici şirket tarafından açılan asıl davada davalı idare tarafından yapılan feshin haksızlığının tespiti talebi yanında "üç adet teminat mektubunun davacı şirkete iadesi" istenmiştir. Asıl davada dava dilekçesine ekli "Sayman Mutemedi Alındısı"ndan davacının dava tarihi itibariyle 18,40 TL maktu harç yatırdığı anlaşılmaktadır. Nisbi karar ve ilâm harcına tabi davalarda dava değeri üzerinden peşin nisbi ilâm harcının alınması zorunludur. 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi gereğince kesin teminat mektuplarının iadesi isteminin dinlenebilmesi için teminat mektuplarının bedeli üzerinden nispi harcın yatırılması gerekir. Yatırılacak peşin nisbi harç tutarı ise Harçlar Yasası'nın 28-a maddesi uyarınca teminat mektuplarının bedeli üzerinden alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biridir....
Nispi karar ve ilâm harcına tâbi davalarda dava değeri üzerinden peşin nispi ilâm harcının alınması zorunludur. 492 sayılı Harçlar Yasası'nın 16. maddesi gereğince kesin teminat mektuplarının iadesi isteminin dinlenebilmesi için teminat mektuplarının bedeli üzerinden nispi harcın yatırılması gerekir. Yatırılacak peşin nispi harç tutarı ise Harçlar Yasası'nın 28-a maddesi uyarınca teminat mektuplarının bedeli üzerinden alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biridir. Mahkemece asıl davada davacı tarafından maktu harç yatırılmasına rağmen teminat mektuplarının bedeli üzerinden dava tarihi itibariyle alınması gereken karar ve ilâm harcının dörtte biri oranındaki peşin nispi harcın, Harçlar Yasası'nın 30. maddesine göre davacıdan alınması için davacıya süre verilmeksizin, yargılamaya devam edilerek dava sonuçlandırılmıştır....
A.Ş.nin 22.09.2017 tarihli 778.963,00 USD bedelli toplam değeri 11.742.666,00 USD olan teminat mektuplarının iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmede tahkim şartının bulunduğunu, bu nedenle tahkim itirazında bulunduklarını, davacının asıl ve birleşen davalardaki benzer iddiaları ile açtığı menfi tespit ve teminat mektuplarının iadesi talepleri hakkında kesin hüküm bulunduğunu, daha önce teminat mektuplarının iadesi talebinin reddedildiğini ve karar kesinleştiğini, müvekkili kuruma husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Davalı ... ... San. ve Tic....
-2- 2- Dava, davacı lehdar tarafından davalı muhataba verilen teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin iadesi istemlerine ilişkindir. Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında nakliye ve depolama sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmenin fesih protokolü ile sonlandırıldığını ancak davalının malların eksik ve hasarlı olduğunu iddiasıyla elinde bulundurduğu, müvekkilinin lehdarı olduğu teminat mektuplarından birini nakde çevirdiğini ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının teminat mektubu lehdarının teminat mektupları nedeniyle davalı muhataba borçlu olmadığının tespiti ile nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Davacı müflis şirket dava dilekçesinde bildirdiği ve iş bu menfi tespit davasına konu ettiği üç ayrı teminat mektubunda lehdar dava dışı T1 İth. İhr. ve Tic. Ltd. Şti.'dir. Yani bu teminat mektuplarının sunulması nedeniyle dava dışı şirket borçlu konumundadır. Davacı müflis şirket dava konusu davalı banka tarafından 07/07/2014 tarihinde düzenlenen 00887- GT-0, 00887- GT-0 ve 00887- GT-0 numaralı teminat mektuplarının borçlusu olmayıp muhatabı konumundadır. Davacı müflis şirket ile dava dışı şirket arasındaki alacağın temliki sözleşmesi iş bu davadaki uyuşmazlık kapsamında olmadığı dikkate alındığında üç ayrı teminat mektubunun vergi dairesine sunulmasından ve sonrasında bedellerin tahsil edilmesinde halinde dahi borçlu konumunda olmadığından davalı bankaya karşı herhangibir sorumluluğu bulunmamaktadır....
İksalı Hafriyat İşleri" adı altında iki adet sözleşme imzalandığını, her iki sözleşmede de kesin teminat mektubu verileceğinin kararlaştırıldığını, bu teminat mektuplarının yüklenicinin taahhüdünü ilgili kanun, sözleşme ve şartname hükümlerine göre kısmen veya tamamen yerine getirmemesi halinde nakde çevrileceğinin düzenlendiğini, bu kapsamda davalı banka tarafından düzenlenen 26/01/2012 tarih ve 538.704-TL bedelli, 26/01/2012 tarih ve 920.038-TL bedelli, 24/01/2014 tarihine kadar süreli teminat mektuplarının müvekkili şirkete verildiğini, sözleşmenin imzalanıp yüklenicinin işe başlamasından sonra dava dışı ...Ltd. Şti.'...
Davalı vekili ise, iadesi talep edilen teminat mektuplarının 2012/108936 ihale kayıt ve 2012/37 HA sözleşme dosya numaralı, GPRS'li Endeksör ile Endeks Okuma Hizmeti Alımı işi için alınan kesin teminat mektupları olduğunu, işbu hizmet alım işinin 03/12/2013-15/07/2013 tarihleri arasında davacı şirket tarafından yürütüldüğü, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin davacının talebi ile taraflar arasında düzenlenen protokol kapsamında 15/07/2013 tarihi itibariyle feshedildiği, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi hükümleri dikkate alındığında davaya konu teminat mektuplarının iadesi için gerekli koşulların oluşmadığı gibi davacının çalıştırdığı işçilerin işçilik alacaklarının davacı tarafça ödenmemesi üzerine iş mahkemelerinde davalı aleyhine alacak davaları açıldığı, bir kısım davaların davalı aleyhine sonuçlandığı, bir kısmının da yargılamasının devam ettiği, bu nedenle taraflar arasındaki sözleşmenin 17. maddesinin (i) bendi kapsamında teminat mektuplarının paraya çevrildiğinden...
Nitekim ---çeşitli kararlarında banka teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmadığını karara bağlamıştır.----- yılındaki kararında özetle; "Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmadığı, banka ile muhatap arasında garanti sözleşmesi niteliğinde olan teminat mektubunda lehtarın akit durumda olmadığı, yani, teminat mektubu ile doğmuş ve doğacak bir hak bulunmadığından, lehtarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkân olmadığı, teminat mektubu hangi iş için verilmiş ise onun için haczedilip paraya çevrilebileceğine" karar vermiştir. Yukarıda belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesi neticesinde, doktrinde banka teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliğini haiz olmadığı genel kabulü ile birlikte bu hususun yargı kararları ile teyit edildiği görülmektedir....