WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Genel ve soyut nitelikteki enflasyonun ya da bankalarda mevduat için ödenen faizin temerrüt faizinden yüksek oranda olması, munzam zararın gerçekleştiği ve kanıtlandığı anlamına gelmez. Burada davacının kanıtlaması gereken husus, enflasyon ve mevduat faizinin yüksekliği gibi genel olgular değil, şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğü keyfiyetidir....

    ll.CEVAP:Davalı vekili; zamanaşımı sebebiyle davanın reddine, müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelerle poliçeden kaynaklı sorumluluğunu giderdiğinden davanın reddine, teminat dışı olan munzam zarar taleplerinin reddine, davacı tarafın iddiasını somut deliller ispatlayamadığından davanın reddine, ticari faiz taleplerinin reddine, teminat dışı olan sair gider taleplerinin reddine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir. lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Davacı dava dilekçesinde temerrüt faizi ile karşılanmayan munzam zarar talebinde bulunmuştur.Munzam zarar borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan durum arasındaki farktır. Başka deyişle; temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğu kurallarına bağlı zarar şekilde tanımlanabilir....

      SAVUNMA:Davalı vekili; zamanaşımı sebebiyle davanın reddine, müvekkili şirketin yapılan ödemelerle poliçeden kaynaklı sorumluluğunu giderdiğinden ve poliçe teminatı tükendiğinden davanın reddine, teminat dışı olan munzam zarar taleplerinin reddine, davacı tarafın iddiasını somut deliller ile ispatlayamadığından davanın reddine, teminat dışı olan sair gider taleplerinin reddine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir. lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Davacı dava dilekçesinde temerrüt faizi ile karşılanmayan munzam zarar talebinde bulunmuştur.Munzam zarar borçlu temerrüde düşmeden borcunu ödemiş olsaydı alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan durum arasındaki farktır. Başka deyişle; temerrüt faizini aşan ve kusur sorumluluğu kurallarına bağlı zarar şekilde tanımlanabilir....

        Davalı vekili; önceki dosyaya ilişkin davacının, davalılardan müştereken ve müteselsilen tapu iptal ve tescili, olmadığı takdirde alacak tahsili şeklindeki talebinin belirsiz, yargılamaya muhtaç ve likit alacak olmadığını, müvekkilinin hukuki yargılanma hakkını kullandığını, yargılamaya muhtaç hukuki uyuşmazlığın Mahkeme tarafından çözümünün gecikmesinin müvekkiline kusur olarak yüklenemeyeceğini, bu nedenle temerrüt oluşmadığını, munzam zarar belirlemesi yapılırken, alacaklının fiilen yaptığı iş ve faaliyet alanının, ileri sürülen zararın oluştuğuna ilişkin iddia ile somut olarak örtüşüp örtüşmediğinin, davacının geçmişte yaptığı tasarrufların, yatırımların, daha önceki ticari kazançlarının nasıl değerlendirildiğinin davacının kendine özgü somut durumuna bakılarak tespit edilmesi gerektiğini, soyut iddiaya göre hesaplama yapılamayacağını, davacının munzam zarar isteyebilmesi için öncelikle temerrüt faizini aşan zararının varlığını, zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet...

          Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, hayat sigortası genel şartlarında ve dövize endeksli yaşam sigortası özel şartlarında, iştira bedelinin ödenmesi hususunda özel bir form doldurulması yönünde düzenleme getirilmediği, davacının bedelin ödenmesini talep etmesinden sonra şartlarda da açıkça düzenlenmeyen formun doldurulmamasından dolayı ödeme yapılmaması yerinde olmayıp davalı sigorta şirketinin geç ödemeden sorumlu olduğu, davacının, geç ödemeden kaynaklı faizden fazla zararları olduğunu belirterek munzam zararının da karşılanmasını istediği, davacının munzam zararını talep etmekte haklı olduğu, borçlunun temerrüdü ile zarar arasında uygun illiyet bağı bulunduğu, davalının kusuru ile geç ödeme yaptığı ve munzam zarardan kurtulmak için kusurlu olmadığını ispatlayamadığı, dolayısıyla faizle karşılanamayan bu zarardan da sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 6.570,79 TL geç ödemeden kaynaklı faiz ve 8.259,66 TL munzam zarar olmak üzere...

            Uyuşmazlık konusunun temelini oluşturan aşkın (munzam) zarara ilişkin olarak ise TBK’nın 122. maddesi “Alacaklı, temerrüt faizini aşan bir zarara uğramış olursa, borçlu kendisinin hiçbir kusuru bulunmadığını ispat etmedikçe, bu zararı da gidermekle yükümlüdür.Temerrüt faizini aşan zarar miktarı görülmekte olan davada belirlenebiliyorsa, davacının istemi üzerine hâkim, esas hakkında karar verirken bu zararın miktarına da hükmeder.” hükmünü haizdir. Bu hükümle uygulamada munzam zarar, kanunî tanımı ile aşkın zarar olarak adlandırılan hukukî kurum düzenleme altına alınmış olup mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) 105. maddesi de bu hususta aynı yönde düzenleme içermektedir. Aşkın (munzam) zarar, para borcunun ifasında borçlunun kusuruyla temerrüde düşmesi nedeniyle alacaklı nezdinde ortaya çıkan zararın temerrüt faiziyle karşılanamaması hâlinde söz konusu olan bir zarar olup bu zarar, borçlunun temerrüdü ile borcun ödendiği tarih aralığındaki dönemi kapsamaktadır....

              Munzam zarar bu hukuki niteliği ve karakteri itibariyla, asıl alacak ve faizleri yönünden icra takibinde bulunulması veya dava açılmasıyla sonuç ermeyeceği gibi, icra takibi veya dava açılması sırasında asıl alacak ve temerrüt faizi yanında talep edilmemiş olması halinde dahi (BK'nın 105/2) takip veya davanın konusuna dahil bir borç olarak da kabul edilemez. Hâl böyle olunca, asıl alacağın faizi ile birlikte tahsiline yönelik icra takibinde veya davada munzam zarar hakkının saklı tutulduğunu gösteren bir ihtirazî kayıt dermeyanına da gerek bulunmamaktadır. Ayrı bir dava ile on yıllık zamanaşımı süresi içerisinde her zaman istenmesi mümkündür. Munzam zarar sorumluluğu, kusur sorumluluğuna dayanır. BK'nın 105. maddesi kusur karinesini benimsemiştir. Munzam zarardan kaynaklanan tazminat borcunun doğması için aranan kusur, borçlunun temerrüde düşmekteki kusurudur. Farklı bir anlatımla, burada zararın doğmasına yol açan bir kusur ilişkisi aranmaz ve tartışılmaz....

                zararını oluşturduğu, Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda Yargıtayın da, munzam zararın ayrıca ispatlanması gerektiği yönündeki katı yorum nedeniyle, kamunun yararı ile zarar görenin mülkiyet hakkının korunması arasında kurulması gereken adil dengenin zarar gören aleyhine bozulduğunu değerlendirmiş ve munzam zararın somut delillerle kanıtlanması gerektiği uygulamasından vazgeçtiğini belirttiğini beyan ederek; Müvekkil şirketin munzam zarar talep ettiğimiz alacağı ile ilgili, 20.01.2010 temerrüt tarihinden 04.11.2022 tahsil tarihine kadar geçen süredeki enflasyon verilerini gösterir TEFE TÜFE-ÜFE oranları, banka vadeli mevduat faiz oranları, döviz kurları, devlet tahvil faiz oranları, işçi ücretleri ve diğer yatırım araçları ile ilgili getiri bilgilerinin resmi kurumlardan sorularak munzam zarar hesabının bilirkişi vasıtasıyla tespitini, bilirkişi tarafından tespit edilecek miktara artırma hakkımız saklı kalmak üzere HMK. 107....

                  Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf " trafik kazasından kaynaklı olarak davacının alacağının geç ödendiği iddiasından kaynaklı munzam zararının bulunup bulunmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve bu zarardan davalının sorumlu olup olmadığı ile sorumlu ise sorumluluk miktarının ne olduğu " noktalarındadır.Davanın Hukuki Niteliği: Dava, TBKnın 122.maddesine dayalı munzam zarar istemine ilişkindir.Davanın Hukuki Sebebi: Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)'nun 49. Maddesindeki "Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür." şeklindeki düzenlemedir. DELİLLER : Sigorta Tahkim Komisyonu'nun ----- numaralı dosyası celp edilmiştir. ------- esas sayılı icra dosyası Uyap sistemi üzerinden mahkememiz dosyası arasına celp edilmiştir....

                    Somut olayda; eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle munzam zararın tazmini istemli birleşen dava yönünden davacının dava şartı arabuluculuk sürecini işletmemesi nedeni ile arabuluculuk son tutanağını sunması için davacı tarafa kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde arabuluculuk son tutanağının sunulmaması ve munzam zarar istemli eldeki davanın arabuluculuk dava şartına tabi olması nedeni ile dava mahkememizin .... Esas sayılı dosyasından tefriki ile eldeki esasa kaydedilmekle, davanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/2 maddesi yollaması ile Türk Ticaret Kanunu'nun 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu