Davalı....takibe bizzat itiraz etmemiş olup onun adına “vekil sıfatıyla”...'in yasal sürede 5.055,12.TL.'lik fatura içeriği malın teslim alınmadığı iddiasıyla kısmi itiraz ederek dilekçe ekine nüfus cüzdanı örneğini eklemiş, avukat olduğuna dair vekaletname ibraz etmemiştir. Ödeme emrine itiraz edebilme ehliyetine sahip olan kimse takip talebi ve ödeme emrinde borçlu olarak gösterilmiş ve kendisine bu sıfatla ödeme emri tebliğ edilmiş olan borçludur (m.62/1.) Takip ehliyetine sahip olan borçlu ...'in kendisi ödeme emrine itiraz edebilir. Takip ehliyeti bulunmayan kişilerin yapmış oldukları icra takiplerine kanuni temsilcileri icazet verebilir. Takip ehliyeti bulunan kişi dilerse kendisine bir temsilci (vekil, avukat) ile temsil ettirebilir. Fakat borçlu icra dairesinde kendisini vekil ile temsil ettirmek isterse yalnız bir avukatı vekil olarak atayabilir. (Avukatlık K. m.35) İcra dairesi avukat olmayan bir kişinin vekil sıfatıyla yaptığı talepleri yerine getiremez....
İİK. 67/2.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, Yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, mahkemenin borçlunun ödeme emrine karşı yapmış olduğu itirazın haksız olduğuna karar vermesi gerekir. Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi ile takip tarihine göre itiraz olunan alacağın likid (muayyen)-belirli olup olmadığına bakmak gerekir. Likit alacaklarda alacak miktarı belirlidir....
Davalı borçlu vekili icra dosyasında ödeme emrine itiraz dilekçesinde ''...icra takibine dayanak teşkil eden faturalara ilişkin bedeller makbuz karşılığı alacaklı tarafa ödenmiş olup, müvekkilimin iş bu faturalara ilişkin herhangi bir borcu bulunmamaktadır'' şeklinde beyanda bulunmuş olup, sözkonusu itiraz dilekçesinde icra takibine konu faturalarda belirtilen malların teslim alınmadığına yönelik herhangi bir itiraz mevcut olmayıp, ödeme definde bulunulmuştur. Davalının makbuz karşılığı yaptığı belirtilen ödemelerin ise bilirkişi incelemesine göre davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve alacaktan mahsup edildiği anlaşılmıştır....
Ancak, İİK. 67/2.maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kötüniyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı, işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi için, mahkemenin borçlunun ödeme emrine karşı yapmış olduğu itirazın haksız olduğuna karar vermesi gerekir. Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi ile takip tarihine göre itiraz olunan alacağın likid (muayyen)-belirli olup olmadığına bakmak gerekir. Likit alacaklarda alacak miktarı belirlidir....
İcra Müdürlüğü'ne ait 2009/38298 sayılı icra dosyasında davalı borçlunun ödeme emrine itiraz tarihi anlaşılamadığından itiraz tarihinin tespit edilip evraka eklenerek ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahalline geri çevrilmesine karar verilmişse de geri çevirme gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmıştır. Anılan icra dosyasındaki evrakın muhabere kaydı ile geldiği görülmüş olup itiraz dilekçesi aslının araştırılıp muhabere defterine kayıt tarihinin ilgili yerden sorulmak suretiyle itiraz tarihinin tespit edilmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 16/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sanığın üzerine atılı bulunan "çocuk teslimi emrine muhalefet" eylemi, 2004 sayılı İİK’nın 5358 sayılı Kanun’un 12. maddesi ile değişik 341. maddesi uyarınca tazyik hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun’un 353. Maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin veya tazyik hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan müşteki vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
- Y A R G I T A Y İ L A M I – C.BAŞSAVCILIK NO :2006/36606 Çocuk teslimi emrine aykırılıktan sanık ...’in yapılan yargılaması sonunda; Beraatine dair ( BURSA ) 3. İcra Ceza Mahkemesinden verilen 22.12.2005 gün ve 1281 esas, 3146 karar sayılı hükmün süresi içinde, incelenmesi müşteki vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından 03.04.2006 günü daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2006/123 esas, 2006/127 karar ve 25.04.2006 günlü kararında da belirtildiği üzere, disiplin ve tazyik hapsini gerektiren fiiller nedeniyle 01.06.2005 tarihinden sonra verilen her türlü kararın itiraz yasa yoluna tabi olması karşısında, müşteki vekilinin temyiz isteğinin itiraz niteliğinde kabulü ile itiraz merciince karar verilmek üzere mahalline gönderilmesi için dosyanın incelenmeksizin Yargıtay C.Başsavcılığına (TEVDİİNE),28.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Temyiz Talebinin Reddi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Sanığın üzerine atılı bulunan "çocuk teslimi emrine muhalefet" eylemi, 2004 sayılı İİK’nın 5358 sayılı Kanun’un 12. maddesi ile değişik 341. maddesi uyarınca tazyik hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun’un 353. maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin veya tazyik hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan, kararın temyizinin mümkün bulunmadığı ve itiraz merciince yapılan inceleme sonucu verilen kararın da kesin nitelikte olduğu gözetilerek, itiraz edenin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, temyiz isteminin reddine dair ek kararın ONANMASINA, 02/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra emrine itiraz K A R A R Temyiz incelemesine esas olmak üzere; .. İcra Müdürlüğü'nün 2014/632 ve 2014/604 Esas sayılı dosya asıllarının incelenmek ve iade edilmek üzere mahallinden temin edilerek, dosya arasına alınmasına, ondan sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın Mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : ........ emrine itiraz KARAR Temyiz incelenmesine esas olmak üzere; 1) Şikayet dilekçesinin 2. sayfasının şikayetçi vekilinden, 2) ... 2. ........ Müdürlüğü'nün 2012/178 Esas sayılı dosya aslının incelenmek ve iade edilmek üzere mahallinden temin edilerek dosya arasına alınmasına, ondan sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın mahalline İADESİNE, 17.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....