WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-Euro alacağın ödenmemesi nedeni ile davalı aleyhinde genel iflas yolu ile takip yapıldığını, ancak 11.iflas ödeme emrine itiraz edilmeyerek takibin kesinleştiğini, alacaklarının halen ödenmediğini ileri sürerek davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya katılmamıştır. Müdahil vekili, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın iflas yolu ile adi takibe dayalı iflas davası olduğu, davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğine rağmen ödeme emrine itiraz etmeyecek takibin kesinleştiği, mahkemece gerekli ihtarların yaptırıldığı, davalıya ödemesi gereken borç miktarının depo kararı ile tebliğ edildiği, ancak verilen sürede davalının davacıya borcunu ödemediği, mahkeme veznesine de depo etmediği gerekçesiyle davalının iflasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İTİRAZIN İPTALİ, ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, davalının Keşan İcra Müdürlüğü'nün 2013/454 Esas sayılı dosyasıda tebliğ edilen ödeme emrine itiraz ederek takibin durduğunu, üç parça tarla için ecrimisil talebini içeren ödeme emrine davalının 'söz konusu tarlaların 10 yıl önce annesi Firdevs'e haricen satıldığı, parasının ödendiği' beyanı ile itiraz ettiği, davacılar tarafından davalıya müteaddit defalar iletilen el atmadan vazgeçilmesi ve geçmiş dönemler için ecrimisil ödenmesi taleplerinin karşılıksız kaldığını, davalıya bu yılın ürünü için Keşan Noterliğinin 25.01.2013 tarihli ihtarnamesi gönderildiğini ileri sürerek, el atmanın önlenmesini takibe vakii itirazın iptalini %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı haricen satın alan annesi nam ve hesabına ektiğini bildirmiş, davanın usulden ve esastan reddini savunmuştur....

      Bu yolla yapılan takipte ödeme emrine borçlu veya ipoteği tesis etmiş olan üçüncü şahıs itiraz edebilir (İc.İf. K.md.150). Borçlu ile rehin maliki üçüncü kişi dışındakilerin ödeme emrine itiraz hakkı bulunmamaktadır. Borçlu tarafından açılmış bir menfî tespit davası bulunmadıkça da takibin iptaline karar verilemez. Davacı icra takibinin tarafı ve rehin maliki değildir. Bu yön gözetilmeden "ipoteğe bağlı icra işlemlerinin iptaline" karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK. md. 438/7)....

        Müdürlüğü'nün 2012/1341 sayılı dosyası ile yapılan iflas takibinde gönderilen ödeme emrine itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini ileri sürerek, çıkartılacak depo kararına rağmen borcun ödenmemesi halinde davalı şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davalının ödeme güçlüğü çektiğini, borcu ödeme çabası içinde olduğunu savunarak, süre verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının ... ....... Müdürlüğü'nün 2012/1341 sayılı dosya üzerinden başlatılan iflas takibinde çıkartılan ödeme emrine itiraz etmediği, usulüne uygun depo kararına rağmen borcunu ödemediği gerekçesiyle, davanın kabulüne ve davalı şirketin iflasına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

          Kambiyo senetlerinde ödeme emrine karşı itiraz ve şikâyet süresi 5 gün, ödeme süresi ise 10 gündür (İİK m.168,II-III-IV). Somut olayda ihtiyati haciz başvurusunun yapıldığı tarih itibariyle ödeme emrine karşı itiraz ve şikâyet süresi geçmiş, ancak ödeme süresi geçmemiştir. Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan takiplerde ödeme süresi geçmeden kesin haciz konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haciz talep etmesinde hukukî yararı mevcuttur (İİK m.78,I). Mahkemece bu yön gözetilmeden takibin kesinleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek hâlinde iadesine, 19.11.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, artık 30 günlük yasal süre içeresinde ödeme yapılması zorunludur....

            Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....

              Ödeme emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.- 2009/182 K). İcra müdürlüğünce, itiraz dilekçesi tarihinin, önceki bir tarih olarak bildirilmesine itibar edilemez....

                Buna göre ödeme emrine itiraz dilekçesinin icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K). Somut olayda, icra dosyasında, borçlu ... tarafından itiraz dilekçesi verildiğine ilişkin icra tutanağında bir kayıt olmadığı gibi, uyap sitemine kaydedilmiş bir itiraz dilekçesine de rastlanmamıştır. Bu durumda İİK'nun 62/1. maddesinde belirtilen yasal sürede borçlu tarafından yapılmış bir itiraz bulunmamaktadır. İcra takibine itiraz, “ adli bir işlem” niteliğinde olup, icra dairesi nezdinde belediye adına işlem yapmak ve itiraz etmek yetkisi 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 38/c maddesi uyarınca Belediye Başkanına veya Avukatlık Kanunu 35. maddesi kapsamında avukat sıfatı taşıyan usulünce Belediye Başkanı tarafından yetkilendirilmiş bir vekile aittir....

                  Buna göre ödeme emrine itiraz dilekçesinin icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılmış olması gerekir. Çünkü ödeme emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK.13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K). Somut olayda, icra dosyasında, borçlu ... tarafından itiraz dilekçesi verildiğine ilişkin icra tutanağında bir kayıt olmadığı gibi, UYAP sitemine kaydedilmiş bir itiraz dilekçesine de rastlanmamıştır. Bu durumda İİK'nun 62/1. maddesinde belirtilen yasal sürede borçlu tarafından yapılmış bir itiraz bulunmamaktadır. İcra takibine itiraz, “adli bir işlem” niteliğinde olup, icra dairesi nezdinde belediye adına işlem yapmak ve itiraz etmek yetkisi 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 38/c maddesi uyarınca Belediye Başkanına veya Avukatlık Kanunu 35. maddesi kapsamında avukat sıfatı taşıyan usulünce yetkilendirilmiş bir vekile aittir....

                    UYAP Entegrasyonu