YARGILAMA VE GEREKÇE : Dava, davacının emekli maaşından davalı banka tarafından yapılan kesintinin yasal olup olmadığı ve kesintilerin davacı tarafa iadesinin gerekip gerekmediği konularına ilişkindir. Taraflar arasında yapılan Genel Kredi Sözleşmesi örneği, arabuluculuk tutanağı, SGK'dan gelen yazı cevapları, bilirkişi raporu ve diğer belgeler dosyada mevcuttur. Mahkememizce dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, bankacı bilirkişiden alınan 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporu dosyada mevcuttur....
Somut olaya ilişkin olarak, davacı hakkında dava dışı şirketin borçları nedeniyle Isparta Sosyal Güvenlik merkezince tanzim edilen ödeme emirlerinin gönderildiği ve icra takibine geçildiği, davacının emekli maaşından bu kapsamda kesintilerin yapıldığı, davacının emekli maaşından kesinti yapılması işleminin iptali ile yapılan kesintilerin iadesi istemi ile açılan davada, 5510 sayılı Kanunun 88/19. maddesinde belirtilen yetkiye ilişkin hüküm, kesin yetki niteliğinde olup göreve ilişkin kurallar gibi kamu düzenine ilişkindir ve re'sen gözetilmesi gerekir. Öte yandan, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna Göre Kullanılacak Yetkilere İlişkin Yönetmeliğin; "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinde; “Tahsil dairesi: Kurumun tahsilatla görevli ünitesini, servisini, icra memurlarını, memurlarını ve Kurum adına vekaletname verilen gerçek ve tüzel kişileri” “Ünite: Kurumun tahsilatla görevli sosyal güvenlik il müdürlüğü ile sosyal güvenlik merkezlerini ifade eder.”...
Mahkemisinin 2010/21 Esas ve 2010/781 Karar sayılı ilamı maaşa konulan haczin iptal edildiğini ve fazladan ödenenen 3.000,00 TL'nin davalı alacaklıdan iadesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davacının işleminin ... müdürü işlemini şikayet niteliğinde olduğunu,maaşından yapılan kesintilerin geri ödenmesi amacıyla ... müdürlüğüne başvurduğu ve talebinin reddi üzerine, ... müdürlüğünün red işlemi aleyhine dava açıldığından ... mankemisinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... Mahkemesi ise, talebin maaşından yapılan kesintinin iadesini istediği yani sebepsiz zenginlişmeye dayalı olarak açtığından ....sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2011/6098 esas sayılı dosyasında Müdürlüğün 24.05.2019 tarihli kararının iptali ile davalı lehine davacı emekli maaşından yapılan kesintilerin sonlandırılmasına, davacının yapılan kesintilerin birikmiş nafakalardan mahsubu ve kendisine iadesi yönündeki talebinin reddine" karar verildiği görülmüştür. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinin ve diğer evrakların müvekkiline tebliğ edilmeden davanın sonuçlandırılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini, yerel mahkeme kararının tebliği ile iş bu davadan haberdar olması nedeniyle müvekkilinin yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olamadığını açıklama ve ispat hakkını kullanamadığını, Bakırköy 5....
Mahkemece, tüm dosya kapsamı uyarınca davacının davalı bankaya emekli maaşındaki kesintilerin iadesi için gönderdiği, ...1. Noterliğinin 06/09/2013 gün ve 20344 yevmiye nolu ihtarnamesinin davalı bankaya tebliğ ile oluşan 21/09/2013 tarihi sonrasında davalı bankaca davacı emekli maaşından herhangi bir mahsup yada takas işleminin uygulanmadığı, son mahsup işleminin 16/05/2013 tarihinde gerçekleştiği, davacının ihtarname öncesinde emekli maaşından kesinti yapılmasına itiraz etmeyerek zımni olarak emekli maaşından kesinti yapılmasına muvafakat etmiş olduğu, bu sebeple muvafakatın devam ettiği dönem boyunca yapılan kesintileri talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz itirazları üzerine Dairemizce bozulmuştur. Bu kez davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
Davacı kesintilerin haksız olduğunu İcra Hukuk Mahkemesinin kararıyla öğrendiğini savunmuştur. Oysa bilirkişi incelemesine göre davacının emekli maaşından yapılan kesintilerin 30.11.2005 tarihinde başladığı, 21.07.2011 tarihine kadar devam ettiği, davacının bu tarihe kadar ödemelere itirazda bulunmadığı, nitekim İcra Hukuk Mahkemesine yaptığı itirazın kabulünden sonrada bir kesintinin bulunmadığı tüm kesintilerin icra mahkemesi kararından önce yapıldığı anlaşılmaktadır. Kesintinin başladığı tarihte yürürlükte olan kanuna göre emekli maaşı haczedilemez ise de başka teminat gösteremeyen davacının bu hacze, öğrendiği tarihe kadar ve 2009 yılından sonrada 5838 Sayılı Kanunun 32.maddesi gereğince muvafakat verdiğinin kabulü gerekir. Taraflar arasındaki borcun kaynağı kredi kartı üyelik sözleşmesi olup davacı yaptığı harcamaları ödemekle yükümlüdür....
Dava, değişik bankalardan kullanılan krediler nedeniyle, maaşa konulan blokenin kaldırılması ve kesintilerin iadesi isteklerine ilişkin olup, mahkemece, davalı ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davacının, maaşını çektiği ve davalı olarak dilekçesinde gösterdiği Ptt'nin durumunun emekli maaşının davacıya ödenmesine aracılık etmekten ibaret olduğu, dava dışı bankalarla yapmış olduğu sözleşmeler kapsamında yapılan kesintilerin davalı ... ile ilgisinin olmadığı, bankalar ile yapılan sözleşmeler ile verilen yetki doğrultusunda hareket ettiği, dolayısıyla kendisine husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmaktadır. Davalı ... hakkındaki davanın husumet nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....
Mahkemece usule yönelik bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davacının emekli maaşından SGDP borcu şeklinde bir kesintinin yapıldığı ve yapılan kesintilerin toplamının 6.675,69 TL olduğu, bu kesintilerin davacının emekli maaşından yapıldığının açık bir şekilde görüldüğü, haciz ve kesinti işleminin hangi tarihte yapılırsa yapılsın 5510 sayılı Kanun'un 93. maddesindeki haczedilmezlik kuralından ayrım olmaksızın tüm emeklilerin yararlanabileceği, davacının iade edilen emekli maaşı içerisindeki prime ilişkin alacağa konulan blokenin ve davacıya ait paranın davalı bankaca borçlunun borcuna mahsuben kullanılmasının haksız ve yersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıya ait banka hesabına 10/02/2015 tarihinde SGK tarafından yatırılan 6.675,69 TL'lik kısmı üzerinden konulan blokenin kaldırılmasına, bloke konulan 6.675,69 TL'lik bedelin 10.02.2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
HUKUK DAİRESİNİN KARARININ GEREKÇESİ: Dava; davacının emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Somut olayda; İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi tarafından, davanın konusunun internet bankacılığı yoluyla dolandırıcılık iddiasına dayalı davalı banka aleyhine açılan muarazanın men-i ve tazminat davası ve bu nedenle Dairemizin görevli olduğu gerekçesiyle aidiyet kararı verilmiştir. Ancak, davacının dava dilekçesi ve talebi incelendiğinde, talebinin sadece emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması ve yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkin bulunduğu, internet bankacılığı yoluyla yapılan dolandırıcılık olayına ilişkin bir talebinin bulunmadığı, dolayısıyla internet bankacılığı yoluyla yapılan dolandırıcılık eyleminin davanın konusu olmadığı, davacının dolandırıcılık olayını maaşına konulan blokenin nedenini açıklamak için belirttiği anlaşılmaktadır....
Davalı vekili, davacının emekli sandığından emekli olduğunu, emekli aylığına 1/4 oranında 2005 yılında konulan hacze göre kesintinin devam ettiğini, davacının şikayeti üzerine kesintinin durdurulduğunu, haczin konulduğu tarih itibariyle SSK kanununa bağlı olmayan emekli sandığı emeklisi olan davacının maaşının haczinin yasal olarak mümkün olduğunu, davacı icra yoluyla borcunu ödemeye devam ettiğini, icra hukuk mahkemesi kararı ile dilediğinde kesintisine son verdiğini, Yasaya uygun olarak konulmuş haciz doğrultusunda yapılan kesintilerin istirdadının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir....