Hukuk Dairesinin 03.06.1997 gün ve 1997/3552-4343 sayılı karar ile onandıktan, karar düzeltme istemi de aynı Dairenin 09.10.1997 gün ve 1997/5857-6699 sayılı karar ile red edildikten sonra kesinleştiği, işte somut olayda dava edilen çekişmeli taşınmazın, elatmanın önlenmesi davasına konu edilen bu taşınmaz olduğu, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi ..., dahili davacı ... ile... ve müşterekleri aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının reddine dair .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 24.07.2008 gün ve 29/263 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava konusu mirasbırakan...'dan intikal eden mevki ve sınırları dava dilekçesinde belirtilen 9 parça taşınmazın taksime konu olmadıklarını, bu taşınmazların davacı tarafından kullanılmasının mirasçı olan diğer davalılar tarafından engellendiğini, davalıların vekil eden davacının kullanımını engelleme şeklindeki müdahalelerinin önlenilmesine karar verilmesini istemiştir. Müdahil davacı ..., davacı ...'nın dava dilekçesinde D harfiyle gösterdiği ... önü mevkiindeki bağ vasfındaki taşınmazı, .......'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2013 NUMARASI : 2012/75-2013/328 Taraflar arasında görülen davada;Davacı, mirasbırakanları adına tapuda kayıtlı 755 ada 29 parsel sayılı taşınmazıdavalının haklı ve hukuki bir nedeni olmaksızın kullandığını ileri sürüp elatmanın önlenmesine, taşınmazın boş olarak teslimine karar verilmesini istemiştir.Davalı, taşınmazın elbirliği mülkiyetine tabi olduğunu davanın temsilci tarafından açılması gerektiğini ayrıca 20 yıldan beri kullandığı bu yerde zilyet olması sebebiyle hakkının bulunduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur Mahkemece, müdahale olgusunun keşfen saptandığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi....................'in raporu okundu, düşüncesi alındı....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.08.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza elatmanın yıkım suretiyle giderilmesi istemine ilişkindir. Davalı, savunmada bulunmamıştır. Mahkemece, dava kabul edilmiş, bilirkişilerin 02.12.2009 tarihli raporu ekindeki krokisinde (A) harfi ile gösterilen taşınmazın yıkımı suretiyle müdahalenin men’ine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. 2425 parsel sayılı taşınmaz tapu kaydında “üzerindeki bina ...’a ait olup bu parsel de onun zilyedindedir” belirtmesi bulunmaktadır....
Bu durumda, eldeki dava; ormana elatmanın önlenmesi, tazminat ve tapu iptali tescil istemi yanında orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğünden ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre orman kadastrosuna itiraz davalarına bakma görevi Kadastro Mahkemesine ait ve görev konusu da kamu düzenine ilişkin olduğu, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulacağından, elatmanın önlenmesine tazminat davası ile tapu iptali ve tescil davası elde tutulup Orman Yönetiminin ... ve ...aleyhine açtığı dava bu davadan ayrılarak görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine gönderilip o davanın kesinleşen sonucuna göre elatmanın önlenmesi, tazminat ve tapu iptali konusunda bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Bu durumda, eldeki dava; ormana elatmanın önlenmesi, tazminat ve tapu iptali tescil istemi yanında orman kadastrosuna itiraz davasına dönüştüğünden ve 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesine göre orman kadastrosuna itiraz davalarına bakma görevi Kadastro Mahkemesine ait ve görev konusu da kamu düzenine ilişkin olduğu, yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulacağından, elatmanın önlenmesine tazminat davası ile tapu iptali ve tescil davası elde tutulup Orman Yönetiminin ... ve ... aleyhine açtığı dava bu davadan ayrılarak görevsizlik kararı ile Kadastro Mahkemesine gönderilip o davanın kesinleşen sonucuna göre elatmanın önlenmesi, tazminat ve tapu iptali konusunda bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi ...ile ..., ... ve ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının reddine dair Borçka Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.07.2009 gün ve 56/174 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ..., dava dilekçesinde husumeti davalılar ... ve ...'a yönelterek, mevki ve sınırları belirtilen yaklaşık 2 dönüm yüzölçüme sahip taşınmazı 25 yıl kadar önce ... ve ...'ten satın ve devraldığını, içerisine su deposu yapıp meyve ağaçları diktiğini, davalıların hakkı olmadığı halde bu yerini dava dışı ...'a sattıklarını açıklayarak davalıların müdahalesinin önlenilmesine karar verilmesini, birleştirilen aynı Mahkemenin 2008/182 Esas numaralı dosyasında ise, davacı, karar başlığında gösterilmeyen ...'...
Sokak 126 kapı numaralı evin dava dışı Mevlüt tarafından davalıya satıldığı, davanın 25.05.2015 tarihli dilekçe ile ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmasına rağmen, Mahkemenin, davanın zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi ve tahliye davası olduğu gerekçesiyle Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verdiği, kararın temyiz edilmeden 20.01.2016 tarihinde kesinleştiği ve yargılamaya ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesince devam edilerek nihai kararın verildiği anlaşılmaktadır. Dava, tapusuz taşınmazda elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir....
Dava, iddianın ileri sürülüş şekline göre tapusuz taşınmazda zilyetliğe dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Somut olayda, Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş ise de; pasif husumetin tespitine yönelik mahallinde keşif yapılmadan, davacı iddiaları üzerinde durulmadan, taraf delilleri toplanmadan davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılacak iş, mahallinde keşif yapılmak suretiyle davacı tarafın dava konusu taşınmazı 06.11.2009 köy senedi ile satın alıp almadığı, zilyet olarak kullanıp kullanmadığı, taşınmazın davalı ya da bu şahıs tarafından haksız işgal edilip edilmediği hususlarının kesin olarak saptanıp, tarafların delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar vermek olmalıdır....
Kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nin 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nin 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında dava, bir hak davası niteliğini kazanır ve görevli mahkeme buna göre belirlenir. Eldeki dosyada ise davacı, dava dışı Hazine adına tapuda kayıtlı 6 ve 17 parseller üzerindeki zilyetliğinin korunmasını talep etmektedir. Taşınmazlarda üstün bir hakkı olduğunu iddia etmemektedir. Taşınmazlar Hazine'ye ait olduğu halde bu taşınmazları kullandıklarını, ecrimisilini de ödediklerini beyan etmektedir. Mülkiyete dayalı bir hak iddiası bulunmamaktadır. Dava bu haliyle zilyetliğin korunması talebine dayanmaktadır....