"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi,Yıkım, Temliken Tescil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacılar (birleşen dosya davalıları) vekili müvekkillerinin kayden malik oldukları 787 ada 1 parsel sayılı taşınmaza imar uygulamasından sonra davalı tarafından ev yapılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmamn Önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuş; birleşen davanın da reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.06.2012 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi, kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, yola elatmanın önlenmesi, kal ve komşuluk hukukuna dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı taşınmazı içerisinden kadastrol yol geçmediği, patika yolun kadastro paftasında yeralmadığı gerekçesi ile yola elatmanın önlenmesi ve kal talebinin reddine, komşuluk hukukuna dayalı tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece, adı geçen davalılar bakımından çekişmeli taşınmazda paydaş olmaları sebebiyle elatmalarının önlenmesi isteğinin reddine karar verilmiş olması doğru ise de, bu kişiler dışındaki davalıların taşınmazda kayıttan kaynaklı bir haklarının mevcut olmamasına göre; çekişmeli taşınmaza müdahalesi belirlenen diğer davalılar hakkında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri bakımından işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın tüm davalılar yönünden reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 09.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Mahkemece yapılacak araştırmalarda somut olayın özelliği, komşu taşınmazların yerleri, nitelikleri, konumları, kullanma amaçları göz önünde tutularak, normal bir insanın hoşgörü ve tahammül sınırlarını aşan bir elatmanın bulunup bulunmadığı tespit edilmelidir....
Türk Medeni Kanununun “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683/2. maddesinde “Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmüne yer verilmiştir. Malik taşınmaza haksız elatılması halinde dava açarak elatmanın önlenmesini isteyebilir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir.Müdahalenin men'ine ilişkin bu dava ayni bir dava olup, tecavüz devam ettiği sürece açılabilir. Davacı dava konusu şeyin maliki olduğunu ve mülkiyet hakkına davalı tarafından el atıldığını ispatla yükümlüdür....
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Öte yandan, kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....
Somut olayda, davanın konusu taşınmaz mal mülkiyetine dair olduğundan, mahkemenin, elatmanın önlenmesi davasında kurulan hükmün kesin olduğu kabul edilerek, davalının temyiz isteminin reddine dair verilen 15.06.2009 tarihli kararının bozularak kaldırılmasına karar verildikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi. ./.. 2009/11389 - 12735 - 2 - Davacı, maliki bulunduğu 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan meskeni davalının hiçbir hukuki ilişki olmadan kullandığını ileri sürerek tahliyesi ile ecrimisil isteminde bulunmuştur. Davalının yargılama sırasındaki beyanlarında da taraflar arasında bir kira ilişkisi bulunmadığı belirtilmiştir. H.U.M.K.nun 76.maddesi gereğince olayları izah davacıya, hukuki tavsif mahkemeye aittir. Bu nedenle, dava dilekçesinde açıklanan hususlar gözetildiğinde dava niteliği itibariyle Türk Medeni Kanunun 683. maddesi gereğince tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir. Davacı, maliki olduğu binalarının önüne davalı Sarıyer Belediyesinin levha ve demir parmaklıklar inşaa ettiğini, bundan zarar gördüklerini belirterek davalı belediyenin el atmasının önlenmesini ve belirtilen tabelanın kaldırılmasını yada başka bir yere nakledilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ -KARAR- Dava, komşuluk hukukundan kaynaklı elatmanın önlenmesi, birleşen dava ise (mecra) irtifak hakkının kurulmasına ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, irtifak hakkı kurulmasına ilişkin birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm birleşen davanın davacısı tarafından temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 10.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Bu doküman 5070 Sayılı Yasa hükümlerine göre elektronik olarak imzalanmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ YRG.GELİŞ TARİHİ: -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, birleşen dava yola elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 14.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 15.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....