"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacılar; paydaşı oldukları 47 parsel sayılı taşınmaz bakımından, dava dışı yüklenici ile aralarında düzenlenen 21/08/2000 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesinin kesinleşen mahkeme ilamı ile feshedildiğini ancak bu arada yüklenicinin taşınmazda yer alan B-3 Blok, 5 nolu daireyi davalıya satış vaadi sözleşmesi ile devrettiğini, yüklenici ile aralarındaki sözleşme feshedildiğinden davalının çekişmeli bölümde fuzuli şagil olduğunu, ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müdahale tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 1.000,00.-TL. ecirimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemişler, yargılama sırasında keşfen belirlenen değer üzerinden ecrimisil değerinin ıslah edildiğini bildirilmişlerdir. Davalı; usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen herhangi bir savunma getirmemiştir....
Eldeki davada, çözümlenmesi gereken sorun, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, TMK'nun 683. maddesine dayalı elatmanın önlenmesi davası mı yoksa TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası mı olduğu hususunda toplanmaktadır. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler....
Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 146. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar. Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.09.2015 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 26.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava satış vaadi sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili; müvekkili ile davalının kardeş olduğunu, ... İli, ......
No:12/12 Yıldırım/BURSA DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/07/2019 KARAR TARİHİ : 12/07/2019 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2019 Bursa Tevzi Bürosu tarafından 12/07/2019 tarihinde Mahkememize tevzi edilen Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından; dava dilekçesinin ''Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine '' şeklinde yazılmış ise de; sehven davanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmesi gerekirken Mahkememize tevzi edildiği anlaşıldığından; dosyanın esasının bu şekilde kapatılarak; Bursa Asliye Hukuk Mahkemesine tevzi edilmek üzere Bursa Tevzi Bürosuna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/818 KARAR NO : 2021/1073 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/12/2021 KARAR TARİHİ : 29/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilince dava dilekçesinde "Antalya Asliye Hukuk Mahkemesine" denilmek suretiyle Uyap ekranından davasını açtığı ve eldeki esasa kaydının yapıldığı ayrıca davacı vekilinin 29/12/2021 tarihli talebi ile de davalarını Uyap sistemindeki hata sebebi ile Asliye Hukuk Mahkemesi yerine yanlışlıkla Antalya Asliye Ticaret Mahkemesinde açtıklarını beyan ettiği ve dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep ettiği anlaşılmış olmakla, sehven mahkememizde Uyap'tan açılan işbu dava dosyasının Asliye Hukuk Mahkemesi'ne tevzi edilmek üzere Tevzi Bürosuna gönderilmesine ve esasının bu şekilde kapatılmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki...
Davalı ... vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazı 29.12.1997 tarihinde tapuda satın aldığını, satış tarihinde tapuda herhangi bir şerh bulunmadığını, müvekkilinin davacılara yapılan satıştan haberdar olmadığını, davacıların işgalci olduklarını, kaba inşaatı davacıların bitirmediğini, inşaatın müvekkili taşınmazı satın aldıktan sonra bitirildiğini, daha sonra davacıların taşınmazı işgal ettiklerini, yazılı veya sözlü sözleşmelere dayalı olarak hak iddia edildiğini, bir kısım satış vaadi sözleşmesinin müvekkilinin taşınmazı tapuda devraldıktan sonra düzenlendiğini, kaba inşaatta, kat irtifakı bile kurulmamış taşınmazda satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, bina 45 parsel sayılı taşınmaza taşkın olunca yıkılmasının gündeme geldiğini, müvekkilinin bu parsel maliki ile anlaşarak tevhid ve ifraz işlemi yaptırdığını, bu nedenle müvekkilinin her iki parsel için para ödediğini, bu işlemden sonra taşınmazın büyüdüğünü, davacılar Nermin, Yüksel ve Sevgin ile yapılan satış vaadi sözleşmesi bulunmadığını...
KARAR Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle;davacının mülkiyet hakkı gözetilerek davanın kabul edilmesi doğru olduğu gibi davalıların harici satış sözleşmesinden kaynaklanan şahsi haklarının sözleşmenin tarafı ... haleflerinden her zaman isteyebileceği gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların nın temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.173.91.-TL. bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2023 NUMARASI : 2021/124 ESAS, 2023/145 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Bafra 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/06/2023 tarih, 2021/124 esas 2023/145 karar sayılı kararına karşı, bir kısım davalılar vekili Av....
Ancak satışı vaat edilen taşınmaz, sözleşme ile veya fiilen satış vaadini kabul eden kişiye yani vaat alacaklısına teslim edilmiş ise on yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açılan davalarda zamanaşımı savunması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan “dürüst davranma kuralı” ile bağdaşmayacağından dinlenmez Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayanan tescil isteminin hüküm altına alınabilmesi için sözleşmede kararlaştırılan bedel ödenmiş olmalıdır. Ancak, bedelden ödenmeyen bir kısım var ise, bu bedel Borçlar Kanununun 81. maddesi uyarınca depo ettirilmelidir Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....