"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, müdahalenin meni ve ecrimisil istemine ilişkin olup, mahkemece müdahalenin meni talebinin konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı taraf ecrimisil isteminin kabul edilen kısmı yönünden temyiz etmiş bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 3.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 06.07.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Gerekçeli kararın davacı vekiline 19/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve davacı idare vekilince 15 günlük süre içinde 02/11/2015 tarihinde kararın temyiz edildiği, anlaşıldığından, 26/11/2015 tarihli ve 2013/432 Esas 2015/177 Karar sayılı temyiz talebinin reddine dair ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede, Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaza yönelik müdahalenin meni ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece müdahalenin meni talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş, hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere, hükmün dayandığı gerekçelere göre, alınan rapor doğrultusunda müdahalenin meni talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davacı, maliki olduğu 5060 ada 18 parsel sayılı taşınmazdaki 2 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin birleştirilerek davalı tarafından haklı bir neden olmaksızın kullanıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında ecrimisil talepleri takipsiz bırakılmıştır. Davalı, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, müdahalenin sabit olduğu gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin takip edilmemesi nedeniyle bu konudaki davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, çekişme konusu 2 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin satın alma nedeniyle 30.03.2012 tarihinde davacı adına tescil edildiği, ecrimisil isteğinin 18.03.2014 tarihinde takipsiz bırakıldığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.10.2004 gününde verilen dilekçe ile meni müdahale, tahliye, tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 5.5.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çapa dayalı elatmanın önlenmesi, tahliye ve ecrimisil tahsili istemleriyle açılmıştır. Mahkemece, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş. hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dilekçesinde, mülkiyet hakkına dayalı olarak elatmanın önlenmesi ve tahliye isteminde de bulunulmuştur. Orta yerde bu talepler varken istem kalemleri hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....
Bozma kararından sonra davacılar aşamalarda verdikleri beyanlarda davalının müdahalesinin önlenmesi, kal ve ecrimisil isteminde bulunmuşlardır. Mahkemece mahallinde tekrar keşif yapılmış ve bilirkişi raporuna göre davalının 300m2 lik yere elatmasının önlenmesine, duvarın ve ağaçların kal'ine ve ecrimisil isteminin de kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi ile açılmış olup bozma kararından sonra ıslah edilerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemi ile birlikte kal isteminde de bulunulmuştur. 04.02.1948 tarihli ve 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir....
Mahkemece, elatmanın önlenmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kal isteminin kabulü ile 02.12.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda A, B, C, D, E, F ve G harflariyle gösterilen yapıların kal’ine, ecrimisil isteminin kabulü ile 1000 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Dava, müdahalenin önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. İddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden, davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu; böyle bir davada, HMK'nin 120 ve 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddeleri uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın, el atılan yerin değeri, kal talep edilen taşınmazın değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından ibaret olacağı kuşkusuzdur (4.3.1953 tarihli ve 10/2 sayılı İBK)....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/10/2021 Tarih ve 2018/618 E. 2021/523 K. sayılı ilamı ile; Davalı T6un dava konusu taşınmazda oturduğu, davacıya ait taşınmazı noter ihtarına rağmen boşaltmadığı anlaşıldığından davacının müdahalenin meni talebinin kabulüne, davalıya tebliğ edilen noter ihtarı ile temerrüde düştüğü, temerrüt tarihinden dava tarihine kadar oluşan ecrimisin bedelinin bilirkişi raporu doğrultusunda 2.167,00.-TL olarak hesaplanmış olduğundan davacının bu miktarı talep etmekte haklı olduğu anlaşılmakla, ecrimisil talebi yönünden davanın kısmen kabulüne, davalı T4 tarafından taşınmazın haksız olarak işgal edildiğine dair dosyaya somut ve inandırıcı delil ibraz edilmediğinden ona karşı açılan ecrimisil davasının reddine, müdahalenin meni talepleri yönünden davacı vekilince harç yatırılmadığı, işlemden kaldırıldığı ve 3 aylık yasal süre içerisinde de yatırılmamakla ve harç yatırmayacaklarını beyan etmekle müdahalenin meni davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.06.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi (zilyet olunan taşınmaza), haksız işgal tazminatı (ecrimisil) talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davacının meni müdahale ve ecrimisil istemlerinin ayrı ayrı reddine dair verilen 12.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava konusu; ... İlçesi, ...Mevki 2672 ada 1 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki takyitlerle birlikte son durumunu gösteren tapu kaydının idareden getirtilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 11.05.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Kat 6 nolu bağımsız bölüme yaptığı müdahalenin meni talebinin konusuz kalması nedeniyle esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dair karar verilmiştir. Dairemizce verilmiş olan 22/03/2022 tarih ve 2022/395 esas 2022/647 karar sayılı kararımız "Dava el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası olup mahkemece toplanan delillere göre davalının dava konusu taşınmaza olan el atmasının önlenmesine ve 6.259,68TL ecrimisile hükmedilmiştir. Davalı taraf istinaf dilekçesinde davaya konu taşınmazı karar tarihinden önce boşalttığını bildirmiş ve buna ilişkin Apartman Yöneticisi Hasan Yücel imzalı tutanağı da dosyaya ibraz etmiştir. Karar verilmeden önce davaya konu taşınmaz tahliye edilmişse davanın konusuz kalacağı muhakkaktır....
Ancak, zarar henüz doğmadığı halde, zararın doğacağı muhakkak ve pek muhtemel ise veya beklenen taşkın kullanma ile ileride telafisi mümkün olmayacak zarar meydana gelecekse, davalının alacağı önlemlerle zararı önleme ihtimali yoksa, zarar verme tehlikesi taşıyan eylem ve işlemler hakkında davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....