WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : GÖYNÜK SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2013 NUMARASI : 2011/175-2013/166 Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve alacak davası sonunda yerel mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Asıl dava, çaplı taşınmaza hem doğrudan hem de dolaylı (komşuluk hukukuna dayalı) elatmanın önlenmesi ve yıkım; birleşen dava, alacak isteklerine ilişkindir....

    Mahkemece, davanın kabulüyle, komşuluk hukukuna aykırı olarak yapılan kömürlüğün ilk halindeki yükseklik korunmak şartıyla yıkılarak eski hale getirilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. TMK m. 683 deki "Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” hükmü ile mülkiyet hakkının kanunla toplum yararına kısıtlanabileceği temel ilke olarak kabul edilmiştir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları Sebahattin'in paydaşı olduğu 425 parsel sayılı taşınmaza paydaş olan davalıların ağaç dikmek, tahta çit çekmek ve samanlık, odunluk ve fırın yapmak suretiyle müdahale ettiklerini, kavak ağaçları yangın tehlikesi oluşturduğundan kendilerine ait olan ekmek fırınını kullanılamaz hale getirdiğini ve evlerinin önündeki yapıya da zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesini istemişlerdir. Davalılar, kadastro tespitinden önce yapıların yapılıp ağaçların dikildiğini, 9 dönümlük taşınmazın 8,5 dönümlük kısmının boş olduğunu belirtip davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, komşuluk hukukuna dayalı istek bakımından iddianın kanıtlanamadığı, çekişmeli taşınmazda kullanılmayan boş bölümlerin bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.04.2009 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen 22.07.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının ekonomik olarak ölçülemeyen mağduriyet iddiası olduğu ve HUMK’nun 8. maddesi hükmü uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇAYKARA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/02/2014 NUMARASI : 2012/130-2014/101 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı ile davalı R.. Ö.. tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi .. . raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza hem doğrudan hem de dolaylı (komşuluk hukukuna dayalı olarak) elatmanın önlenmesi, duvarın yıkılması ve ağaçların kesilmesi isteklerine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan babası İbrahim Nuhoğlu'nun kayden maliki olduğu 1 parsel sayılı taşınmaza davalıların duvar inşa ettiklerini, öte yandan davalılardan R.. Ö..'...

            Belediyesince onaylanan ruhsat işlemlerine göre taşınmaz üzerindeki komşuluk ve imara aykırılıkların giderildiğini, çamaşırhanenin baca boyunun yükseltildiğini, gürültü ve koku zararının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, komşuluk hukukuna aykırılık bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir. TMK'nın 737. maddesi gereğince komşuluk hukukunun ihlal edildiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. Bir kimsenin kendi mülkiyet alanında yaptığı yapının da tasarrufun komşu taşınmaz malikine zarar vermediği durumlarda ise bu halin çekişme olarak giderilmesi istenemez. Yapının imara aykırı olması yanında bir zararın doğması da şarttır. Salt imara aykırılık, idari mercileri ve idare mahkemelerini ilgilendiren bir husustur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.03.2015 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.11.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukuna aykırılık nedeniyle elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Davacı, davalının maliki olduğu 183 ada 17 parsel 4 sayılı taşınmazına diktiği ağaçların kendisine ait 183 ada 26 parsel sayılı taşınmazdaki ağaçlara gölge yapmak suretiyle zarar verdiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesini ve ağaçların sökülmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş ve davalı 198 parsel sayılı taşınmazdaki ceviz ağacının davacıya ait 200 parsel sayılı taşınmaza fen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 1,20 metrelik taşkınlık nedeniyle elatmanın önlenmesine, ceviz ağacının 1.20 metrelik kısmının kesilmesine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 737. maddesi gereğince herkes, taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkileri kullanırken komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıktan kaçınmakla yükümlüdür. Taşkınlıktan amaç ise komşuluğun olağan hoşgörü sınırlarını aşan ve komşunun kendisi ve ailesi ile taşınmazı zararına aşırı derecede etkili olabilecek iş ve eylemlerdir. Zararın varlığı uzman bilirkişi tarafından belirlendiği takdirde giderin şekli de belirlenmelidir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 30.01.2012 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.10.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir....

                    Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Öte yandan, kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

                      UYAP Entegrasyonu