WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ESKİ HALE GETİRME -KARAR- Dava, ortak yere elatmanın önlenmesi, eski hale getirme isteğine ilişkin olup, Yüksek 18.Hukuk Dairesinin bozma ilamı sonrası sulh hukuk mahkemesinden karar verilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 18.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 03.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    (Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 2017/2575 Esas 2017/3598 Karar sayılı ve 19/06/2017 tarihli ilamı) "...Ancak, eski hale getirme bedeli infaz aşamasında gözetilecek bir husus olup, mahkemece el atmanın önlenmesi ve yıkım kararı ile yetinilmesi gerekirken infaz aşamasında belli olacak eski hale getirme bedelinin hüküm altına alınmış olması doğru değildir..." (Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 2014/6320 Esas 2015/6681 Karar sayılı ve 05/05/2015 tarihli ilamı) Somut olayda, dava elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve yıkım isteklerine ilişkin olup, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava değeri tespit edilmemiş ve mahkemece alınan harcın yeterli olup olmadığının değerlendirilmemiş olması da doğru görülmemiştir....

    DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Elatmanın Önlenmesi Ve Eski Hale KARAR : Taraflar arasında görülen, yukarıda esas ve karar numarası yazılı ilama ilişkin olarak istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gönderilmiş olmakla incelendi. DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça, müvekkilinin maliki olduğu Rize İli Ardeşen İlçesi Köprüköy Köyü Büyük Düz mevkii 267 Ada 3 nolu Parsel sayılı taşınmaz üzerinde dere ıslah çalışmaları sırasında T3 taşeronu Çiçek İnşaat Tic Ltd Şirketi tarafından yol geçirilmek suretiyle el atıldığını belirterek haksız müdahalenin menine, taşınmazın eski hale getirilmesini, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması suretiyle eski hale getirme masrafı ile mahrum kalınan gelir için 5.000 TL tazminatın yasal faizi ile birlikte tahsilini istemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, TAZMİNAT, ESKİ HALE GETİRME Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, Komşu 725 parsel sayılı taşınmazda kömür üreten davalı şirket tarafından yapılan hafriyat çalışmaları nedeniyle maliki oldukları 683 parsel sayılı taşınmazlarına müdahale edildiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve tazminata karar verilmesini istemiştir. Davalı, çekişmeli bölümün ifrazı ile adına tescili talebinde bulunmuştur. Davanın kabulüne ilişkin verilen karar, Dairece; “…..davalının davacıların maliki olduğu taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elattığı anlaşıldığına göre yargılama giderleri ve avukatlık ücretinden yalnızca davalı tarafın sorumlu tutulması gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmakla yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir....

      Gerçekten de, çekişme konusu davacılara ait 1605 ve 1609 sayılı parsellere davalının toprak dökmek, kamelya ve oturma bankları kurmak, kanalizasyon kanalı açmak suretiyle oluşan müdahelesi saptanarak elatmanın önlenmesine, yıkıma ve ecrimisile hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur.Davalının öteki temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, davacı dava dilekçesinde taşınmazın eski hale getirilmesini istemesine rağmen, 20.12.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile isteğini eski hale getirme bedeline hasretmiş olup, bu durumda sadece eski hale getirme bedeline hükmedilmesi gerekirken, hem taşınmazın eski hale getirilmesine hem de eski hale getirme bedeline hükmedilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerekli kılmadığından, hükmün 2. bendindeki ‘’ taşınmazın eski hale getirilmesi’’ ibaresinin çıkarılmasına, hükmün bu haliyle düzeltilmesine, 6100 sayılı H.M.K.'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.02.2013 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın önlenmesi, eski hale getirme istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın aktif husumet yokluğundan reddine dair verilen 05.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kadastral yola elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı Hazine'nin aktif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı Hazine vekili temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 715 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesi gereğince yollar kamunun yararlanmasına tahsis edilen orta malı niteliğindeki taşınmazlardır....

          Mahkemece, eski hale iade ve elatmanın önlenmesi taleplerinin feragat nedeniyle reddine, ecri misil talebinin kısmen kabulü ile; 200,00 TL'nin dava tarihi olan 26.11.2010 itibaren 3.625,71 TL'nin ıslah tarihi olan 02.04.2015 itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza yönelik elatmanın önlenmesi, eski hale iade ve ecrimisil istemine ilişkindir....

            Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının 2013/1925-3714 - 2 - hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale getirme, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ....raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, eski hale getirilmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın elatmanın önlenmesi ve eski hale getirilmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

                Şayet devletin hüküm ve tasarrufu altındaki mer'a nitelikli bir yer amaç dışı kullanılmak suretiyle vasıfları bozulmuşsa tekrar eski konumuna getirmek amacı ile yapılan giderler de, buna sebebiyet verenlerden tahsil edilir. Uygulamadaki deyimi ile "eski hale getirme bedeli" olarak tanımlanan bu masrafları talep edecek olan ise hazinedir. Zira, az yukarıda 2005/10733-2006/1948 -2- söylendiği gibi, mer'a, yaylak ve kışlaklar devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerdendir. Belediye veya köy tüzel kişiliğinin bu yerlerde sadece otlatma hakkı bulunduğundan belediye otlatma bedelinden mahrum kaldığı zararını isteyebilirse de eski hale getirme talebinde bulunamaz. O yüzden mahkemece bilirkişinin eski hale getirme bedeli olarak saptadığı 5.136.000.000 TL ile ilgili dava bölümünün reddi yerine bunun da hüküm altına alınması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu