"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapunun beyanlar hanesindeki şerhin terkini, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11/02/2022 gün ve 2021/4712 Esas, 2022/280 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay bozma ilamı uyarınca bozmaya uygun olarak verilen mahkeme kararı gerekçesine göre, usul ve yasaya uygun olup, düzeltilmesini gerektirir bir neden bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM, MUHTESAT ŞERHİNİN TERKİNİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 33121 ada 11 parsel sayılı taşınmazı davalıların yapılanmak suretiyle işgal ettiklerini ileri sürerek, muhtesat bedeli mukabilinde elatmanın önlenmesine, binanın yıkımına ve tapu kaydında davalılar lehine olan muhtesat şerhinin terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar, dava konusu taşınmazdaki bina ile 20 yıldır ilgileri olmadığını, binayı oğulları dava dışı ...’in kullandığını, şerhin silinmesine itirazları olmadığını belirtip husumetten davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.02.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davalı, dava konusu taşınmazda davacılarla birlikte paylı mülkiyet hükümleri gereğince malik olduğundan kullanımının haksız olmadığını, davanın reddini savunmuştur . Mahkemece, paylı mülkiyet hükümleri gereğince malikler arasındaki elatmanın önlenmesi davasında, her bir paydaşın çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer olduğundan dava reddedilmiştir. Hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir....
Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal isteklerine ilişkindir. Somut olayda, davacılar halk sağlığı ve güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istenmiştir. Dolayısıyla anılan istek yönünden uyuşmazlığın çözümüne Türk Medeni Kanunun 737 ve devamı maddelerindeki komşuluk hukuku hükümlerinin uygulanması gerektiği 6100 sayılı HMK'nın 2 ve 5235 sayılı Kanunun 6/2 maddesi gereğince de, görevli mahkemenin genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu açıktır. Hal böyle olunca davanın esasının incelenmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.03.2008 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı tapuda, adına kayıtlı 32 ve 33 parsel numaralı taşınmazların sınırındaki 31 parsel maliki davalı ...'e ait ağaçların bir kısmının sınıra tecavüzlü, bir kısmının da sınıra çok yakın olması sebebiyle taşınmazına zarar verdiğini belirterek elatmanın önlenmesi ve kal isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., taşınmazların mevcut sınırlarına göre kullanıldığını, halen fidan olan ağaçların zarar vermesinin söz konusu olamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal davasının kısmen kabul kısmen reddine, temliken tescil talebinin de kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, meni müdahale ve kal istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan keşifte alınan bilirkişi raporunda; davalıya ait binanın davacıya ait taşınmaza taştığı tespit edilmiş, ancak bu taşmanın hukuki dayanağı bulunduğuna ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler incelendiğinde ise; davalı tarafından temliken tescil istemi yönünden cevap süresi içerisinde ve harcı yatırılarak usulüne uygun açılmış bir dava veya süresinde ileri sürülmüş bir defii de bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece tapu iptali ve tescile yönelik hüküm kurulması doğru değildir....
Yönetimi tarafından açılan tapu iptali ve tescil davası ile gerçek kişiler tarafından açılan şerhin kaldırılması davası yönünden temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı gerçek kişilerin elatmanın önlenmesi davası yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/06/2014 günü oy birliği ile karar verildi....
Açıklanan bu yönler üzerinde durulmadan karar verilmesi doğru görülme miştir. yrıca; Mahkemece elatmanın önlenmesi ve kal kararı ile birlikte yıkım bedeli olarak bilirkişi tarafından hesaplanan 960.00 TL.nin de davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İrtifak hakkı üzerindeki binanın yıkım ve nakliyesi için gerekli masraf kal kararının infazı için istenilebilecek miktardır. İcra İflas Kanununun 30. maddesinde bir işin yapılmasına dair ilamların icrası düzenlenmiştir. Elatmanın önlenmesi ve kal kararında da davalı yanın haksız kullanıma son vermesi ve kal'e konu şeyi yıkması hüküm altına alınmaktadır. Bu ilamlarda anılan madde uyarınca infaz edilir....
Dairemizin yukarıda belirtilen ilkeleri gereğince söz konusu binanın taşkın kısmının yıkımına karar verilebilmesi için yapı bedelinin ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmek üzere elatmanın önlenmesi ve kal isteyen birleştirilen davacılar adına depo ettirilmesi gerekir. Elatmanın önlenmesi ve kal isteyenler bu bedeli ödemedikleri takdirde taşkın inşaat sahipleri taşkın yapıyı ömrünü dolduruncaya kadar kullanmaya devam edebilir. Bununla birlikte elatmanın önlenmesi ve kal isteyen davacıların bu bedeli ödemeyi kabul etmeleri halinde de yapının taşkın kısmının yıkımına karar verilebilmesi için ayrıca yapının üzerinde bulunduğu 13 sayılı parselin tüm maliklerinin davada davalı olarak yer almaları gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.02.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal karşı dava temliken tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen 18.10.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi ve kal, karşı dava TMK’nın 725. maddesine dayalı temliken tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal talebinin reddine, temliken tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir....