Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "Mutlak geçit ihtiyacı" veya "Geçit yoksunluğu", ikincisine de "Nispi geçit ihtiyacı" ya da "Geçit yetersizliği" denilmektedir. Türk Medeni Kanunu’nun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.10.2004 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 7.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 740 parsel sayılı taşınmazına davalıların ev yaptıklarını ve bir kısmını da yol olarak kullandıklarını bildirerek davalıların haksız elatmasının önlenmesini istemiş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir....
Mahkemece mahallinde keşif yapıldığı, sunulan bilirkişi raporunda dört alternatif sunulduğu, 1.alternatif yolun; 332 ve 333 parsellerden geçtiği, geçit bedelinin toplam; 15.824,00 TL olarak belirlendiği, dava konusu 332 parsel sayılı taşınmaz maliki T6 geçit bedeli talep etmediğini beyan etmesi nedeniyle, sadece 333 parsel yönünden belirlenen 8.772,00 TL nin depo ettirildiği ve bu alternatife göre geçit tesisine karar verildiği anlaşılmıştır....
Somut olaya gelince, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; 118 nolu parselin geçit hakkı talebine bağlı olarak 115 ve 116 nolu parsellerin uygun olduğu ancak 116 nolu parselin fiili zeminde ekili olması ve 115 nolu parsele nazaran geçit hakkı için daha fazla m² kaplaması sebebi ile uygun olamayacağı 115 nolu parselin fiili zeminde yol olması ve geçit hakkı için daha az m² kaplaması ve geçit hakkının kanunlar çerçevesinde yola en yakın kısmının yapılan ölçüm sonucunda 2 nolu krokide (kırmızı boya ile gösterilen yer) gösterildiği şekilde 115 nolu parselin içerisinden 3 m genişliğinde toplam 39.82m² olarak geçit hakkı tesis edilebileceği düzenlenmiş, mahkemece 39.82 metrekare miktarında geçit hakkı tesis edilen alan dışında kalan yerlere davalılarca yapılan müdahalenin önlenmesine karar verilmiştir. Ne var ki dosya içerisinde yer alan ve hükme esas alınan rapor ve krokiler hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir....
Civarında olduğunu, her ne kadar % 10 civarında eğimli ise de,bu eğimin ulaşımda herhangi bir sıkıntı yaratmayacağını, geçit hakkı tesisi için en ekonomik güzergahın 9 nolu parselden geçen güzergah olduğunu, bilirkişilerin objektif değerlendirmeden uzak 4 nolu parsel üzerine yoğunlaşarak, diğer parsellerdeki geçit yerlerini yeterince değerlendirmeyen raporunun usul ve hukuka aykırı olduğunu, geçit hakkı için en uygun yerin Köy tüzel kişiliğine ait olan 9 nolu parsel üzerinden geçen güzergah olduğunu belirterek Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: Tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava geçit hakkı istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir....
Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir....
Geçit davaları ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit irtifakı kurulurken aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğü bozulmamalıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir. Somut olaya gelince; davacı taraf dava konusu taşınmazının yola çıkışının bulunmadığını belirterek davalıya ait taşınmaz aleyhine geçit irtifakı kurulmasını talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-YIKIM-ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, elatmanın önlenmesi yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacılar, kayden maliki oldukları 7632 ada 1 parsel sayılı taşınmaza, davalıların, bağımsız bölüm maliki oldukları 1219 ada 13 parsel sayılı taşınmazdaki binaya ait kanalizasyon borularını geçirmek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır....
az külfetli bir yolunun bulunmadığını, yararına geçit kurulmasını istedikleri müvekkiline ait taşınmazın fındık bahçesi olduğunu ve bu taşınmazda tarım faaliyeti yapıldığını, davalının, müvekkilinin istemini reddettiğini belirterek, müvekkiline mahkemece uygun görülecek bir bedel karşılığında davalının taşınmazında müvekkilinin lehine geçit hakkı tesisine ve tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, Türk Medeni Kanununun 747.maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir....