Ayrıca, alacağın tespiti için dava açılmış olması defi hakkının kullanımına engel değildir. Mahkemece yapılacak iş, davalının açtığı alacak davasını bekleyerek alacağın bulunduğunun tespiti halinde zorunlu ve yararlı giderler için hapis hakkı tanımak suretiyle elatmanın önlenmesine karar vermek iken hapis hakkı tanımaksızın davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir. Ayrıca, davalının taşınmazda hapis hakkı bulunduğuna göre mahkemece ecrimisil talebinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden dolayı (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 01.04.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi. -KARŞI OY- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir....
Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Hatta elbirliği mülkiyetinde dahi paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine elatmanın önlenilmesi davası açabilir. Ancak, o paydaşın, payına karşılık çekişmesiz olarak kullandığı bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi davasının dinlenme olanağı yoktur. Yerleşmiş Yargıtay İçtihatlarına ve aynı doğrultudaki bilimsel görüşlere göre payından az yer kullandığını ileri süren paydaşın sorununu elatmanın önlenilmesi davası ile değil, kesin sonuç getiren taksim veya şüyuun satış yoluyla giderilmesi davası açmak suretiyle çözümlemesi gerekmektedir....
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, paydaşı olduğu 259 parsel sayılı taşınmaza davalının 2002 yılından itibaren elattığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunduğu, dava dilekçesinin 28/05/2010 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, tebliğden itibaren 10 gün içerisinde zamanaşımı itirazında bulunulmadığı, kayden davacının paydaş olduğu çekişme konusu taşınmazı davalının haklı ve geçerli nedeni olmaksızın kullandığı saptanarak elatmanın önlenmesine karar verilmesi ve ziraat mühendisi bilirkişinin raporunda tarım müdürlüğünün verileri ve taşınmazın zirai özellikleri esas alınarak ecrimisil hesabı yapılması ve bu esaslara göre ecrimisil miktarının belirlenmesinde kural olarak bir isabetsizlikli yoktur. Tarafların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine, Bilindiği üzere, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davalarında dava değeri, elatılan yerin değeri ve ecrimisilin toplam değeridir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12/03/2012 tarihinde verilen dilekçeyle yaylanın Alanya sınırları içerisinde kaldığının tespiti ve elatmanın önlenmesi talep edilmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; sınır tespiti talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, elatmanın önlenmesi talebinin reddine dair verilen 26/11/2019 tarihli hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili, duruşmasız incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 24/05/2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı....
Asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “...mahkemece yerinde yeniden keşif yapılarak gerek elatmanın önlenmesi davacılarının gerekse tapu iptal -tescil davacısının dava ettikleri yerleri keşif yerinde göstermelerinin istenmesi, ondan sonra yerel bilirkişi ve bilinemeyen sınırlar yönünden tanıklar aracılığıyla kadastro öncesi satışa konu bölümlerin dava edilen yerler içindeki konumunun tespiti ve bu arada nizalı bölümlerin kim ya da kimler tarafından ne şekilde tasarruf edildiğinin tespiti ve krokide işaretletilmesi, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru değildir....
, yeterli araştırma yapılmaksızın elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulüne karar verilmesinin isabetsiz olduğu ” hususlarına değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak, davalı .......
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında HMK’nın 125. maddesinin 2. fıkrası hükmü gereğince davacı yerine geçen TKİ Genel Müdürlüğü vekili 04.10.2012 tarihli dilekçesi ile AR:87627 sayılı ruhsat sahasından davalı tarafından kurum zararına 3701 ton kömür üretildiğinin tespiti ile elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Ecrimisil ve Muhdesatın Tespiti Davacı-birleşen dosya davalısı ... ve müşterekleri ile davalı-birleşen dosya davacısı ... aralarındaki elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve muhdesatın tespiti davasının reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 17.07.2013 gün ve 432/367 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile avalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: İlk davada davacılar ... ve müşterekleri vekili, davalı ...'in 14 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan A Blok 13 nolu bağımsız bölüme davacıların izni dışında yerleştiğini ve ihtara rağmen taşınmazdan çıkmadığını açıklayarak, davalının elatmasının önlenmesine, 5 yıllık haksız kullanım nedeniyle 10.000 TL ecrimisilin davalı ...'ten alınarak davacılara verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesat, Üst hakkı, Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın reddine, karşılık davanın elatmanın önlenmesi davasının kabulüne ve ecrimil davasının reddine karar verilmiş olup hükmün davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Mahkemece, mahallinde yeniden keşif yapılarak tarafların gösterdiği tanıklar dinlenerek, davalıların ne şekilde kaynak suyuna el attıkları tanıklara sorularak belirlenmeli, elatmanın varlığının tespiti halinde fen bilirkişinin krokili raporunda bu durum gösterilmeli, daha sonra bu elatmanın davacıların su hakkına müdahale niteliğinde olup olmadığı ve elatmanın nasıl önleneceği kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalı ve gerekirse su rejimi kurulmak suretiyle infaza elverişli şekilde hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.02.2020 gününde oy birliği ile karar verildi....