"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.07.2005 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 17.04.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 18 parsel sayılı taşınmazına komşu 19 parsel maliki davalının taşkın inşaat nedeniyle el attığını elatmanın önlenmesi ile kal’ini talep etmiştir. Davalı karşı davasında, asıl davanın reddini, davacı taşınmazına taşkınlığının tespiti halinde iyiniyetli olduğundan, taşan kısmın adına tescilini istemiştir. Mahkemece, dava konusu taşınmazların tamamının değeri esas alınarak görevsizlik kararı verilmiş, hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesine, ecrimisil isteğinin ise reddine ilişkin olarak verilen kararın, Dairece; "...hapis hakkı tanınmak suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin reddine ve koşulları oluşmayan temliken tescil isteğinin reddine karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Tarafların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, iyileştirme bedellerinin tespiti hususunda iki kez bilirkişi incelemesi yapılmasına karşın mahkemece hangi raporun esas alındığı açıklanmaksızın ve miktar belirtmeksizin, infazda kuşkuya yer verecek şekilde iyileştirme bedeline ve yine miktar belirtmeksizin harici satış bedeli üzerinden hapis hakkına hükmedilmesi doğru değildir....
Davada istem yola elatmanın önlenmesine ilişkindir. Kadastro tespiti öncesi davalının yola elattığına dair rapor bulunduğu halde, kadastro tespit sonucu yolun zeminde var olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece mahallinde bilirkişiler marifetiyle keşif yapılmalı ve kadastro paftası zemine uygulanarak yola elatmanın mevcut olup olmadığı belirlenmeli, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 17.10.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, komşu 105 parsel sayılı taşınmazdaki davalılara ait binanın adına kayıtlı 104 sayılı parsele taşkın bulunduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, binanın 15 yıl önce murislerince ölçümle yer tespiti yapılarak inşa edildiğini ve iyiniyetli olduklarını belirterek davanın reddini, olmadığı takdirde ise taşkın bölümün ifraz edilerek adlarına tescilini istemişlerdir. Mahkemece, haksız elatmanın keşfen saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'nun raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 23.06.2010 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, taşınmaz ve taşınır malların teslimi birleşen davada davacı tarafından davalı aleyhine 16.03.2011 gününde verilen dilekçe ile taşınır malların aidiyetinin tespiti ve teslimi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davada elatmanın önlenmesi isteminin kabulü ile taşınır malların teslimi isteminin kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen 05.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı birleşen davada davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının...
nin çekişme konusu taşınmazda intifa hakkına dayalı olarak kullandığı sırada ölümü sebebiyle bir kısım eşyaların çekişme konusu taşınmazda kaldığı, terekesinin resmi olarak tespiti ile görevli İzmir 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/ 37 esas sayılı tereke tespiti dosyası gereğince 21.5.2007 tarihinde mühürlendiği ve 18.3.2008 tarihinde de resmi olarak mühürün kaldırıldığı, davanın ise 28.8.20007 tarihinde açıldığı dosya kapsamı ile sabittir. Somut olayın bu işleyiş tarzı gözetilip değerlendirildiğinde, davacının bayii L...'nin ölümünden sonra tam mülkiyet sahibi olan davacının taşınmazı tasarrufu edememe sebebinin davalıların elatma olgusundan kaynaklanmadığı, tereke tespiti ile görevli mahkemenin mühürlenmesinin bir sonucu olduğu açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira ilişkisinden kaynaklanan elatmanın önlenmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 30.05.2016 havale tarihli dilekçe ile davalılar ... , ... ve Kadir Altıay'ın temyizden feragat dilekçesi sundukları; ancak, usulüne uygun kimlik tespiti yapılmadığı anlaşılmakla usulüne uygun kimlik tespiti yapılması, evraka eklenmesi, daha sonra temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmek üzere dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 15.04.2019 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir....
Mahkemece; köy sınır tespiti için yetkili ve görevli yargı yerinin idari yargı olması nedeniyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. HMK’nin 33. maddesi gereğince bir davada olayları anlatmak taraflara, hukuki nitelendirme görevi hakime aittir. Dava dilekçesi ve yargılama sırasında davacı vekili tarafından yapılan açıklamalara ve dosya kapsamına göre davacının istemi idarece evvelce belirlenen sınırın nereden geçtiğinin arazide belirlenmesi ve keşfen orman olarak sınırlandırılan alandan yararlanma hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere orman alanından yararlanma hakkına vaki elatmanın önlenmesi davasında, 6831 sayılı orman kanununun 31-39 maddelerinde, sınırları içinde bulunan ormandan yararlanma hakkı maddelerdeki prosedüre uyulmak koşulu ile orman sınırlarında kaldığı köye ait olacağı öngörüldüğünden, mahkemece mevcut idari sınırın zeminde belirlenmesi önem arz etmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar bir kısım davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Asıl ve birleştirilen dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Asıl ve birleştirilen davada davacı, kayden maliki olduğu 15082 ada 19 parsel sayılı taşınmaza, komşu 18 parselde bulunan davalılara ait binanın taşkın olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava kiracı tarafından malik aleyhine açılmış, kiracılığın tespiti ve haksız elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 25.1.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....