Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 8.6.1999 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil, birleşen dava elatmanın önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali tescil davasının reddine, elatmanın önlenmesi davasının kabulüne dair verilen 13.2.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dava ise yapıdaki 3 numaralı bağımsız bölüme haksız elatmanın önlenmesi istemleri ile açılmıştır. Mahkemece tapu iptali ve tescile ilişkin davanın reddine, davalı ve karşı davacı ... tarafından açılan elatmanın önlenmesi davasının kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı ve karşı davalı ... temyiz etmiştir....
Mahkemece, davanın yönetimi temsilen yönetici tarafından açıldığı, yöneticinin yetkilendirildiğine dair karar sunulmadığı, yöneticinin de müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil dava açma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 242 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 60 bağımsız bölümden oluşan yapı bulunduğu, davacı yönetici Hüseyin Çoban’ın 38 nolu bağımsız bölümün maliki olduğu, Mahkemece 06.05.2015 tarihli celsede davacı vekiline tüm kat maliklerini davaya dahil etmesi ve her bir kat malikinin vekaletnamesini sunması hususunda kesin süre verilmesi üzerine, davacı vekilince 41 bağımsız bölüm malikinin davaya muvafakatinin sunulduğu anlaşılmıştır....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: Samsun 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/265 esas, 2022/329 karar sayılı kararında:"Davacının, yüklenici olan dava dışı Hasan Sağlam ile arsa sahibi davalılar arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu binadan yüklenicinin payına düşen dava konusu bağımsız bölümü yükleniciden satın aldığı dosya kapsamına konu belgelerden anlaşılmıştır. Yükleniciden bağımsız bölüm satın alan üçüncü kişilerde yüklenicinin halefi olup yüklenicinin sözleşmeden kaynaklı kişisel hakkına dayanarak arsa sahibinden ve yükleniciden talepte bulunabilecektir. Bu kapsamda davacının tüketici, davalıların arsa sahibi olduğu, davanın dayanağının yükleniciden bağımsız bölüm alımına dayalı olduğu bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığı ve davalının da 6502 sayılı yasa kapsamında, ''tüketici'' tanımına uyduğu açık olduğundan olayda 6502 sayılı kanun hükümlerinin uygulanması gerekmektedir....
Eldeki davada, davanın konusu ecrimisil alacağının tahsili ile birlikte mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi olduğundan, dava konusu 8 numaralı bağımsız bölümün değeri de müddeabihe dahildir. ... kent merkezinde bulunan dava konusu taşınmaz değerinin 5.490.00 YTL’nin üzerinde olacağı çok açıktır. Mahkemece, bu saptama gözetilerek dava dilekçesinin görev noktasından reddi yerine, yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 10.03.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ancak, mahkemece önceden verilen karar elatmanın önlenmesi yönünden temyiz itirazlarının reddi ile ecrimisil dönemi nedeniyle bozulmuştur. Bozma kararına uygun olarak yapılan değerlendirmede, ihtarnameden sonraki dönem için hesaplanan ecrimisil miktarından Borçlar Kanununun 44. maddesi (TBK 52. md.) uyarınca indirim yapılması doğru olmadığı gibi, elatmanın önlenmesi talebi bakımından hükmün infazını ilgilendirmesi nedeniyle 30 günlük süre tanınması da isabetsizdir. Öte yandan dava elatmanın önlenmesi bakımından 500.00.TL, ecrimisil talebi bakımından 19.200.00.TL değer gösterilerek ve bu değerlen üzerinden harçlandırılarak açılmış, yargılama sırasında harç tamamlanmamıştır. Bu durumda davacı yararına kabul kapsamına alınan miktar üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir....
Arsa maliki ile yüklenici arasında düzenlenen inşat sözleşmesi gereğince yükleniciden bağımsız bölüm temlik alınmasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davaları ile ilgili olarak kanunlarımızda bir düzenleme mevcut olmadığından bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı ile “tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 9 parsel sayılı taşınmazdaki bağımsız bölümde kardeşi olan davalının oturmasına muvafakat ettiğini, ancak muvafakatını geri almasına rağmen taşınmazın boşaltılmadığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı, çekişmeli taşınmazdaki binanın yapımına önemli harcamalar yapması nedeniyle bedelsiz oturmak konusunda haricen anlaştıklarını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı iddiası sabit görülerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/06/2013 NUMARASI : 2011/543-2013/368 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 03.03.2015 Salı günü saat:09.51'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın taraflara mirasbırakanlarından kaldığı, aralarındaki fiili taksim sonucu taşınmazda davalının da payının bulunduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesi isteğinin reddine, ecrimisil isteğinin kabulüne dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli, 214 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan 14 numaralı bağımsız bölümün 1/2 pay ile davacı,1/2 pay ile dava dışı ... adına kayıtlı olduğu, taraflar ile dava dışı ...'in kardeş olduğu, davalının kayıttan veya mülkiyetten kaynaklı bir hakkının bulunmadığı, 1/2 pay maliki ...'in davaya müdahil olarak "davaya konu taşınmazın mirasbırakan tarafından davalıya verilmesine rağmen davacı ile kendi adlarına tescilli bulunduğunu" belirterek davanın reddine karar verilmesini istediği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.09.2006 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil karşı dava elatmanın önlenmesi, ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne karşı davanın reddine dair verilen 08.02.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı karşı davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, yüklenicinin temliki nedeniyle kazanılan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı arsa sahibi, yüklenicinin edimini yerine getirmediğini, iskan masraflarını yatırmadığını,davanın reddini istemiş, açmış olduğu karşı davada da davacının elatmasının önlenmesini ve 2800TL ecrimisilin faizi ile tahsilini istemiştir....