Mahkemece, davalıların haksız elatmasının keşfen saptandığı gerekçesi ile müdahalenin önlenmesi isteğinin kabulüne, davada yıkım isteği olmasa da müdahalenin önlenmesi isteğinin yıkım isteğini de kapsadığı gerekçesiyle yapıların yıkıma karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan deliller ile dava konusu 1315 parsel sayılı taşınmazın davacı ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı olmayan davalıların çekişmeli taşınmaza haklı ve geçerli bir neden olmaksızın müdahale ettikleri belirlenmek ve benimsenmek suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalı ...'nin elatmanın önlenmesi yönünden temyiz itirazları yerinde değildir. Reddiyle hükmün bu kısmının ONANMASINA....
Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz. Davalının kusurlu olup olmaması, kasıtlı hareket edip etmemesi, elatmanın önlenmesi davasına etkili değildir. Yeter ki, davalının eylemi ile davacının zararı arasında illiyet bağı bulunsun. Davalının hiçbir kusuru olmasa dahi, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebilir. Kural olarak davacının zararının doğmaması için bir önlem almaması da elatmanın önlenmesi davasını etkilemez. Davaya konu olayda uygulama imkanı bulunan TMK’nun 740. maddesi, başkasının mülküne geçip zarar veren dal ve köklerin, zarar gören mülk sahibi tarafından kesilebileceği hükmünü içermektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.11.2014 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 04.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkindir....
Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 03.01.2011 gününde verilen dilekçe ile komşuluk hukukuna dayalı elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal ve haksız işgal davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Ayedaş tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Hükmüne uyulan Yargıtay 20....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, ELATMANIN ÖNLENMESİ, YIKIM Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden davalı adına kayıtlı olan 573 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenen kıyı kenar çizgisine göre kıyıda kalan bölüm için tapu iptali ile elatmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesi istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...’nın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne dair verilen karar hakkında, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince, elatmanın önlenmesi talebi yönünden dava değeri belirtilmediği ve harçlandırılmadığı, ayrıca ecrimisil hesabı yapılırken dava tarihinin yanlış belirtildiğinden bahisle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın elatmanın önlenmesi talebi yönünden kabulüne, ecrimisil talebi yönünden kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında, davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesince yanlış hesaplanan vekalet ücretinin düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Köyü 41 ada 4 parsel sayılı 24081 m2 taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, ancak bir bölümünün 1947 yılında kesinleşen orman sınırı içinde kaldığını bildirerek, tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle...adına tescili, elatmanın önlenmesi istemiyle dava açmıştır Mahkemece, davanın kabulüne; (B) harfi ile işaretli 480,13 m2 taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle...adına tesciline, davalının bu bölüme elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman sınırı içinde kalan tapu kaydının iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi istemlerine ilişkindir. Yörede 1947 yılında kesinleşen orman kadastrosu, 1975 yılında Bozköy'de; 1987 yılında......
nın dava konusu alana ilişkin tapu tahsis belgesi mevcut ise de belgeye dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davasının Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/173-2012/636 sayılı kararı ile reddedilerek kesinleştiği, yine davalıların tahsis istemlerinin muhtelif tarihlerde belediyece reddedildiği, 30.04.2014 tarihli keşifte dinlenen davalı tanıklarınca, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan düğün salonu ve diğer muhdesatların yaklaşık 20 yıldır davalıların tasarrufunda olduğunu beyan ettikleri anlaşılmıştır. 1. Elatmanın önlenmesi isteğine yönelik temyiz incelemesinden, TMK'nin 683/2. maddesinde "Malik malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir." denilerek mülkiyet hakkına değer verileceği hükme bağlanmıştır. Ayrıca Anayasanın 35. maddesi de benzer bir düzenleme getirmiştir....
Dava, elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. TMK’nun “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683/2. maddesinde “Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir” şeklinde düzenlenmiştir. Malik, taşınmazına haksız elatma halinde hukuki himaye isteyebilir. Görevli mahkeme ise, çekişme konusu taşınmazın değerine göre belirlenir. Somut olayda, davacı, kat mülkiyeti kurulu 1. kat, 8 numaralı mesken niteliğindeki taşınmazı 16.03.2007 tarihinde dava dışı ...’den satın alma yoluyla edinmiştir. Davalı ... davaya konu bağımsız bölümün önceki maliklerinden olup, yanlar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Davalıların taşınmazdan faydalanmaları hukuki bir nedene dayanmayıp, dava dilekçesinde açıkça işgalin sonlandırılması istendiğinden, dava mülkiyetin özü ile ilişkilidir. Mamelek hukukundan doğan davalarda görev, dava konusunun dava tarihindeki değerine göre tespit edilir....