Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/03/2014 NUMARASI : 2013/412-2014/135 Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 21.05.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil birleştirilen davada temliken tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil davasının HMK'nın 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına ilişkin karar kesinleşmiş olduğundan hüküm tesisine yer olmadığına birleştirilen temliken tescil davasının reddine dair verilen 25.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ve birleştirilen dosya davacısı D.. İnşaat Taahhüt San. ve Tic....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 21/12/2011 gününde davalı- birleştirilen davada davacı vekili tarafından davacı-davalılar aleyhine 04/08/2011 ve 22/10/2018 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada temliken tescil, birleştirilen davada elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davada elatmanın önlenmesi, kal talebinin reddine ecrimisil talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 17/07/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Mahkemece, Dairemizin bozma ilamı doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak verilmiş olan karar usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde görülmeyen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-k.davalı ... vekili tarafından, davalı- davacı ... aleyhine 04.10.2005 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil veya tazminat, birleştirilen dosya ile de elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali tescil isteminin reddine, birleşen dosyada elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, ecrimisil isteminin kısmen kabulüne dair verilen 19.02.2008 günlü hükümden sonra taraflar 22.04.2009 havale tarihli dilekçe ile davalarından feragat etmişlerdir. Dosya temyiz edilmeksizin gönderilmiştir. Dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Temyiz mahkemesinde mahkemelerin nihai kararlarına karşı taraflarca temyiz isteminde bulunulmuş ise, kararların hukuka uygunluğu denetimi yapılır. Diğer bir anlatımla, temyiz iradelerini taşımayan dilekçeler temyiz dairelerinin inceleme konusunu teşkil etmez....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Birleştirilen davada ise öncelikle binaların aidiyetinin tespiti, intifa hakkı tesisi, mümkün olmadığı takdirde muhdesat bedelinin tahsili istenmiş, yargılama aşamasında davalı tescil ilamına dayanmıştır. Bu durumda davalı "birleştirilen dava davacısının" temliken tescil isteği bulunmamaktadır. Ayrıca, dosya, Yargıtay 1. Hukuk Dairesince 2013/460 Esas, 2013/4788 Karar sayılı 03.04.2013 tarihli ilamı ile mahalline iade edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 24.01.2014 tarihli ve 2014/1 sayılı Kararı uyarınca ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/12/2013 NUMARASI : 2012/529-2013/714 Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi,eski hale getirme,eski hale getirme bedelinin tahsili ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne;eski hale getirme ve eski hale getirme bedelinin tahsili isteklerinin reddine;ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı Yusuf vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi 'ün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi,eski hale getirme,eski hale getirme bedelinin tahsili ve ecrimisil isteklerine ilişkindir....
Dava; paydaşlar arasındaki elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. 1.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere, hukuki ilişkinin nitelendirmesine göre davalının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2. Davacı vekilinin ecrimisil isteminin reddine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Bilindiği üzere; paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamayan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan her zaman payına vaki elatmanın önlenilmesini ve/veya ecrimisil isteyebilir. Elbirliği mülkiyetinde de paydaşlardan biri öteki paydaşların olurlarını almadan veya miras şirketine temsilci atanmadan tek başına ortak taşınmazdan yararlanmasına engel olan ortaklar aleyhine ecrimisil davası açabilir....
Hukuk Dairesi'nin 2016/18332 Esas, 2017/7471 Karar sayılı ilamı) Somut olayda; davacı tarafça dava konusu parsele komşu parsel maliki davalının haksız müdahalede bulunarak el atıp duvar, baraka ve ağaç diktiği yönünde iddiada bulunarak el atmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil talebinde bulunulduğu, yargılama aşamasında ecrimisil talebinden davacı tarafça feragat edildiği, yargılama sonucunda ecrimisil talebinin feragat nedeni ile reddine, el atmanın önlenmesi ve kal talebinin kabulüne yönelik kararın verildiği, davalı tarafça kararın istinafa taşındığı görülmektedir. Dosyada mevcut bilirkişi raporları içerikleri dikkate alındığında, davalının davacıya ait taşınmaza haksız olarak el attığı ortadadır. El atılan yerin değeri ve kal'ine karar verilen muhtesat niteliği taşıyan duvar ve ağaçların değeri dikkate alındığında fahiş bir zararın olmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalının istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususlar yerinde değildir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine; 417,84 TL 2014 yılı ecrimisil bedelinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; faiz talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına; davacının geriye yönelik 5 yıllık ecrimisil talebinin davalıyı kullanımdan men ettiğine dair dosyada delil bulunmaması nedeniyle reddine; davacının 12 parseldeki müdahalenin men'i ve kal talebinin yukarıdaki gerekçe doğrultusunda reddine; davacının 18 parselle ilgili ecrimisil talebinin ise bu parseli davalının kullanmaması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemine ilişkindir....
Mahkemece, davalının taşınmazı üzerindeki yapının, davacının taşınmazının 7,93 m2 lik kısmına tecavüzlü olduğu, ancak yıkımın fahiş zarar doğuracağı, davalı tarafça 59 parsel sayılı taşınmazın satın alındığı tarihte tecavüzlü binanın var olduğu, her iki taşınmazın tedavül görerek el değiştirdikleri böylece el atmanın önlenmesi davasının yasal koşullarının gerçekleşmediği, ecrimisil istemi yönünden ise hükme esas alınan bilirkişi raporları uyarınca taleple bağlı kalınarak karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile elatmanın önlenmesi istemi yönünden davanın reddine, ecrimisil istemi yönünden ise davanın kabulü ile 1.000,00 TL ecrimisil bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çaplı taşınmaza taşkın inşaat nedeniyle yapılan müdahalenin önlenmesi, kal ve ecrimisil bedeli tahsiline ilişkindir. 1....
Asıl dava, elatmanın önlenmesi ve kal; karşı dava ise sebepsiz zenginleşme kapsamında muhdesat bedellerinin ve faydalı masrafların tahsili istemine ilişkindir . Mahkemece asıl davada hüküm tesis edilirken tapunun beyanlar hanesinde kaydı olanlar ve olmayanlar şeklinde bir tasnif yapılarak kaydı olan taşınmazlar terkin ve iptal istenmeyenler ve yine şerh kapsamında olup da yıkılmış olanlarıyla ilgili red kararı verilip, muhdesat şerhi kapsamında olmayan taşınmazlara yönelik elatmanın önlenmesi ve yıkım talebinin kabulüne; karşı davada ise davacı tapuda şerhedilmiş muhdesat hakkı sahiplerine karşı terkin ve iptal istenmedikçe bu hak sahiplerine men’i müdahale ve kal davası açılamayacağı sonucuna varıldığına göre ondan hukuken daha aşağı olan ve haklı zilyetliğe dayanmayan karşı davalarla ilgili talebe hukuken değer verilemeyeceği gerekçesiyle redde karar verilmiştir....