Mahkemece, sözleşmede kararlaştırılan iş bedelinin 46.625,00 TL + KDV = 55.000,00 TL olduğu, davacının bu miktar iş yaptığı, sözleşmede ilave iş yapımına ilişkin hüküm varsa da ilave iş talebinde bulunulduğuna ve yapılıp teslim edildiğine ilişkin yazılı delil sunulmadığı, yapılan ödeme miktarının ise icra takibine konulan 25.000,00 TL bedelli çek dahil 45.850,00 TL olduğu, ödemeler düşüldüğünde davacının 9.150,00 TL bakiye alacağı kaldığı belirtilerek dava bu miktar üzerinden kabul edilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davacı, sözleşme konusu işler yanında sözleşme dışı işler ile malzeme teslimleri de yaptığını ileri sürmüş, delil olarak fatura, hesap ekstresi, teklif belgeleri, sipariş ve teklif fişleri, ilave...
Uyuşmazlık iş bedelinin hesaplanmasında toplanmaktadır. Sözleşme götürü bedelle yapılmış olup iş bedeli 4.750,00 TL olarak kararlaştırılmıştır. Sözleşme tarihi itibarıyla uygulanması gereken mülga 818 sayılı BK’nın 365. uyarınca götürü bedelli işlerde, yüklenicinin hak ettiği iş bedelinin saptanması için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar da dikkate alınarak tüm işe göre fiziki oranının tespiti, bulunacak bu oranın toplam iş bedeline uygulanarak hak edilen bedelin saptanması ve bulunacak bu rakamdan kanıtlanan ödemeler düşülerek sonucuna göre karar verilmesi gerekir....
Ancak bilirkişice düzenlenen raporda alacak miktarı saptanıp gösterilmediğinden hakem heyetince bizzat hesaplanan miktarın tahsiline karar verilmiştir. Hakem heyetince ek sözleşme 4.uyarınca asıl iş bedeli (ihtilafa hasren) 14.950.000 USD., ek iş miktarı da 5.050.000 USD olarak kabul edilerek toplam iş bedeli 20.000.000 USD olarak değerlendirilmiş ve yüklenici tarafından eksik bırakıldığı için İstanbul Büyükşehir Belediyesince yapılmasına karar verilen ve bu konuda imzalanan sözleşmedeki 10.270.000 USD tenzil olunarak yüklenicilerin yaptığı imalâtın 9.730.000 USD olduğu sonucuna varılmıştır. Davacının talebi 9.392.500 USD olduğu için bu miktardan ödenen 4.409.957 USD’ın tenzili ile bulunan 4.982.543 USD.nin tahsiline karar verilmiştir. Bu hesaplama şekline iş sahibince itiraz edilmiş ve iptal nedeni olarak gösterilmiştir. Gerçekten de toplam iş bedeline katılan 5.050.000 USD iki kalem yapım işinin bedelinden oluşmaktadır....
Gerçekten de, davacı vekilinin de beyan ettiği üzere eldeki davada eksik ifa söz konusu olup, mahkememizin de kabulü bu yöndedir. Ancak, davacı vekili dilekçenin devamında eksik ifa sebebiyle indirim yapılamayacağını iddia etmiş ise de; yukarıda değinildiği üzere davacı yüklenicinin yerine getirmekle yükümlü olduğu ancak eksik bıraktığı iş bedelini istemeye hakkı bulunmamaktadır. Zira, sözleşme ile belirlenen işlerin tümünü yerine getirmeyen ve eksik ifada bulunarak eksik iş teslim eden davacı / yüklenicinin iş bedelinin tümünü isteyemez. Bu nedenle eksik ifa oranında, fiziki oran yöntemine göre hak edilen bakiye iş bedelinin hesaplanması zorunlu olup, aksi yöndeki itirazlar yerinde görülmemiştir. Öte yandan; eksik ifanın söz konusu olduğu hallerde, ayıplı ifadan farklı olarak ayıp ihbarına yönelik hükümler uygulanmayacağından davacı vekilinin ihbar yapılmadığı ve ihbar mükellefiyetine uyulmadığı yönündeki savunmasına itibar edilmemiştir....
Bozma sonrası alınan her iki raporda da eksik iş bedeli 161.730,00 TL olarak hesaplanmıştır. Fazla iş bedeli bozma sonrası ilk bilirkişi kurulu raporunda 89.850,00 TL olarak alınmış ancak belirtilen bu miktarın sözleşme kapsamında olup olmadığının değerlendirilmesi mahkemeye bırakılarak seçenekli hesaplama yapılmıştır. Yapılan işlerin niteliği gözetilerek sözleşme dışı iş olup olmadığı teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişiler tarafından belirlenip buna göre net miktarın ortaya konması gerekirken bozma sonrası seçilen ilk bilirkişi kurulunun bu konuyu çözmediği anlaşılmıştır. Ayrıca aynı raporda denetime de elverişsiz biçimde 89.850,00 TL'lik bu miktar yapılan iş ve sözleşme bedeline oranlama yapılarak 112.230,00 TL'ye yükseltilmiştir....
Öyle olunca, az yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve Teknik Düzenlemeler de birlikte değerlendirildiğinde mahkemece, iş bu talep ve savunma yönünden taraf delilleri toplanıp, incelenmek ve davalıların sorumluluk yüklenmesine sebep olan sıfatlarının herhangi bir şüpheye yer vermeyecek şekilde verilen kararda açıkça gösterilmek suretiyle, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesis etmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın HUMK’nun 427/6. maddesine dayalı olarak talep ettiği kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, 17.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Asıl davada, inşaattaki noksanların davalı yükleniciye verilmesi gereken 11 ve 4 nolu bağımsız bölümlerin satışı yapılarak kısmen tamamlandığından bahisle kalan eksik işlerin tamamlanabilmesi için yükleniciye ait 3 nolu bağımsız bölümün satışına izin verilmesi ve 85.000,00 TL eksik iş bedelinin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece 3 nolu bağımsız bölüm, kesinleşen ilâmla satın alan adına tescil edildiğinden bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına, 77.133,91 TL eksik imalât bedelinin davalı yükleniciden tahsiline karar verilmiştir. Oysa derecaattan geçmek suretiyle kesinleşen ... 6....
Davalı iş sahibi, iş bedelinin ödenip ödenmediğine yönelik olarak davacıya yemin önerisinde bulunmuş ve davacı yeminli bildiriminde sadece iş bedeline mahsuben 1.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davalı taraf, fazlaya ilişkin ödemelerini yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Ancak, davacı 1.000,00 TL tutarındaki ödemeyi kabul ettiği halde; mahkemece davacının hakettiği 8.940,00 TL iş bedelinden ödemenin mahsubunu yapmamıştır. Oysa, mahsup itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmek gerekir. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir....
Davalı iş sahibi, iş bedelinin ödenip ödenmediğine yönelik olarak davacıya yemin önerisinde bulunmuş ve davacı yeminli bildiriminde sadece iş bedeline mahsuben 1.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davalı taraf, fazlaya ilişkin ödemelerini yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Ancak, davacı 1.000,00 TL tutarındaki ödemeyi kabul ettiği halde; mahkemece davacının hakettiği 8.940,00 TL iş bedelinden ödemenin mahsubunu yapmamıştır. Oysa, mahsup itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmek gerekir. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir....
Davalı iş sahibi, iş bedelinin ödenip ödenmediğine yönelik olarak davacıya yemin önerisinde bulunmuş ve davacı yeminli bildiriminde sadece iş bedeline mahsuben 1.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davalı taraf, fazlaya ilişkin ödemelerini yasal ve yazılı delillerle kanıtlayamamıştır. Ancak, davacı 1.000,00 TL tutarındaki ödemeyi kabul ettiği halde; mahkemece davacının hakettiği 8.940,00 TL iş bedelinden ödemenin mahsubunu yapmamıştır. Oysa, mahsup itiraz niteliğinde olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece doğrudan gözetilmek gerekir. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir....