Mahkemece ... ili, ...... ilçesi, ...... mahallesi 194 ada 60 sayılı parselde kayıtlı E-3 Blok 1. kat 13 nolu bağımsız bölümde ve ortak alanlarda inşaat bilirkişisinin 18/02/2016 tarihli raporunda belirtilen; a-) ......... aykırı olarak yaklaşık 75 cm büyütülen üst kat salonun projesine uygun hale getirilmesine, b-) ......... aykırı olarak kapatılan baca yeri ve kapatma neticesinde kazanılan ilave alanın yıkılarak projesine uygun hale getirilmesine, c-) Ortak kullanım alanına yapılan duşun kaldırılarak eski hale getirilmesine, d-) ......... aykırı olarak ortak alanda kapatılarak kapı takılan üst kat çıkış ......inin altının projesine uygun hale getirilmesine, e-) Arka cephede yaklaşık 50 cm toprak dolgu seviyesinin 20 cm kadar toprak alınmak suretiyle yapı temek hizasına gelecek şekilde eski hale getirilmesine, f-) ......... aykırı olarak tadilat yapılan, yağmur etkilerini de arttıran komşu çatı seviyesinden aşağıda kalan çatının projesine uygun hale getirilmesine, 05/05/2016 tarihli bilirkişi...
Mahkemece; davalının klima dış ünitesini duvara monte ettirmesi, şeklindeki eyleminin ortak alana müdahale olduğu gerekçesiyle; yasal koşulları oluşan ve kanıtlanan davanın kabulü ile Kat Mülkiyeti Kanununun 18 ve 28. maddeleri gereğince bilirkişi raporunda saptanan klima tesisatının tümüyle kaldırılmasına, yönetim planına aykırı imalatların eski hale getirilmesine, eski hale getirme bakımından iş bu kararın infazının istenildiği tarihten itibaren 2 gün davalıya süre verilmesine, projeye aykırılıkların eski hale getirilmesi için verilen sürede eski hale getirme gerçekleşmez ise kararın icraen infazına, 700.00.-TL eski hale getirme avansının davalıdan tahsili sureti ile eski hale getirmenin tamamlanmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı vekili 07.10.2013 tarihli eski hale getirme talepli dilekçe ile son oturum tarihinde hastanede operasyon geçirdiğini ve sonrasında 2 günlük iş görmez raporu aldığını ileri sürmüş ve dilekçe ekinde raporu da ibraz etmiştir. Mahkemece eski hale getirme isteminin kabulü ile davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra yargılamaya devam edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamına göre, davacının iki avukatı olup, dava Av. A.. Ş.. tarafından açilmış, duruşmalar Av. Ö.. Ö.. tarafından takip edilmiştir. Eski hale getirme talebinde bulunan kişi Av. A.. Ş..’dür. Duruşmaların mazereti olmayan Av. Ö.. Ö.. tarafından takip edilebilme imkanı olduğu gözetilerek eski hale getirme talebinin reddine karar verilmesi gerekirken eski hale getirme isteminin kabulüne karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Eski hale getirme ve temyiz isteminin reddi Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 5271 sayılı CMK'nin 42. maddesinin 1. fıkrasında, "süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir" şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında dairemizce karar verilmesi gerektiğinden, mahkemenin eski hale getirme isteminin reddine dair 22.08.2013 günlü ek kararının hukuken geçersiz olduğu belirlenerek yapılan incelemede; Yoklukta verilen 13.11.2002 tarihli hükmün, usulüne uygun tebliğ edilip kesinleşmesi sağlanarak infaza verildiğinin anlaşılması karşısında sanığın eski hale getirme istemi ile 13.11.2002 tarihli hükme yönelik temyiz isteminin CMUK'nin 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda; meranın eski hale getirilmesine, eski hale getirilmediği ve bina kaldırılmadığı takdirde 731,89 TL eski hale getirme bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, denilmek suretiyle şartlı hüküm kurulması hükmün infazında tereddüt oluşturacağından doğru görülmemiştir. Davacı dava dilekçesinde eski hale getirme bedeli talep etmiş olduğundan sadece bu bedele hükmedilmekle yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde terditli hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 20.9.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Ancak; Bir taşınmaza kamulaştırmasız elkoyma halinin sübuta ermesi halinde kişinin müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, mahkemece 2'si mimar veya inşaat mühendisi, biri mülk sahibi olmak üzere 3 kişiden oluşan bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak taşınmazın kamulaştırmasız elkonulan bölümün bedeli ile, elkoymanın ortadan kaldırılarak taşınmazın eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek, elkonulan bölüm bedeli, eski hale getirme masraflarından fazla ise müdahalenin önlenmesine ve taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmeli; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise, bu durumda elkonulan bölüm bedelinin davalı idareden tahsili ve elkonulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmelidir....
Şöyle ki; 1)El atmanın önlenmesi ve eski hale getirme birlikte talep edildiği gözetilerek; arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmek suretiyle yer bedeli belirlendikten sonra, taşınmazın eski hale getirme bedeli, yer bedelinden fazla ise yer bedeline hükmedilmesi ve taşınmazın el atılan bölümünün davalı idare adına tesciline karar verilmesi, aksi halde el atmanın önlenmesine ve taşınmazın eski hale getirilmesine hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2)Dava dilekçesinde eski hale getirme ile birlikte zararın karşılığı da istendiği ve bu zararın ağaç bedellerine ilişkin olduğu davacıya açıklattırılmadan ecrimisil bedeline hükmedilmesi, Kabule göre de; 3)Taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilirken eski hale getirme bedeli kararda gösterilmiştir....
nın 16.12.2014 havale tarihli dilekçe ile eski hale getirme talebinde bulunduğu, mahkeme tarafından eski hale getirme talebinin reddine karar verilmiş ise de, temyiz talebi ile birlikte yapılan eski hale getirme taleplerinin 5271 sayılı CMK’nun 42/1. maddesi gereğince Yargıtay'ca karara bağlanacağı cihetle, bu konuda verilen red kararı kaldırılarak yapılan incelemede; Gıyabi kararın sanığın duruşmada bildirdiği ve aynı zamanda MERNİS sisteminde kayıtlı olan adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre, 28.10.2014 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği gözetilerek, eski hale getirme talebinin reddi ile yasal süresinden sonra, 16.12.2014 tarihinde hükmü temyiz ettiğinden temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2....
Bir taşınmaza kamulaştırmasız el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme talebi de varsa, arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak, arsa vasfındaki taşınmaza ise aynı kanunun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi, taşınmazın kamulaştırmasız el konulan bölümünün bedeli ile eski hale getirme bedelleri ayrı ayrı tespit ettirilerek el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme masrafından fazla ise müdahalenin önlenmesi ve taşınmazın eski hale getirilmesine karar verilmesi; şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, böyle bir inceleme yapmayan ve taşınmazın vasfı (arsa/arazi) belirlenmeden zeminine soyut ifadelerle değer biçen...
Dairemizin 17.10.2018 tarihli bozma ilamında 2.011,64 m2'lik yol olarak kullanılan alanın öncelikle eski hale getirme bedelinin ve zemin bedelinin ayrı ayrı hesaplanması, eski hale getirme bedelinin zemin bedelinden az olması halinde eski hale getirme bedeline, zemin bedelinin az olması durumunda ise zemin bedeli hükmedilmesi ve bu bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma yapılmış olup, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, zemin bedelinin eski hale getirme bedelinden fazla olduğunun tespit edildiği anlaşıldığından dava konusu taşınmazın eski hale getirilmesine ve zarar gören ağaç bedeline hükmedilmesi gerekirken zemin bedeline hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir....