Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ikame olunan 'İstanbul Büyükşehir Belediyesi İski Genel Müdürlüğü'nün ihale ettiği Asya 2.Bölge 2012 yılı 1.Kısım Müteferrik Atıksu Kanalı, Yağmursuyu Kanalı ve Dere Islahı İnşaatına ilişkin 20/02/2013 tarihli taşeron sözleşmesinden kaynaklı alacaklı olduğunu, müvekkilinin söz konusu fatura ve cari hesaptan kaynaklı alacaklarının ödenmesi konusunda Davalı firma ile defalarca kez görüşmüş olmasına rağmen ödeme yapılmadığını, davalı yanca müvekkiline eksik ödenen bakiye fatura ve cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla Bakırköy ...İcra Müdürlüğü ... E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını ancak davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu beyan ederek, davalının Bakırköy ...İcra Müdürlüğü ... E. Sayılı dosyasına 02/12/2016 tarihinde yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamını, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; “davacının davalı şirkette ortağı ve iştirak halinde malik olduğu taşınmaz için ecrimisil talep ettiği, ancak intifadan men koşulunun gerçekleşmediği” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava; kira alacağının tahsiline ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece; intifadan men olgusunun gerçekleşmediği ve ecrimisil isteminin koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bilindiği üzere; itirazın iptali davalarında, icra takip talebinin dava dilekçesi niteliğinde olduğu tartışmasızdır. Somut olayda; iptale konu icra takibinin kira alacağına ilişkin olduğu da açıktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, yanlar arasındaki madeni yağ alım satımı konusunda ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili tarafından davalıya satılıp teslim edilen mallar karşılığında düzenlenen 3 adet faturadan kaynaklı bakiye alacağın tahsili için davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, Türk Borçlar Kanun'u 88. ve 120. maddelerinin uygulanacağını, davalının işlemiş akdi faiz, işlemiş temerrüt faizi ve BSMV' ye yönelik itirazının kısmen kabulü ile 2014/103 esas sayılı asıl davada davanın kısmen kabulü ve kısmen reddine Sarayönü İcra Müdürlüğü 2014/325 esas sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile icra takibinin 1.787,06 TL asıl alacak, 78,38 TL işlemiş faiz, 3.92 TL BSMV olmak üzere toplam 1.869,36 TL üzerinden devamına, icra takibinde yıllık % 9 akdi faiz oranının uygulanmasına, asıl alacağın % 20' si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2014/104 esas sayılı birleşen davada davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine, Sarayönü İcra Müdürlüğü'nün 2014/326 esas sayılı icra dosyasında yapmış olduğu itirazının kısmen iptali ile icra takibinin 5.194,80 TL asıl alacak, 224,03 TL işlem iş akdi faiz, 3,92 TL işlemiş temerrüt faizi, 14,19 TL BSMV...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında alım satıma dayalı ticari ilişki bulunduğunu, müvekkili şirket tarafından davalıya satılıp teslim edilen mallar karşılığı düzenlenen faturalardan kaynaklı cari hesap alacağın davalı yanca ödenmediğini, bu yönde davalıya keşide edilen ihtarnamenin semeresiz kaldığını, alacağın tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibinin yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dairesi ve mahkemenin yetkili olmayıp, ......
Davalı vekili cevabında, kazada kendi araçlarınında hasarlandığını, bu hasar miktarından davacı sigortalısının kusuruna isabet eden 2.572.50 YTL'nın kaza tarihinden işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte tahsili için başlattıkları icra takibinin itirazı üzerine durduğunu itirazın iptali için açtıkları davanın bu dava ile birleştirilmesini ve kendi alacaklarının davacının alacağından mahsup edilerek davacının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalının takibe itirazının kısmen iptaline ve takibin 326.18 YTL üzerinden devamına icra inkar tazminatı taleblerinin reddine karar verilmiş; davacı ... şirketinin temyizi üzerine karar, dairemizin 09.07.2007 tarih, 2007/836-2407 sayılı ilamı ile "birleştirilen davada davacı ...'...
e 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, ... tarafından İcra Dairesine sunulan 15.02.2017 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, İcra Dairesinin 15.02.2017 tarihli tensip tutanağı ile icra takibinin 50.000 TL yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Tebliğ ve itiraz tarihi dikkate alındığında ilamsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın yasal 7 günlük süreden sonra gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Süresinde ve usulüne uygun itiraz olmadığından takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takibe karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/105746 Esas sayılı takip dosyasında ödeme emrinin borçlu T3 06.02.2017 tarihinde tebliğ edildiği, T3 tarafından İcra Dairesine sunulan 15.02.2017 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, İcra Dairesinin 15.02.2017 tarihli tensip tutanağı ile icra takibinin 50.000 TL yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Tebliğ ve itiraz tarihi dikkate alındığında ilamsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın yasal 7 günlük süreden sonra gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Süresinde ve usulüne uygun itiraz olmadığından takip kesinleşmiştir. Kesinleşen takibe karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır....
Mahkemece yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının icra takibine itirazı ile takibin durduğu, takip tarihinden sonra ödeme yaptığı bu nedenle davacının icra takibi yapmakta haklı olduğu, icra harç ve masrafları ve vekalet ücretinden sorumlu bulunduğu, yapılan hesaplama ile toplam icra takip alacağından yapılan ödemenin mahsup edilmesi ile davalının bakiye harç,masraf ve vekalet ücret alacağınının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Borçlu tarafından takipten sonra ve davadan önce asıl borç ödenmiş ise de itiraz sonucu takip tamamen durmuş olmakla, icra giderleri, vekalet ücreti ve faiz vs. yönünden duran takibin devamı için itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar vardır....
alacak yönünden itirazın iptali ile talepnamedeki şartlarla takibin devamına karar verilmiştir....