Davacının talep ettiği alacaktan doğan ihtilafın Adli Yargıda çözümleneceğine ilişkin kanuni düzenleme bulunmamaktadır. Memur olan davacının 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu uyarınca memur sendikasına üye olduğu ve memur sendikasının davalı kurum ile toplu iş sözleşmesi imzaladığı anlaşılmıştır. 4688 sayılı Kanun'da toplu iş sözleşmesinden doğan uyuşmazlıkların iş mahkemesinde görüleceği belirtilmemiştir. Uyuşmazlık statü ilişkisinden doğduğunda görevli yargı yeri idari yargıdır. Anılan husus gözetilmeksizin mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi hatalıdır. Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira ilişkisinden doğan alacağa yönelik yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesince taraflar arasındaki temel uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı, HMK'nın 4/1-a maddesi gereğince de kira ilişkisinden doğan alacak davalarında ise sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Bakırköy 5....
Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi sıfatıyla) ve Muş Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, evlilik dışı doğan ve tanıma yoluyla nüfusa tescil edilen küçüklerin, annelerinin vefat etmesi nedeniyle Türk Medeni Kanununun 404. maddesi uyarınca vesayet altına alınması istemine ilişkindir. Evlilik dışı doğan çocuğun velayeti yasa uyarınca (TMK.337/1 md.) anada ise de annenin vefat etmesi nedeniyle TMK'nın 404. maddesi uyarınca vesayet altına alınması için Nüfus Müdürlüğü tarafından ihbarda bulunulmuştur. 4721 sayılı TMK.nin 404. maddesinde “Velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır.” hükmü; 337. Maddesinde de “Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir....
Asliye Ticaret Mahkemesince, taraflar arasında kira sözleşmesinin bulunduğu ve 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesine göre kira sözleşmesinden doğan ihtilaflarda Sulh Hukuk Mahkemelerini görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığa konu alacağın hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklandığı, tarafların da tacir olması sebebiyle davanın Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1-a maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir....
Bu durumda 6102 Sayılı TTK'nin 4.maddesinde sayılmayan bir husustan doğan uyuşmazlığın da genel hususlar çerçevesinde genel mahkemelerde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Bu durumda 6102 Sayılı TTK'nin 4.maddesinde sayılmayan bir husustan doğan uyuşmazlığın da genel hususlar çerçevesinde genel mahkemelerde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22.(1086 sayılı HUMK.’nun 25. ve 26.) maddeleri gereğince Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Sulh Hukuk Mahkemesince; dava konusu alacağın taraflar arasındaki kira ilişkisinden doğan alacak olmadığı, 6100 sayılı HMK'nın 2/1 maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile mahkemesinin görevsizliğine karar vermiştir. ...Asliye Hukuk Mahkemesi ise; 6100 Sayılı HMK'nın 4/1-a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davalarıda dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK'nın 4/1-a maddesi"Sulh hukuk mahkemeleri,dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, ... görürler."...
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatife yöneticilik yaptığı dönemden kaynaklanan huzur hakkı alacağı ile üyelik konusu taşınmazın geç tesliminden doğan kira alacağının bulunduğunu ileri sürerek, 10.500,00 TL huzur hakkı alacağı ile 10.500,00 TL kira alacağının davalıdan tahsilin talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hiçbir üyeye gecikmiş teslimden doğan kira alacağının ödenmesiyle ilgili bir uygulama yapmadıklarını, bu hususun arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde düzenlenmesi gerekli bir konu olduğunu, huzur aylığı talebiyle ilgili olarak ise 01.06.2006 tarihli yönetim kurulu kararı uyarınca yöneticilikten doğan huzur aylıklarının aidat alacağı ile mahsup edileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesince, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 4. maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davaları hakkında sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, kira sözleşmesinin kanıtlanamadığı bu nedenle ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçeleriyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK.'nın 4/I-a maddesinde ise, kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir....
Hükmü temyiz eden müdahiller ... ve ... kadastro tesbitinden sonraki satın almaya dayanmışlardır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 26. maddesi gereğince kadastro tesbitinden sonra doğan haklarla ilişkin uyuşmazlıklara Kadastro Mahkemesinde bakılamaz. Bu tür davaların Genel Hukuk Mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerekir. Müdahiller kadastro tesbitinden sonra doğan hakka dayandığına, mahkemede bu tür haklarla ilgili uyuşmazlıkları çözmeye görevli bulunmadığına göre adı geçenlerin talepleri yönünden mahkemenin görevsizliğine, mahkemenin görevsizliği sebebiyle dilekçenin reddine ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine tevdiine karar verilmesi gerekir. Mahkemece görev hususu nazara alınmadan ilgililer yönünden kesin hüküm oluşturacak şekilde karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 22.9.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....