"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi tazminattan doğan faiz alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 15/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-Görüldüğü üzere, davacının ölümle tehdidi gerçek bir tehlike durumu yarattığı için bir personel çok sevdiğini söylediği işini bırakarak şehirden kaçtığını, bu yazılı belge dahi tek başına yeterli olduğunu, -Doğan Yavuz'un amacı sadece işten ayrılarak farklı bir şehre yerleşmek olsa idi, bu denli ayrıntılı bir yazı hazırlamasına gerek bulunmadığını, ayrıca işi bırakan, şehri terk eden Doğan Yavuz'un bu yazıyı hazırlayarak işverenine sunmakta hiçbir menfaati bulunmadığını, bu nedenle doğruyu söylediğinin kabulünün gerektiğini, Doğan Yavuz'un elde edebileceği hiçbir menfaat yokken Bahri Öz'ün kendisini ölümle tehdit ettiğine dair yazı hazırlayarak işverene verdiğinin kabulü hayatın olağan akışına açıkça aykırı olduğunu, -Şirket çalışanlarından Kadir Demirer'in bizzat şahit olduğu olaya ilişkin el yazısı ile hazırladığı ifadesi bulunduğunu, yerel mahkeme tarafından işbu yazılı belge de dikkate alınmadığını, Kadir Demirer olaya bizzat şahit olmuş bir personel olduğunu, ancak yerel mahkeme...
Bu durumda temelborç ilişkisi varlığını korumaya devam edecek ve temel borç ilişkisinden doğan talep hakkına paralel ve onunla yarışan bir kambiyo talep hakkı doğacaktır. Fakat bu hâlde temel borç ilişkisinden doğan talep hakkı, kambiyo senedinden doğan talep hakkının kullanılmasına kadar donmuş durumdadır (Poroy/Tekinalp, s. 147). Kambiyo senedi niteliğindeki bonodan doğan alacak muaccel olunca, temel borç ilişkisinden doğan alacak da muaccel hâle gelir. Başka bir deyişle temel İlişkiden doğan borcun muacceliyet tarihi bononun vadesine kadar ertelenmiş olur. Dolayısıyla temel ilişkiden doğan borcun tabi olduğu zamanaşımı süresi, borcun muacceliyet tarihi olan bononun vadesinden itibaren İşlemeye başlayacaktır (Susuz, Kağan; Kambiyo Senetlerinde Zamanaşımı. İstanbul, 2008. s. 164). Bu durumda alacaklı vadeden itibaren isterse temel borç ilişkisinden doğan talep hakkını, isterse bonodan kaynaklanan talep hakkını kullanabilecektir....
Dava, tasarıma ve FSEK kapsamındaki eserden doğan haklara tecavüz ile haksız rekabetin tespiti, men ve refi ile tazminat taleplerine ilişkindir....
Fıkrasının f. bendine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, gerekçesiyle davaya bakma görevinin ticaret mahkemesine ait olduğundan mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve istek halinde dosyanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sarı imzası altındaki telefonun İsmail Hakkı Sarı adına kayıtlı olduğu, soyisim benzerliği ve sanığın savunmaları dikkate alınarak, sanığın savunmasında beyan ettiği Tamer Doğan ile Doğan Sarı ve İsmail Hakkı Sarı'nın dinlenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve taktiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyet karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/05/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, II- Sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarına gelince; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.03.1998 gün, 8/69 sayılı kararı ile buna uyumlu Daire kararlarında da açıklandığı üzere, önceden doğan bir borç veya önceden doğan bir zarar nedeniyle sonradan bono düzenlenip verilmesi halinde, borç daha önce oluştuğundan bono ile arasında nedensellik bağı bulunmayacağı, zarar veya borç kandırıcı nitelikteki davranışlar sonucu doğmayacağından dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmayacağı cihetle; sanığın suça konu bonoyu borcuna karşılık...
Kamu kurumu tarafından kamu yasaları uyarınca yapılmış tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından doğan bir yükümlülüktür. O halde anılan nitelikteki bir kamu tesisinin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya muhafazasındaki kusurdan doğan zararlar idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunmaktadır. Bu zararların ödetilmesi istekleri 11/02/1959 günlü ve 17/15 sayılı .. II. bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluştururlar. Bu davaların ise 2577 sayılı .. 2. maddesi hükmünce idari yargı yerinde açılması gerekir. Yargı yolu dava şartı niteliğinde olup taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece resen (kendiliğinden) göz önünde tutulmalıdır. Şu halde, yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının çözümlenmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, 21/01/2016 günü meydana gelen haksız fiil sonucu davacının vücut bütünlüğünün zarar görmesi nedeniyle kalıcı iş gücü kaybından doğan ve mutad işgalinden geri kalan maddi zararın tazmini ile trafik kazası nedeniyle araç sahibine ödenen bedelin rücuen isteminden doğan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasıdır. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 06.07.2020 tarih 6102 sayılı kararı gereğince,'' ... Sigortalının kendi trafik kasko sigortasına, trafik sigortasının da kendi sigortalısına karşı açtığı tazminat davaları ile yolcu taşıma ilişkisi dâhil sigortanın taraf olduğu her türlü cismani ve maddi zararlı trafik kazalarından doğan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlara '' yönelik istinaf kanun yolu başvurularını inceleme görevi İstanbul BAM 8. 9. Ve 40. Hukuk Dairesine verilmiştir. Açıklanan nedenlerle Dairemizin görevsizliğine, dosyanın görevli ve İş bölümü bakımından yetkili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. 9. Veya 40....
Bir kamu kurumu tarafından kamu yasaları uyarınca yapılmış olan tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından doğan bir yükümlülüktür. O halde anılan nitelikteki bir kamu tesisin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya muhafazasındaki kusurdan doğan zararlar, idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan onların ödetilmesi istekleri 11/02/1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararının II. bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluştururlar. Bu davaların ise 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. maddesi hükmünce idari yargı yerinde açılması gerekir. Temyize konu olan davada, davacının tarlasına ektiği ikinci ürün mısır için gerekli suyun verilmemesi nedeniyle uğradığı zararın tahsilini istemiştir....