TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Anayasa'nın 135. maddesinde mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, bu konuda gerekli çalışmaları yapmak, tedbirleri almak, meslek disiplini ve ahlakını korumak görevinin Birlik görevleri arasında sayıldığı, 3568 sayılı Kanun'un 26. maddesinde ise, disiplinle ilgili kararları alma ve ceza verme yetkisinin Oda Disiplin Kurullarına ait olduğu, meslek mensupları hakkında Oda ve Birlik Disiplin Kurullarınca yapılan inceleme sonucunda disiplin cezası verilmesi gerekirken, dava konusu düzenlemelerle, meslek mensubuna verilecek disiplin cezasının doğrudan Gelir İdaresi Başkanlığı'nın talimatına bağlı kılındığı, bu durumun Anayasa'nın 135. maddesi ile meslek kuruluşuna verilen mesleki disiplini sağlama görevine aykırı olduğu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 153/A maddesinde meslek mensupları için öngörülen cezaların uygulanmasında 3568 sayılı Kanun'da yer alan usullerin tatbik edileceği zorunlu kılınmış olmasına rağmen Tebliğ...
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: ...Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencisi olan davacı tarafından, Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin 9. maddesinin b bendi uyarınca yükseköğretim kurumundan çıkarma disiplin cezası ile cezalandırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmektedir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …....
Öte yandan, 657 sayılı Yasanın, "Disiplin cezası vermeye yetkili amir ve kurallar" başlıklı 126.maddesinde ise ; Uyarma kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından; kademe ilerlemesinin durdurulması cezası, memurun bağlı olduğu kurumdaki disiplin kurulun kararı alındıktan sonra, atamaya yetkili amirler, il disiplin kurullarının kararına dayanan hallerde Valiler tarafından verilir. Disiplin Kurulu ve Yüksek Disiplin Kurulunun ayrı bir ceza tayinine yetkisi yoktur. Cezayı kabul veya reddeder. Ret halinde atamaya yetkili amirler 15 gün içinde başka bir disiplin cezası vermekte serbesttirler" kuralına yer verilmiştir....
S/2 kararına karşı da tebliğinden itibaren bir hafta içinde Ağır Ceza Mahkemesine itiraz yoluna gidilebileceğinin, itiraz üzerine verilen kararın ise kesin olduğu şeklindeki yasal düzenlemelere göre somut olay değerlendirildiğinde; Hükümlü hakkında uyuşturucu madde kullanmak eylemi nedeniyle yapılan disiplin soruşturması sonucunda Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen 20.06.2019 tarihli ve 2019/136 sayılı hücreye koyma disiplin cezası şikayet yoluna başvurulmaksızın kesinleştiğinden, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 48/3-a maddesi uyarınca kesinleşen bu hücreye koyma disiplin cezasının infazına başlayabilmek için infaz hakiminin onayının alınması aşamasında kesinleşmiş disiplin cezasının esasına ilişkin olarak tarafların itiraz etme ve İnfaz Hakimliğinin de kesinleşmiş disiplin cezası kararıyla ilgili olarak esastan inceleme yapma ve kesinleşen disiplin cezasını bizzat kaldırma yetkisinin bulunmadığı, inceleme yetkisinin...
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; ceza kovuşturmasında verilmiş olan kovuşturmaya yer olmadığı, kararının davacı hakkında ayrıca disiplin cezası vermeye engel olmadığı, çünkü 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “Cezai kovuşturma ile disiplin kovuşturmasının bir arada yürütülmesi" başlıklı 131. maddesinde; aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza mahkemesinde kovuşturmaya başlanmış olmasının, disiplin kovuşturmasını geciktiremeyeceğinin; memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması hallerinin ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olamayacağının yer aldığı, dolayısıyla davacının kamu kurumundan poşet içerisinde çıkardığı malzemeleri tekrar kuruma geri getirdiğine ilişkin kamera kaydı bulunmadığı, bu nedenle davacı hakkında eylemi nedeniyle tesis edilen disiplin cezasının hukuka uygun olduğu belirtilerek İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmekterdir....
disiplin kurullarınca verilmiş olan disiplin cezalarının bu Kanun hükümleri uyarınca verilmiş addolunacağı; bu Kanun'un yürürlüğe girdiği tarihten önce disiplin amirleri veya disiplin kurulları tarafından verilmiş ve infaz edilmiş disiplin cezalarına bağlı olarak yapılmış idari işlemlerin aynen muhafaza olunacağı kuralına yer verilmiştir....
Ceza Dairesinin 01/10/2009 tarihli ve 2007/18669 esas, 2009/12712 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 48/4-f maddesi gereğince, disiplin cezasının infaz edildiği tarihten itibaren disiplin cezasının kaldırılmasına ve iyi halin kazanılmasında 1 yıllık süre geçmesi gerektiği, 5275 sayılı Kanunun 48/3-b maddesi gereğince, disiplin cezalarının tamamı infaz edilip kaldırılmadıkça koşullu salıverilmeden yararlandırılmayacağının hükme bağlandığı, hükümlünün hücreye koyma disiplin cezasının kesinleşme tarihi olan 10/06/2016 tarihinden itibaren infaz edilmeye başlanması halinde 21/06/2016 tarihinde infazının tamamlanacağı ve infaz edilen disiplin cezasının 21/06/2017 tarihinde kaldırılabileceği halde, anılan disiplin cezasının infazına hükümlüden kaynaklanmayan nedenle 29/06/2016 tarihinde başlanılmış olması esas alınarak itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271...
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 47. maddesinde öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan verilen ve kesinleşen hücreye koyma disiplin cezasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, İnfaz Hakimliğinin doğrudan bu disiplin cezasını kaldırma yetkisi olmasada Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen ve şikayet olmaksızın kesinleşen idari karar niteliğindeki bu disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunması ve bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına karar vermesi gerekirken disiplin cezasının onanmasına dair verdiği kararın yerinde olmaması nedeniyle, hükümlünün bu karara karşı yaptığı itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair verilen Düzce 1....
başlanması nedeniyle 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 47. maddesinde öngörülen emredici ve hak düşürücü sürelere uyulmadan verilen ve kesinleşen hücreye koyma disiplin cezasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, İnfaz Hakimliğinin doğrudan bu disiplin cezasını kaldırma yetkisi olmasada Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü Disiplin Kurulu Başkanlığınca verilen ve şikayet olmaksızın kesinleşen idari karar niteliğindeki bu disiplin cezasının kaldırılması için idari işlemlerin başlatılması amacıyla yetkili ve görevli idari birimlere bildirimde bulunması ve bu aşamada disiplin cezasının infazına başlanmasına yer olmadığına karar vermesi gerekirken disiplin cezasının onanmasına dair verdiği kararın yerinde olmaması nedeniyle, hükümlünün bu karara karşı yaptığı itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine dair verilen Düzce 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 29.01.2019 tarihli ve 2019/58 değişik iş sayılı kararının kanun yararına bozulmasına karar vermek...
Somut olayda Genel Disiplin Kurulu tarafından davacıya, Genel Disiplin Kurulu’nun 16.09.2008 tarihinde yaptığı toplantıda Üyelikten çıkarılmasının Genel Kurula teklifi ve İlk olağan Genel Merkez Kongresine kadar mevcut sendikal görevlerinden uzaklaştırılmasına karar verildiği bildirilmiştir. Davacının disiplin cezasına itirazı üzerine Genel Yönetim Kurulu 18.10.2008 tarihli Kararı ile, Disiplin Kurulunun disiplin yönetmeliğinin 27/b ve 25/b maddeleri gereği verdiği kararın uygun bulunduğu gerekçesi ile itirazın reddine karar verilmiştir. Disiplin kurulu kararında süre belirtilmeden, ilk olağan genel kurul tarihine kadar görevden uzaklaştırma kararı verilmiştir. Uzaklaştırma 2007 yılında yapılan Sendika Genel Kurulu sonrasında sendika tüzüğüne göre yeniden Genel Kurul toplanacağı (toplandığı) Şubat-2011 tarihine kadar geçecek bir süreyi kapsamaktadır....