3 yıl geçmesine rağmen halen inşaat halinde olduğunu, davalının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini net bir şekilde yerine getirmediğini, davalının müvekkilini gerçek dışı beyanlarla kandırdığını ve oyaladığını, bu nedenlerle devre mülk satış sözleşmesinin iptaline, müvekkili tarafından davalıya ödenen 15.300,00 TL'nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
AŞ.nin durumu bilerek satın aldığını ve 2001-2003 yılları arasında da tatil haklarını kullandırdığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere ... Tatil Köyünde bulunan ... nolu dairelerde 31.12.2021tarihine kadar geçerli olmak üzere her yılın 35. haftası için kazanılmış olan devre tatil haklarının hükmen tespiti suretiyle devre tatil haklarının belirtilen dönemlere kadar aynı şartlarla kullandırılmaya devam ettirilmesinin ve belirtilen dönemlerde mezkur daireye davalıların ve üçüncü şahısların her türlü müdahalesinin önlenmesi, davalılarca 2004 yılında kullandırılmayan devre tatil hakları için şimdilik 1500 YTL maddi tazminat ve 5.000 YTL manevi tazminat alacağının tahsilini istemiş bilahare verdiği dilekçe ile sözleşmeyi feshettiğini maddi ve manevi tazminat hakları ile birlikte ödediği bedelinde tahsilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, taraflar arasındaki 19.09.1991 tarihli 35 Hafta ......
Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen paranın tahsili isteğinden kaynaklandığı, devre mülk hakkının kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olduğu, taşınmazın aynına ilişkin bulunması nedeniyle sözleşmenin geçerli olabilmesi için bu satışın resmi şekilde yapılması gerektiği, davaya konu sözleşmenin ise resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmıştır. Uyuşmazlığın tüketici mahkemelerinde görülmesi için geçerli bir sözleşme olması ve taşınmazın konut ve tatil amaçlı alınması gerekir. Kaldı ki davacı tarafından iki adet devremülk hakkının alımı sözkonusudur. Bu durumda 4077 sayılı yasadan kaynaklanan bir ihtilaf bulunmadığından uyuşmazlığın genel Mahkemelerde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....
Taahhüt ve Ticaret A.Ş. yetkililerinin de müvekkilini ortada bıraktığını, satış yapılırken devre tatil hakkını hemen satabilecekleri ya da kiraya verebilecekleri söylenmişse de bu vaatlerin yerine getirilmediğini, bu amaçla ödenen paranın iade edilmediğini, hileyle imzalatılan sözleşmeye konu apartın durumunun belirsiz olduğunu ve devre tatil hakkının tanındığı dönemin kış olması nedeniyle tatil yapma imkânının da bulunmadığını, cayma hakkının kullanılmasına ilişkin olarak gönderilen ihtarnameden de sonuç alamadıklarını ileri sürerek sözleşme çerçevesinde ödenen bedelin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabı: 5. Davalı ... Taahhüt ve Ticaret A.Ş. vekili; müvekkili şirketin hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, davaya konu sözleşmenin diğer davalı şirket ile imzalandığını, davacının bugüne kadar tesisten yararlanmak konusunda herhangi bir talebi olmadığını, bu nedenle müvekkilinin davacıyı mağdur etmesinden söz edilmeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur. 6....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2019/302 Esas - 2021/9 Karar DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : KAYSERİ 2....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, 6502 sayılı yasaya tabi devremülk sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketici davacının devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı, davalı ile aralarında 18/01/2015 tarihinde hisse devrini içeren devre mülk sözleşmesi aktedildiğini, sözleşme şartlarının yerine getirilmediğini, bu sebeple sözleşmenin iptali ile ödenen bedelin iadesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonunda davanın HMK'nın 320/4 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafça istinaf edilmiştir. Dava basit yargılama usulüne tabi olup, HMK'nın 320/4 maddesi uyarınca bir kere işlemsiz bırakılabilir. İkinci işlemsiz kalmanın yaptırımı davanın açılmamış sayılmasıdır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1772 KARAR NO : 2022/2992 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MAHKEMESİ TARİHİ : 08/01/2020 NUMARASI : 2019/369 ESAS - 2020/17 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Dörtyol 2. Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi'nin 08/01/2020 tarih ve 2019/369 Esas 2020/17 Karar sayılı hükmüne karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi'nin 12/11/2020 tarih 2020/930 Esas, 2020/977 Karar sayılı görevsizlik kararı ile gönderilmekle yapılan esas incelemesinde; DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davacının devre mülk satış vaadi sözleşmesini imzalamadan iki gün önce bir sözleşme imzaladığını, yapılan son sözleşme ile bir kısım maddelerinin değiştirildiğini, sözleşme nedeniyle değişik tarihlerde 9.000,00....
DAVANIN KABULÜ İLE, 1- 13.500 TL devre mülk bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 2- Davacı adına kayıtlı Nevşehir ili Kozaklı İlçesi Emek Mahallesi 70 ada 5 parsel C Blok 5 kat 74 nolu bağımsız bölümde 1/51 hisse ile kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı adına tesciline..." şeklinde hüküm kurulmuştur. İş bu kararı davalı vekili süresinde istinaf etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Dava, tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklı menfi tespit ve davalıya ödenen bedelin davalıdan tahsili talebine ilişkindir....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasında akdedilen devremülk satış vaadi sözleşmesinin feshi ve ödenen 85.000 TL bedelin ödeme tarihlerinden itibaren ticari faiziyle davalıdan tahsili talebini içermektedir. 6502 s.TKHK.nun 50.m.si 1, 2, 9,fıkralarına göre devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri; "(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz... (9) Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır....