WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında imzalanan 23/02/2013 tarihli, 3906 sözleşme nolu ... devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 4.129,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 23.02.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava, menfi tespit, sözleşme iptali, senet iptali ve iadesi istemine ilişkindir. Davanın açıldığı Dikili 1. Asliye Hukuk Mahkemesince(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla), somut olayda taraflar arasındaki borç ilişkisinin TTK'da düzenlenen kıymetli evraktan kaynaklandığı, davanın mutlak ticari dava olduğu gerekçesiyle İzmir Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesince de, davalının tacir olmadığı, bonoların düzenlenmesi aşamasında yapılan devre mülk satış sözleşmesinin tüketici işlemi olarak tartışılmasının gerektiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda; Dava, davalı ... A.Ş. İle devre mülk satım sözleşmesi kapsamında borçlu olmadığının tespiti, bu işlem kapsamında verilen senetlerin iptali ve iadesi istemidir. Davacı ve davalı ......

      nin yine sağlayıcı (malik) sıfatıyla yer aldığı yeni protokoller imzalandığını, hiç kullanamadığı devre tatiller için sözleşme kapsamında 120.090,00-TL ödeme yaptığını, davalı ile arasında imzalanan "devre tatil üyelik sözleşmesinin" yasal şartları taşımadığı için geçersiz olduğunu belirterek sözleşmelerin iptaliyle, anılan sözleşmeler kapsamında ödenen toplam 120.090,00 TL ödemenin, ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan tahsiline, anılan sözleşmeler kapsamında imzalatılan senetler yönünden borçlu olmadığının tespitine ve senetlerin iadesine karar verilmesini talep etmiştir....

        Tüketici Mahkemesinin 10.06.2022 Tarihli ve 2022/368 Esas, 2022/919 Karar Sayılı Kararı Uyuşmazlık konusu devre mülk satış sözleşmesinin feshi talep edilmekte olup sözleşmenin feshedilmesi halinde feshin doğal sonucu olarak tapunun da iade edilmesi gerekeceği, bu nedenle tapu iptal ve tesciline ilişkin sonuçlar doğacağı ve davanın taşınmazın aynına ilişkin olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. B. Yalova 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 28.09.2022 Tarihli ve 2022/2046 Esas, 2022/1024 Karar Sayılı Kararı Davanın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici mah. sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 14. Tüketici ve ... 4....

            Mahkemece, taraflar arasında 01.03.2009 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “özel hükümler/şartlar” başlıklı 1. maddesinde 'Sözleşme konusu bağımsız bölümdeki 1 haftalık kullanıma tekabül eden Devre Mülk Hakkı payını iş bu sözleşmede yazılı bedel ve ödeme şartları karşılığında ALICI ya satmayı, ALICI da söz konusu bağımsız bölümdeki Devre Mülk Hakkı 1/2 payını aynı şartlarda almayı vaad ve taahhüt eder....

              Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 20.6.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil 2010/16429-2011/10428 sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Dosyaya ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında, Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....

                Mahkemece; konusunda uzman bilirkişilerin katılımı ile yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarının incelenmesinde; taraflar arasında yapılan devre tatil sözleşmesinin 7. maddesi gereğince; devre tatil sahibinin dilediği an ve sebep göstermeden sözleşmeyi feshetme yetkisine sahip olduğu; sözleşmeye konu tesiste davalı tarafından yapılan mimari plan, tasarım ve konsept değişikliğinin, devre tatil kullanıcılarının kullanımından öte, spor kompleksi bazında ve turizm amaçlı ticari gelirlerin artırılmasına yönelik olması nedeni ile; yapılan bu konsept değişikliğinden devre tatil kullanıcılarının olumsuz etkileneceği; davalı tarafından, davacıdan talep edilen zorunlu yenileme payına dahil olan iş kalemleri ile masrafların önemli ölçüde turizm vasfının artırılmasına yönelik köklü yapım işleri olduğu ve bu masraflardan devre tatil kullanıcılarının sorumlu tutulamayacağı belirtilmiş olup, ayrıca; sözleşme gereğince kararlaştırılan bedelin de denkleştirici adalet ilkeleri çerçevesinde dava...

                Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen, hisseli gayrimenkul satış (devre mülk) sözleşmesinin davacı tarafça tek taraflı olarak feshedilmesi üzerine, davacının ödediği bedelin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

                  Mahkemece; konusunda uzman bilirkişilerin katılımı ile yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarının incelenmesinde; taraflar arasında yapılan devre tatil sözleşmesinin 7. maddesi gereğince; devre tatil sahibinin dilediği an ve sebep göstermeden sözleşmeyi feshetme yetkisine sahip olduğu; sözleşmeye konu tesiste davalı tarafından yapılan mimari plan, tasarım ve konsept değişikliğinin, devre tatil kullanıcılarının kullanımından öte, spor kompleksi bazında ve turizm amaçlı ticari gelirlerin artırılmasına yönelik olması nedeni ile; yapılan bu konsept değişikliğinden devre tatil kullanıcılarının olumsuz etkileneceği; davalı tarafından, davacıdan talep edilen zorunlu yenileme payına dahil olan iş kalemleri ile masrafların önemli ölçüde turizm vasfının artırılmasına yönelik köklü yapım işleri olduğu ve bu masraflardan devre tatil kullanıcılarının sorumlu tutulamayacağı belirtilmiş olup, ayrıca; sözleşme gereğince kararlaştırılan bedelin de denkleştirici adalet ilkeleri çerçevesinde dava...

                  UYAP Entegrasyonu