T8 Vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava konusu sözleşmede ve davalı müvekkili şirketin imzası ve kaşesinin bulunmadığını, husumet yöneltilemeyeceğini, adının geçmesinin dahi rızası dışında olduğunu, mahkemece bu hususun araştırılmadığını, müvekkili şirkete yapılan bir ödeme olmadığını, davalı diğer şirketle bir bağlantısı bulunmadığını, müvekkili şirket hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, kararın kaldırılarak müvekkili şirket yönünden davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmesini talep ederek kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle bedel iadesi ve sözleşme gereğince verilen senetlerin iptali talebine ilişkindir....
Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç doksan gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davanın 6502 sayılı Yasa 50....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, uluslararası devre tatil sözleşmesinin iptali ile davalıya ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 6/B maddesinde devre tatil sözleşmelerinin düzenlendiği, anılan maddede de, devre tatil sözleşmesinin "... taşınmazın kullanım hakkının devri yada devri taahhüdünü içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu yazılı sözleşme yada sözleşme grubu" olarak tanımlandığı, sözleşmenin resmi olacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı gözetilerek aynı yasanın 23. maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünde özel mahkeme olan tüketici mahkemesi görevlidir. O halde, davaya bakmaya görevli mahkeme İstanbul 5. Tüketici Mahkemesidir....
Mahkemece, taraflar arasında 06/10/2013 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, kapıdan satışlara ilişkin uygulama usul ve esaslara ilişkin yönetmeliğin 6. Maddesine göre satıcı veya sağlayıcı sözleşmeyi tüketicinin imzalamayı ve sözleşme tarihi ile "sözleşmenin bir nüshasını elden aldım ve 7 gün içinde satıştan vazgeçme hakkının olduğu konusunda bilgilendirildim" ibaresini tüketicinin el yazısı ile yazması gerektiği, böyle bir ibarenin yazılı olmadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne, taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin iptali ile sözleşmeler gereği 5.000,00-TL'nin dava tarihinden, 51.476,75-TL'nin ıslah tarihi olan 14/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; karara karşı, davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur. ... Bölge adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince; davacının istinaf talebinin kabulüne, ... 5. Tüketici Mahkemesinin, 08/03/2017 tarih, 2015/649 Esas - 2017/300 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına, davacının davasının kabulü ile taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinin iptali ile sözleşmeler gereği 56.476,75-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....
seçimlik hakkının bildirildiği 13/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesini ve senetlerin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 2....
KARAR Davacı, davalı firma temsilcileri tarafından devre tatil tanıtım amacıyla götürüldüğünü, hiç niyeti yokken ve psikolojik baskı altında 18.800,00-TL bedelli 23.08.2014 tarihli devre mülk sözleşmesi imzalatıldığını, bir kısım ödemeler yaptıktan sonra sözleşmenin değiştirilerek 30.04.2015 tarihli sözleşme imzalatıldığını, daha sonra tekrar koşullarda değişiklik içeren 03.06.2015 tarihli sözleşmenin imzalatıldığını, 15/06/2015 tarihinde cayma bildiriminde bulunduğunu, tatil hizmetinden faydalanmadığını belirterek, sözleşmelerin ve senetlerin iptali ile davalı firmaya ödemiş olduğu toplam 24.165,00-TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen 23/08/2014 tarih ve YLVÖ0137 Nolu 18.800,00-TL tutarındaki ... ... ......
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Mahkemece, taraflar arasında 21/12/2014 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, kapıdan satışlara ilişkin uygulama usul ve esaslara ilişkin yönetmeliğin 6. Maddesine göre satıcı veya sağlayıcı sözleşmeyi tüketicinin imzalamayı ve sözleşme tarihi ile "sözleşmenin bir nüshasını elden aldım ve 7 gün içinde satıştan vazgeçme hakkının olduğu konusunda bilgilendirildim" ibaresini tüketicinin el yazısı ile yazması gerektiği, böyle bir ibarenin yazılı olmadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....