Davalı, davacının Anonim Şirketin 2905 ortağından biri olduğunu, davacının ödediği para karşılığında davacıya hisse senedi verildiğini, şirket defterinde nama yazılı hisse kaydı olduğunu, davacının zarar kaybının söz konusu olmadığını, şirketin ana sözleşmesinde paylı tapu verileceğine dair herhangi bir amacın olmadığını, ekonomik koşullar nedeniyle davalı şirketin ortaklarına kar dağıtamadığını, yine davacı tarafın devre tatil ile ilgili olarak tazminat talep ettiğini, oysa devre tatil hizmetinin davalı şirketin bir hizmeti olduğunu, konaklama imkanının sağlandığını, ancak davacı tarafın herhangi bir talepte bulunmadığını, dava konusu olayda taşınmazın mülkiyetinin devrini amaçlayan resmi bir sözleşme bulunmadığını, bu nedenle davanın tapu iptali ve tescil yönünden reddine karar verilmesini, tazminat taleplerinin zamanaşımı süresi içerisinde olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir....
Davacının istinaf nedenlerinin incelenmesinde ise; Davacının devre tatil hakkı sahibi olduğu, davalılar arasında imzalanan Hisse Devir Sözleşmesi ile -davaya konu devre tatil üyelerinin de bulunduğu- Otel binasının ve tüm hizmetlerin davalı TB'ye devredilmiş olduğu, 14.02.2013 tarihinde yapılan protokol ile de devralan davalı TB Otelcilik ve Turizm A.Ş.'...
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Malatya Anemon Otel'de gerçekleştirdiği devre mülk ve devre tatil hakkı satışına ilişkin sunum neticesinde müvekkilin ve beraberindekilerin bir takım kampanya ve taahhütlerle devre tatil hakkına konu gayrimenkul hakkında 10.000,00 TL satış tutarlı gayrimenkulün 1/52 hissesinin satışına ilişkin sözleşme imzaladıklarını, 26/10/2019 tarihinde satışa konu gayrimenkulün yer aldığı tesise gidildiğinde tesis ve vaat edilen hizmetlerin gerçeği ile alakasının olmayışı karşısında müvekkil ve beraberindekilerin gittikleri gün konaklamadan geri döndüklerini, Malatya 4....
Davacının tapuda maliki 2013/8791 - 2013/17289 olduğu ve tüketici olan davalı ile dava dışı... ltd şirketi arasında ...... adresindeki devre mülk hakkında 18.10. 2010 tarihinde “devre tatil hakkı üyelik sözleşmesi ” imzalanmıştır. Devre mülkün malikinin davacı olduğu ve devre tatil sözleşmesinde malik olarak yer aldığında tartışma yoktur. Bu haliyle davaya konu temel ilişki tüketici sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dayanak sözleşme, 4077 sayılı Kanunun 6/B maddesine göre düzenlendiğine göre aynı Kanunun 23. maddesi gereğince bu tür uyuşmazlıkların çözüm ve görüm yeri Tüketici Mahkemeleridir. Dava sulh hukuk mahkemesinde sonuçlandırılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir. Öte yandan Satıcı -imalatçı - üretici kavramı ve sorumluluğu 4077 Sayılı Yasa'nın 3. ve 4. maddelerinde düzenlenmiştir....
Davacının tapuda maliki 2013/8791 - 2013/17289 olduğu ve tüketici olan davalı ile dava dış... ltd şirketi arasında ..... adresindeki devre mülk hakkında 18.10. 2010 tarihinde “devre tatil hakkı üyelik sözleşmesi ” imzalanmıştır. Devre mülkün malikinin davacı olduğu ve devre tatil sözleşmesinde malik olarak yer aldığında tartışma yoktur. Bu haliyle davaya konu temel ilişki tüketici sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dayanak sözleşme, 4077 sayılı Kanunun 6/B maddesine göre düzenlendiğine göre aynı Kanunun 23. maddesi gereğince bu tür uyuşmazlıkların çözüm ve görüm yeri Tüketici Mahkemeleridir. Dava sulh hukuk mahkemesinde sonuçlandırılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmelidir. Öte yandan Satıcı -imalatçı - üretici kavramı ve sorumluluğu 4077 Sayılı Yasa'nın 3. ve 4. maddelerinde düzenlenmiştir....
Turizm ve Ticaret Limited Şirketi’nde %20 pay sahibi olduğu; davalılar arasında, Belediye adına kayıtlı 22 ada 35 numaralı parsel üzerinde Kombi Tatil Kenti adı altında devre mülk, otel, sosyal tesisler yapılması ve işletilmesi hususunda mutabakatı içeren 25.10.1995 ve 13.02.1996 tarihli Protokollerin düzenlendiği, anılan protokollerde davalı Belediyece, diğer davalı şirketin bu kapsamdaki yükümlülüklerinin yerine getirilmesi taahhüdünün yanı sıra tesislerin inşasından, teslim ve organizasyonuna dair güvence verildiğine dair hükümlerin yer aldığı; 13.02.1996 tarihli işlemle devre mülk inşaatına konu taşınmazda 32206/58406 payını diğer davalı şirkete tapuda devreden davalı Belediyenin, 06.03.1996 tarihli Temsilci Tayin Belgesi ile az yukarıda değinilen protokoller çerçevesinde, ‘Belediyenin kurduğu ve ortağı olduğu Kombi Tatil Kentinin yapımında, Belediye güvencesi altında her türlü tanıtım reklam ve pazarlama yaparak devre mülk satışları yapmaya, bedellerini tahsil etmeye, devre mülk satışlarına...
Mahkemece, taraflar arasında 10.10.2015 tarihli devre mülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekeceği, bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşulu satışlardan olduğu, cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkını kullandıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra cayma bildiriminde bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, taraflar arasında imzalanan devre mülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki ... ili, ... ilçesi, ... mevkii, 1. pafta 978 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “... TERMAL ......
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 2.8.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
Taraflar arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen ... Belediyesinin 4/10/2007 tarihli yazısında; ... clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiği bildirilmiştir. O halde mahkemece, sözleşmeye konu devre tatil alanı için yapı kullanma izninin bulunup bulunmadığı, kullanıma hazır olup olmadığı, tesisin sözleşme şartlarını taşıyıp taşımadığı hususları gerektiğinde Belediye ve ilgili kurumlardan sorulup araştırılarak sonucuna uygun bir karar verilmelidir....
Mahkemece, sözleşmenin davalının işyerinde imzalanmış olması nedeniyle kapıdan satış hükümlerine tabi olmadığı ve aldatılarak sözleşmenin imzalandığının da ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 2006/15277-2007/3654 Devre tatil sözleşmeleri BK.nun 19/1 maddesine dayanılarak sözleşme özgürlüğü prensibi içerisinde yapılan sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler B.K.nun da düzenlenen sözleşme tiplerinden biri olmadığından atipik sözleşmelerdir. Atipik sözleşmelerin devre tatil sözleşmeleriyle ilgili olanları ise yasanın tanımladığı değişik akit tiplerini kapsadığından(hizmet,kira,vekalet,satış gibi) karma sözleşmeler olarak tanımlanmaktadır....