Arasında SA-16019 Sözleşme Numarası ile yapılmış olan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesinin 06/02/2016 tarihinde düzenlendiğini, toplam 13.000'den fazla kişinin imzalamış olduğu sözleşme ile ilgili olarak müvekkillerinin mağdur edildiğini, müvekkillerinin devre mülk satın almak amacıyla imzaladığı sözleşmeye göre inşaat tamamlandıktan sonra tapuda satış devir işlemlerinin yapılması ve kullanıma açılmasının söz konusu olacağının düzenlendiğini, iş bu devre mülk satış vaadi sözleşmesi'nin tapuda yahut noter önünde resmi şekilde yapılması gerekirken, resmi şekilde yapılmayıp adi yazılı şekilde düzenlendiğini, davacının imzaladığı sözleşmeye dayanarak satış bedelini ödediğini, sözleşmede belirtilen söz konusu taşınmazın inşaatının bittiğini ve kullanıma hazır hale geldiğini, ancak buna rağmen tapuda bir devir işlemi yapılmamış olmasının devre mülk hakkını resmi olarak almasına engel oluşturduğunu, sözleşme kurulurken kötü niyetli davalı tarafından iyi niyetli müvekkilinin iradesinin hata...
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı şirketin Mudurnu ilçesinde yapacağı Termal projesinden devre mülk satın aldığını, bu konuda davalı ile sözleşme imzalandığını, davalı ile akdedilen sözleşmeye göre müvekkilinin davalı şirketin Termal PALACE Projesinde D katı 12 numaralı daire 4. kış dönemi, B katı 1 numaralı daire 15 yaz dönemine karşılık toplamda 30.000,00- TL bedel ödemeyi borçlandığını, sözleşmenin tanzim edildiği tarihinden bu yana ödeme planında görüleceği üzere taksitler halinde müvekkilince bedel ödendiğini, davalı şirketin müvekkiline tapu teslim etmediğini, sözleşmede öngörülen bedellerin ödenmesine rağmen müvekkilinin halen tapu alamadığını, ayrıca davalının sözleşmenin içeriğinde yer alan "tesis içerisinde yer alan sosyal donatılar" başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiğini, davalı şirketin devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, Kat Mülkiyeti Kanununa göre devre mülk kullanımı 15 günden aşağı olamayacağını, davalı şirketin tüm projelerinde devre...
GEREKÇE :Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....
Devre mülk satın alan kişinin tüketici, diğer tarafın satıcı olduğu durumlarda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50.maddesi ile ilgili yönetmelikteki hükümlere uyulması da gerekecektir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 57. vd maddeleri ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 50’nci maddesi ve Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 8. maddesi ile devre mülk hakkının, 15 günden az olmayan bir süre için imzalanan devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenip tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesiyle kurulacağı, aksi resmi senette kararlaştırılmadıkça devre mülk hakkının bağlı olduğu pay, devrelerinin sayı ve süreleri esas alınarak eşit bir biçimde belirleneceği, sağlayıcı veya satıcı tarafından bir ön bilgilendirme formunun tüketiciye verilmesinin zorunlu olduğu, tüketicinin cayma hakkını noterlikler aracılığıyla satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmesinin gerektiği düzenlenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 3....
da beyan ettiklerini, devre mülkü geri almayarak ve satışına engel olan firma ile ilgili almış olduğu devre mülkün davalı şirkete ödemiş olduğu 11.750,00 TL bedel ve zorunlu gider olan 600,00 TL'nin ödeme gününden itibaren avans faizi ile birlikte iadesini talep ve dava etmiştir....
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 04/09/2014 tarihli 0394 numaralı sözleşme uyarınca, Yalova ili, Armutlu İlçesi, Tavşantepe Mevkii adresindeki Göral Termal tesislerinden devre mülk satın aldığını, sözleşme ekinde taksitlerin ödenmesiyle iade edilmek üzere davalı şirket lehine bono düzenlendiğini, sözleşme gereği 04/09/2014 tarihinde ilk taksitin ödemesinin yapıldığı, 28/01/2017 tarihine kadar 14.720 TL ödendiğini, sözleşme gereğince devre mülklerin 2016 yılı haziran başında teslim edileceği, ancak davanın açıldığı tarihe kadar devre mülk inşaatına dahi başlanılmadığını, devre mülk kullanım hakkının tesliminin yapılmadığını, bunun üzerine 13/02/2017 tarihinde fesih ihbarnamesi gönderilerek ödenen meblağın kendisine iade edilmesini talep ettiğini, davalı şirketin ödeme yapmadığı gibi devre mülk inşaatına başlamadığını, sözleşme devre mülk kullanım hakkı devri 2016 yılı Haziran ayı olarak belirlendiği, beyanla davalıya ödenmiş olan 14.720 TL'nin...
karşılık 17.900.- TL bedel ödemeyi borçlandığını, sözleşmenin tanzim edildiği 17.10.2012 tarihinden bu yana taksitler halinde müvekkilce bedelin ödendiğini, davalının, sözleşmede taahhüt ettiği gibi daireyi teslim etmediğini, davalı şirketin, müvekkiline tapu teslim etmediğini, sözleşmede öngörülen bedellerin ödenmesine rağmen müvekkilim halen tapu alamadığını, ayrıca davalı sözleşmenin içeriğinde yer alan "tesis içerisinde yer alan sosyal donatılar" başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiğini, davalı şirketin devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, Kat Mülkiyeti Kanununa göre devre mülk kullanımı 15 günden aşağı olamayacağını, davalı şirketin tüm projelerinde devre mülk tapusu kuramadığını, tüm projelerde kat mülkiyetine göre oluşturulan bağımsız bölümlerin 26 ayrı kişiye hisselendirildiğini, bu durumda bir kişinin kullanımı 13 gün olacağını, 26 hisseye ayrılmış bir bağımsız bölümde devre mülk kurulması hukuken mümkün olmadığını, ayrıca sözleşmenin noterde yapılması gerekirken resmi...
Arasında SA-10154 Sözleşme Numarası ile yapılmış olan Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesinin 20/07/2014 tarihinde düzenlendiğini, toplam 13.000'den fazla kişinin imzalamış olduğu sözleşme ile ilgili olarak müvekkillerinin mağdur edildiğini, müvekkillerinin devre mülk satın almak amacıyla imzaladığı sözleşmeye göre inşaat tamamlandıktan sonra tapuda satış devir işlemlerinin yapılması ve kullanıma açılmasının söz konusu olacağının düzenlendiğini, iş bu devre mülk satış vaadi sözleşmesi'nin tapuda yahut noter önünde resmi şekilde yapılması gerekirken, resmi şekilde yapılmayıp adi yazılı şekilde düzenlendiğini, davacının imzaladığı sözleşmeye dayanarak satış bedelini ödediğini, sözleşmede belirtilen söz konusu taşınmazın inşaatının bittiğini ve kullanıma hazır hale geldiğini, ancak buna rağmen tapuda bir devir işlemi yapılmamış olmasının devre mülk hakkını resmi olarak almasına engel oluşturduğunu, sözleşme kurulurken kötü niyetli davalı tarafından iyi niyetli müvekkilinin iradesinin hata/hile...
bütün hakların davalı şirket adına tesis edildiğini, bu nedenle sözleşmenin yerinde uygulanması ve müvekkili adına devre mülk hakkının tescili için davalı adına olan kaydın iptalinin gerektiğini, bu anlamda tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğunu, temel ve ıslahen taleplerinin sözleşmelerin aynen ifası ve müvekkilinin satın almış olduğu devre mülk hakkının tapu sicil müdürlüğüne tescili olduğunu beyan etmiştir....