WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirketle imzaladığı 10/11/2012 tarihli devre tatil sözleşmesi ile devre mülk satın alarak 8500,00-TL peşin ödeme yaptığını, aldatıcı vaat ve taahhütlerde bulunduklarını, 17/09/2013 tarih 26151 yevmiye nolu ihtarı ile cayma hakkını kullanmasına rağmen sözleşme bedelinin iade edilmediğini ileri sürerek 8.500 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

    DELİLLER : Yazılı beyanlar, ADN01013A nolu Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi, tahsilat makbuzları, cayma ihtarı ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava; devremülk satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 14/08/2016 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşme bedeli olarak davalıya 5.750,00 TL ödediğini, ancak müvekkiline tapu devrinin yapılmadığını, devre mülk hakkının da kullandırılmadığını, ödenen bedelin tahsili amacıyla Adana 3. İcra Müdürlüğü'nün 2018/5940 E. sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazmitanın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve devre mülkün teslim edilmemesinden kaynaklı cezai şart istemiyle eldeki davayı açmıştır....

      Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, uyuşmazlığın Devremülk Pay Vaadi Sözleşmesinden kaynaklandığı ve davanın bu haliyle tüketici mahkemesinin görev alanına girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, devre mülk sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

        Dava dosyası kapsamı, toplanan deliller ve yerel mahkeme gerekçesine göre; taraflar arasında imzalanmış olan sözleşmenin devre mülk sözleşmesi olduğu, TMK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşmenin, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale geldiği, devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşulu ile yapılan satış sözleşmelerinden (TBK md. 249) olup, davacı tüketicinin kullanımdan/teslimden kaçındığının veya taşınmazı sözleşmede yazılı dönemde kullanmış olduğunun usulüne uygun ispat vasıtaları ile kanıtlanamadığı, davacının devre mülk sözleşmesinden cayma hakkını bu nedenli kullanabileceği anlaşılmakla, mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığından...

        Satış Vaadi Sözleşmesiyle Devre Tatil Satış Vaadi Sözleşmesinin farkını bilebilecek nitelikte olduğunu, davalı şirketin İnternet Sitesi de incelendiğinde ana sayfasındaki ''devremülk'' seçeneğinin de görüldüğünü, davalı şirketin sadece devre mülk satışı yaptığı ve bu satışı yapmaya devam ettiğinin açık olduğunu, hal böyle olunca, davalı şirketin, bahsedilen iki sözleşme arasındaki farkı bileceğinin kuşkusuz mutlak olduğunu, daha önce aynı mahkemede, aynı konuda farklı müvekkillerinin ve farklı dosya esas numaralarında kayıtlı dosyalarının olduğunu belirttiklerini, bu dosyalarında davalı şirket yöneticisinin devre mülk sözleşmesi yaptığını ve bunun bedelinin ödendiğini ikrar ettiğini, yine davalı müvekkilinin cevap dilekçesinde de Devre Mülk Satış Vaadi sözleşmesi yapma amacının olduğunu belirttiğini, kabul anlamına gelen bu beyan aynen : '' Dosyaya sunduğumuz delillerden de anlaşılacağı üzere hasıl-ı dava olan devre mülk, davacıya anılan sebeplerle zamanında teslim edilememiş ve tapu devri...

        Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devremülk satış sözleşmesi ile satın alınan konutun süresinde teslim edilememesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında düzenlenen 27/09/2000 tarihli devre mülk satış sözleşmesi düzenlendiği devre mülk satış sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların”da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirket ile 26.6.2009 tarihinde devre mülk sözleşmesi imzaladıklarını, ancak davalının sözleşme koşullarına uymadığı gibi, bağımsız bölümü kullanıma hazır halede getirmediğini ileri sürerek ödediği 10.500,00 TL'nın tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            Barosu'nun da ismi kullanılarak katılımcılara güven veren bu devremülke devre mülkü devir aldığı Av. ...’ün 28.08.1991 tarihinde üye olarak girdiğini, dava dışı Av. ... ile davalı şirketin matbu olarak düzenlenen Bodrum, Turgut Reis, Kadıkalesi Mevkii'ndeki 996 parsel ve diğer parsellerdeki gayrimenkuller için "Devre Mülk Satış Sözleşmesi” imzaladığını, buna bağlı olarak dava dışı Av. ... 995 Parsel, 13 Blok, 1 Kapı numaralı devre mülkün ilk sahibi olarak 17.500.000-TL’nin tamamını davalıya ödediğini, davalının işbu ödeme karşılığında sözleşmenin 2.maddesi ile; “Şirket, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası ile bu Yasaya ek 3227 sayılı Devre Mülk Yasası uyarınca alıcıya tapu vermeyi kabul ve taahhüt eder" hükmü ile devre mülkü satın alan kişiye tapu verme mükellefiyeti altına girdiğini, bu sözleşmede ...'ün ......

              Somut olayda davacı vekilince Devre Mülk Satış Sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmadığı halde sözleşmenin feshi, rezervasyon bedeli ve cayma tazminatı talep edildiği, davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkilince sözleşme gereği satış bedelinin tamamını ödediğini, sözleşme kaynaklı tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini, bu haliyle davalının bedelini ödediği devre mülkün tapusunu almamasının dürüstlük kuralıyla bağdaşmayacağı, öyle ki bedeli ödenen taşınmazın tapuda devrinin öncelikle tüketici tarafından talep edilmesinin beklenmesinin doğru olacağı, bu hususta Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 26/01/2022 tarih ve 2022/33- 103 E....

              UYAP Entegrasyonu