Dava, TMK. nın 87/5.maddesine istinaden açılan derneğin feshine ilişkin olup; husumetin feshi istenen derneğe yöneltilmesi gerekmektedir. Bir başka ifadeyle, bu tür davalarda pasif husumet ehliyeti tüzel kişiliği bulunan derneğe ait bulunmaktadır. Dernek yöneticilerinin pasif husumet ehliyeti bulunmamaktadır. (Yargıtay 7. HD. 2008/3609- 5002 E.K. sayılı kararı) Somut olayda dava, feshi istenen dernek tüzel kişiliğine karşı açılmış, ancak mahkemece dernek yöneticilerine de husumet yöneltilerek devam olunmuştur. Buna rağmen dava dilekçesi dernek tüzel kişiliğine tebliğ edilmemiş, dernek yöneticilerine tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkili usulüne uygun bir şekilde sağlanmadan davanın esasına girilip karar verilmiş ve bir de yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden davalı dernek yöneticileri sorumlu tutulmuştur. Bu durum, HMK. nın 353/1- a/4. Maddesi uyarınca kararın kaldırılması ve davanın yeniden görülmesi nedenidir....
Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Yasasının 87. maddesine göre derneğin ilk genel kurulunu yapmaması ve zorunlu organları oluşturmaması nedeniyle derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tesbiti istemine ilişkindir. Türk Medeni Yasasının 87/2. maddesi son fıkrasında "ilk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması her ilgilinin Sulh Hakiminden, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tesbitini isteyebilir" hükmü yeralmaktadır. Somut olayda; derneğin feshi istenmeyip, sona erdiğinin tesbiti istendiğine göre, görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince İzmir 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 11/12/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2020 NUMARASI : 2019/1421 ESAS, 2020/349 KARAR DAVA KONUSU : Derneğin Feshi (TMK 87) KARAR : Çorum 2. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 12/03/2020 tarih, 2019/1421 Esas 2020/349 Karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Çorum ili Merkez İlçesi T3 olağan genel kurul toplantısının 2 defa üst üste yapılmaması nedeniyle birliğinin kendiliğinden feshinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı derneğe usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı tarafından herhangi bir beyanda bulunmamış oldukları görüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dernek hukukuna ilişkin davada Gölbaşı/Ankara Sulh Hukuk ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; derneğin kendiliğinden sona erme hallerini inceleme görevinin Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 87/son maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, TMK'nın 60/2. maddesi uyarınca fesih koşullarının oluşup oluşmadığını inceleme görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 87/1....
Mahkemece TMK nun 74/2. maddesine göre dernek genel kurul toplantısının üç yılda bir yapılmasının zorunlu olduğu, üst üste iki defa altı yıl içinde yapılmaması halinde derneğin kendiliğinden dağıldığının tespitinin istenebileceğinin öngörüldüğü ve bu sürenin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 87/5 maddesi hükmünde derneğin olağan Genel Kurul toplantısının iki defa üst üste yapılmaması halinde derneğin kendiliğinden sona ereceği ve her ilgilinin sulh hakiminden derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tesbitini isteyebileceği, davalı derneğin tüzüğünün 8. maddesinde ise dernek genel kurulunun iki yılda bir nisan ayında yapılacağı düzenlenmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti ve tasfiye istemine ilişkindir. ... Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın derneğin feshi istemine ilişkin olup TMK'nın ilgili düzenlemelerinde derneğin feshinde hangi mahkemenin görevli olduğunun gösterilmediği, 6100 sayılı HMK'nın 4. maddesinde sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu dava ve işler sayılıp bunlar arasında derneğin feshine ilişkin davaya yer verilmediği, bu nedenle genel mahkeme olarak asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 2....
Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; derneğin kendiliğinden sona erme hallerini inceleme görevinin Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 87/son maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, TMK'nın 60/2. maddesi uyarınca fesih koşullarının oluşup oluşmadığını inceleme görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 87/1. maddesi hükmü “İlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması” aynı maddenin son hükmü ise “Her ilgili, sulh hakiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir” şeklindedir....
Maddesi gereğince ilk genel kurul toplantısının yazılı bildirimi izleyen altı aylık süre içerisinde yapılmadığının tespit edildiğini, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 87/2 maddesinde "İlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması" durumunda derneğin kendiliğinden sona ereceği ve bu durumda her ilgilinin sulh olması" durumunda derneğin kendiliğinden sone erdiğinin tespitinin istenebileceğinin düzenlendiğini belirterek TMK'nın 87. Maddesi gereği derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA: Davalı taraf davaya karşı cevaplarını ve itirazlarını ibraz etmemiş olduğu görüldü. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılamada; "...Dava TMK' nın 87/2. maddesine göre derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemlidir....
Somut olayda; dava dilekçesinde davalı derneğin üst üste iki defa genel kurul toplantısını yapmadığı ileri sürülerek Türk Medeni Kanununun 87/5. maddesi uyarınca davalı derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespitine karar verilmesi istendiği, mahkemece işin asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilerek görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Dava şahıs varlığına ilişkin ise de, Türk Medeni Kanununun 87/5. maddesine dayalı derneğin kendiliğinden sona erdiğinin tespiti istemine yönelik olup maddede açıkça sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği belirtilmektedir....
İş Mahkemesi'nin 2011/619 Esas sayılı dosyasında ilgili dosyaya münhasır olmak üzere derneğin ihyası için davacı tarafa süre ve yetki verilmiş ve yargılama sırasında davalı derneğin son yönetim kurulu üyeleri davaya dahil edilmiştir. Davalı dernek hakkında TMK 87. madde uyarınca 18/11/2005 tarihinde kendiliğinden dağılmış sayılmasına karar verilmiştir. Açıklanan gerekçelerle istinaf başvurusuna konu edilen hususların incelenmesinde; derneğin tüzel kişiliği TMK 87. madde gereği ortadan kalkmıştır. Tüzel kişiliği sona ermiş olan derneğe husumet yöneltilerek davanın görülmesi olanağı bulunmamaktadır. Derneğin ihyasının gerçekleştirilebilmesi için dernek son yönetim kurulunun davadan haberdar edilerek taraf teşkilinin sağlanması gerektiğinden mahkemece son yönetim kurulu üyeleri davaya dahil edilmiştir. İl Dernekler Müdürlüğü'nün de kendisine husumet düşmediğinden davaya dahil edilmesi gerekmemektedir. Karar yalnızca, ihyası talep edilen İstanbul 2....