İşyeri tescil edilse idi, yaptıran dernek adına tescil edilecektir. Ruhsatsız ve kanun kapsamına alınmadığı sabittir. Davalı ... ise işveren sıfatını taşıyacak bağımsız bir organizasyona sahip değildir. Zira esnaf kaydı bulunmadığı gibi müteahhitte değildir. Hukuki ve ekonomik açıdan bağımsız olmadığı, derneğin yardım topladığı sürece kısım kısım verdiği ve malzemesini temin ettiği, işin yapımında talimat verdiği, anlaşılmaktadır. Davalı dernek ile davalı ... arasında imzalanan ve işçilik teminine yönelik protokol takım sözleşmesi niteliğindedir. Bu sözleşme davalı ...’a işverenlik sıfatı vermez. Davalı ...’ın olayda rücu davasında üçüncü kişi sıfatı ile sorumluluğu vardır. Olayda kusur değerlendirmesinin derneğin işveren, davalı ...’in ise üçüncü kişi sıfatı kabul edilerek belirlenmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta Dernek işveren olup, 5510 sayılı Kanununun 12 ve 21. Maddeleri uyarınca iş kazasından sorumluluğu bulunmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Derneğin Tasfiyesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı dernek temsilcisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 01.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İdare Mahkemesinin ... esasına kayıtlı olarak açılan davanın reddine karar verildiği, derneğin borcu olan ecrimisil konulu kamu alacağının dernek tüzel kişiliğinden tahsil edilmeye çalışılması, sonuç alınamazsa kanuni temsilcisine gidilmesi yolunun izlenmesi gerekirken, daha önce dernek adına olması gereken takip ve tahsilat işlemlerinin davacı adına tahakkuk ettirilmiş olduğu, derneğin başkanı olan davacıdan, derneğin ecrimisil borcunun tahsil edilmeye çalışılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....
İlköğretim Okulu Öğrencileri Koruma Yaptırma ve Yaşatma Derneği” adı ile kurulan derneğin 03.06.2004 tarihinde yapılan genel kurulu ile adının “... ilçesi Eğitimi ve Öğretimi Destekleme Derneği” olarak değiştirildiğini, önceki hali ile isim farklılığı bulunduğundan bağışlanan taşınmazın dernek adına tescilinin yapılamadığını belirterek düzeltilme talebinde bulunmuştur. Dosya kapsamına ve toplanan delillere göre; ... ilçesinde her iki isim ile de anılan derneğin aynı dernek olduğu, başkaca ilk öğretim okulu öğrencilerini koruma yaptırma ve yaşatma amaçlı derneğin bulunmadığı, ... isimli şahsın bağış yaptığı dernek ile sonradan ismi değiştirilen dernek arasında isim farklılığı bulunduğundan tescil yapılamadığı ve dava konusu taşınmazda tasarruf edilemediği anlaşılmaktadır....
Maddesinde, genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu, yerleşim yerinin, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre belirleneceği; aynı kanunun 14/2. maddesinde ise, dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağı, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 51. maddesinde de, tüzel kişinin yerleşim yerinin, kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerinin yöneltildiği yer olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nun 2. maddesinde ise, bu Kanunun uygulanmasında, derneğin yerleşim yerinin, yönetim faaliyetlerinin yürütüldüğü yeri, dernek merkezinin ise, derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il veya ilçeyi ifade ettiği hükme bağlanmıştır....
adamış bir öğretmen olarak kulüp personelinin ve diğer üyelerin saygısını ve sevgisini kazanarak davalı dernekte hiçbir olumsuz davranışta bulunmadığını, müvekkilin derneğe gittiğinde masaya gelen Fatih Yürüyen kurumsal üyeliğini iptal edildiğini, bu şekilde müvekkilin bu durumdan haberi olduğunu, müvekkil, daha önce davalı Dernek'te hiçbir şekilde yer almadığını, o anda kapıdan geçerken ben buraya üye olayım saiki ile hareket etmiş ve üyelik için ilk kez başvurduğunu, müvekkilin kurumsal üyeliği boyunca davalı dernek kurallarına uygun hareket ettiğini, ne dernek çalışanlarından ne de dernek üyelerinden dernek amaç kurallarına aykırı hareket ettiği yönünde yakınma ve uyarı söz konusu olmadığını belirterek derneğin 29/09/2021 tarih ve 30 sayılı yönetim kurulu kararının iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kurulundan yazı ile isteneceği bu yazının tebliğinden itibaren otuz gün içinde belirtilen noksanlıkların tamamlanmaması veya yasaya aykırılıkların giderilmemesi halinde, mahallin en büyük mülki amirinin ihbarı üzerine Cumhuriyet Savcılığının derneğin feshi için yetkili mahkemeye başvuracağı, ayrıca derneğin faaliyetinin durdurulmasını isteyebileceği hükme bağlanmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 06/12/2021 tarih ve 2020/56 E - 2021/680 K kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: Sivas İcra Müdürlüğünün 2019/118925 esas sayılı takip dosyası ile müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığını, müvekkilinin 2012- 2018 yılları arasında davalı derneğin üyeliğini yaptığını ve aynı zamanda dernek sekreterlik görevini yürüttüğünü, 2018 yılı mart ayında genel kurul kararı ile dernek başkanlığına Yakup SARIÇAM'ın geldiğini, yeni dernek başkanının müvekkilden geçmiş dönemlere ait dernek hesaplarını istediğini, müvekkilin geçmiş dönemlere ait hesapları dernek başkanına ibraz ettiğini, dernek başkanının hesaplarda usulsüzlük olduğunu ve maddi olarak derneğin zarara uğradığını söylemesi üzerine müvekkilinin söz konusu hesapların uzman ve bağımsız bilirkişiler tarafından denetlenmesini...
Davalı derneğin dosya içinde bulunan tüzüğü incelendiğinde tüzüğün 2. maddesinin (d), (f) ve (k) bentlerinde derneğin mülk edinebileceğine dair hükümler yer aldığı görülmektedir. Toplanan tüm deliller yukarıda yazılı açıklamalar ışığında birlikte değerlendirildiğinde; taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının davalı dernek yararına gerçekleştiği ve taşınmazın kamu hizmet malı olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davanın reddi ile çekişmeli taşınmazın tespit gibi davalı dernek adına tapuya tesçiline karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kendiliğinden Sonra Erdiğinin Tespiti İstemli KARAR 1-Dernek kuruluş bildiriminin mülki amirliğe yapılması üzerine, ilgili kurum tarafından TMK'nun 60 ve 62. maddeleri uyarınca derneğin kuruluş talebinin kabul edildiğine ilişkin yazılı bildirimin dernek yetkililerine bildirilip bildirilmediği, bildirilmişse tarihinin belirlenmesinden, 2-Davalı derneğe ait dernek dosyasının İl Dernekler Müdürlüğünden getirtilerek, dosya içerisine konulmasından, Sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 11.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....