WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2020 NUMARASI : 2020/488 ESAS - 2020/1348 KARAR DAVA KONUSU : Tapu Kaydındaki Şerhin Terkini KARAR : İstinaf incelemesine konu dava, tapu kaydındaki şerhin terkini istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi tarafından davanın Konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekilinin ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle;Müvekkiline ait Adıyaman ili, Merkez İlçesi, Karapınar Mahallesi 2985 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı idarenin talebi ile 24/03/2020 tarih ve 7691 yevmiye sayılı işlemi ile Kamulaştırma Kanununun 31/b maddesi gereğince satılamaz işlemi tesis edildiği, davalı idarenin 31/b şerhi ile taşınmaz mal sahibinin mülkiyet hakkını tümüyle kısıtladığı, davalı idarenin yasal gerekliliklere uymadan usulsuz ve hatalı...

Davacı T1 Tarafından açılan davada, Kumburgaz Köprülü Kavşak inşaatı ile ilgili olarak davalı belediyeden deplase talep edildiği, deplase ile ilgili işlerin protokole bağlanarak çözümünü teminen 03/10/2007 tarihinde toplantı düzenlendiği, toplantıda davacının deplase işlemine ait masrafları üstleneceğine ilişkin karar alınmadığı, keza bu masrafların aykome ortak fonundan ödeneceğine ilişkin bir kayıtta yer almadığı, aksine davacının yaptığı dilekçeye ekli iç yazışmada masrafların yatırılmasının istendiği anlaşılmıştır....

Ancak, geçit hakkının tesisi veya terkini davalarında harç ve vekalet ücretinin irtifak bedeli üzerinden tayini gerekirken mahkemece aleyhine geçit kurulan taşınmaz değeri üzerinden harc ve vekalet ücreti belirlenmesi doğru görülmemiştir. Bu husus HUMK.nun 438/VII.maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrası düzeltilerek kararın onanması gerekmiştir....

    Davalı kurumun cevap dilekçesinde özetle; Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında kurumları lehine hükmedilen irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmaz mülkiyetini devirlerin nedeniyle yapılamadığı, irtifak hakkının tapuda tescili için kararın kesinleşmesinin gerektiği ayrıca tescilin yapılabilmesi için ilamda adı geçenin davacının tescil tarihinde malik olması gerektiği, davacıların yargılama aşamasında ve karar çıktıktan sonra dahi mülkiyet devri gerçekleştirdikleri, bu nedenle irtifakın tescilinin mümkün olmadığı, müvekkili kurumun irtifak bedelini ödemesine rağmen bedel karşılığı hak kazandığı irtifakı tescil edemediği, bu nedenle kamu zararı meydana geldiği, davalı idarenin kamu zararının önüne geçebilmek için tek imkanın 31/b şerhi olduğu, kurumun amacının davacının mülkiyet hakkını kısıtlamak olmadığı, yargılama sonunda lehine hükmedilen irtifak hakkının tescili olduğu, tüm bu nedenlerle davanın reddine, mahkeme aksi kanaatte ise dava açılmadan önce kuruma...

    DAVA Davacı vekili; müvekkilinin işletme ve bakım sorumluluğu altında 154 kw Ambarlı - Yıldıztepe I (1-2) enerji nakil hattının 47- 48 numaralı direkleri arasında davalının maliki olduğu 2859 ada, 3 parsel sayılı taşınmazın bulunduğunu, bu taşınmaz üzerinde müvekkili kurum adına irtifak hakkının tesis edildiğini, irtifak hakkının bulunduğu parselde yer alan davalıya ait binanın Elektrik Akım Yönetmeliği'nin 44 üncü maddesinde yer alan 5 metrelik zorunlu mesafe bulunması kuralına uygun inşa edilmediğini, mevcut aykırılığın giderilmesi ve irtifak hakkına müdahalenin önlenmesi maksadı ile Bakırköy ........

      İntifa hakkının sona ermesi ve sona erme sebeplerini düzenleyen Türk Medeni Kanunun 796. maddesi gereğince bu hak bir süre ile sınırlı olarak konulmuşsa sürenin dolması veya süre dolmadan intifa hakkı sahibinin hakkından feragat etmesi ile sona erer. 797 maddeye göre de mirasçılarına geçemeyeceğinden hak sahibinin ölümü diğer bir sona erme sebebidir. Bundan ayrı, intifa hakkının konusu olan şeyin tamamen harap olması halinde de intifa hakkı kendiliğinden sona erer. Yasada açık bir hüküm olarak düzenlenmemiş olsa bile intifa hakkının konusu olan şeyin hak sahibi tarafından aşırı kullanılması, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayacağından uygulama ve doktirinde hakkı sona erdiren diğer bir neden olarak kabul edilmektedir....

        yitirmiş olan bu irtifak şerhinin halen durduğunun öğrenildiğini ve yeniden inşa işleklerinde engel teşkil edecek bu işlevsiz şerhin kaldırılması için davalı kuruma başvuruda bulunulduğunu, bu başvuru üzerine de ilgili plan ve proje dairesinin söz konusu parselde mevcut veya planlanan herhangi bir altyapı tesisinin bulunmadığını, konulan irtifak hakkının gereksiz ve işlevsiz kaldığını, dolayısıyla devamında bir fayda bulunmadığı gibi kaldırılmasında da bir mahsur olmadığını yönetime bildirdiklerini, 100- TL bir bedel karşılığı konmuş olduğunu iddia ederek terkini içinde bir bedel ödenmesi gerektiğini söylediğini, irtifak şerhinin kalkmaması halinde yeni inşaatın ruhsat alımı engellenmek olan davacıların çaresiz bu haksız ve sebepsiz para talebini 100- TL'lik irtifak hakkı bedeli olarak gösterilmiş meblağın güncelleneceği inancı ile kabul etmek durumunda kaldıklarını, davalı kurumunu bu aşamada aldığı haksız ve iyi niyetten yoksun karar ile kabul edilmiş bu işlem için hiçbir yasal dayanağı...

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : TCK'nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 51, 51/3-7-8. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın sevk ve idaresindeki kamyonetiyle olay yerinde U dönüşü yaptığı sırada mağdurun idaresindeki motorsiklet ile kamyonete asli kusurlu olarak çarptığı mağdurun hayati fonksiyonlarını ağır (5) derece etkileyen vertebra korpusun sol yarısında non deplase fraktür, sağ skapula orta kesimde parçalı deplase fraktür, sağ 3.kot lateral yayında non deplase fraktür kırıkları oluşacak şekilde yaralanmasının ağır niteliği ile 5237 sayılı TCK'nın 22/4 ve 61. maddelerine göre temel cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi şartları gözetilerek, temel cezanın asgari hadden uzaklaşılarak tayini gerekirken, alt sınrdan cezaya hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır Dosyada katılanın...

          Davalı ... vekili, dava konusu irtifak hakkının kamu hizmetine tahsisli ve eski eser vasfında olduğunu, Dolmabahçe ve çevresi kentsel sit alanı ilan edildiğinden irtifak hakkının maddi ve manevi biçimsel varlığını devam ettirdiği, sınırlamanın devam etmesinde kamu yararı olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir. Davalı ...'ne izafeten ... Muhakemat Müdürlüğü vekili; irtifak hakkı ile korunan hukuki yararın devam ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; tapu kaydındaki şerhin ... (Kapatılan) 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/1085 Esas, 2003/978 Karar sayılı ilamıyla konulduğu ve irtifak hakkının ... silüetini ve tarihi binaları koruma amacı taşıdığı gerekçesiyle dava reddedilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki 5 ... 1280 tarihli ilmühaberde adı geçen şerhin “….... civarında gashane ile ......

            . - 1994/182 K. sayılı kararı ile orman vasfı ile Hazine adına hükmen tescil edilmiş, davacı Orman Yönetimi orman olan taşınmazın üzerinde davalı ... lehine irtifak hakkı ve 1973 yılından bu yana davalı ...'ın kullanımında olduğu şerhlerinin bulunduğu, ormanlar üzerinde kişi ve kurumlar lehine hiç bir şekilde şerh konulamıyacağı iddia ederek, tapu kaydındaki davalı lehine bulunan irtifak hakkı ve 1973 yılından bu yana davalı ...'ın kullanımında olduğuna ilişkin şerhlerin iptali istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne; çekişmeli taşınmazın tapu kaydında "1973 yılından beri Hasan oğlu ...'ın kullanımındadır" şerhinin ve 07/04/1989 tarihinden itibaren 5 yıl süreyle Türkiye Taşkömürleri Kurumu lehine tesis edilen irtifak hakkının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir Dava, tapulu taşınmaz üzerinde bulunan irtifak hakkı ve kullanım şerhinin terkini istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu