TTK. 22. maddesine göre; tacirler arasında yapılan sözleşmelerde belirlenen cezai şartın tenkisi istenemez. Ancak, Yargıtay ... Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları ile sabit olduğu üzere sözleşmede öngörülen cezai şart bir tarafın ekonomik mahvına sebep olabilecek nitelikte ise tacirler arasında öngörülen cezai şartın indirilmesi de mümkündür. Mahkemece alınan bilirkişi raporlarının her ikisinde de; davacının ticari defter ve kayıtları incelenerek mutabakat metninin 17. maddesinde öngörülen cezai şartın davacının ekonomik mahvına sebep olacağı kanaati bildirilmiştir. Sözleşmede öngörülen cezai şartın bir tarafın mali olarak yıkımına sebebiyet verip vermeyeceği hususu teknik incelemeler gerektiren bir husus olup, mahkemece bilirkişi heyetlerinin davacı ticari defter ve belgeleri, gelir ve gider tabloları, bilançoları üzerinde yaptıkları incelemeler sonucu ulaştıkları kanaatin nazara alınması gereklidir....
Cezai şart, geçerli bir borcun yerine getirilmemesi veya eksik yerine getirilmesi ya da belli bir yerde, belli bir zamanda yerine getirilmemesi durumunda, borçlunun ödemesi gereken bir edimdir. Cezai şartın ceza ve tazminat fonksiyonu olup, Borçlar Kanununda bu iki fonksiyon kaynaştırılarak bileşik sistem kabul edilmiştir. B.K. 161/son (T.B.K. 182/son) maddesi hakime fahiş gördüğü cezai şartı indirme yükümlülüğünü vermiştir. Bunun sonucu olarak aşırı görülen cezai şartın indirilmesinde tazmin ve ceza dengeli olarak korunmalıdır Ticari olmayan işlemlerde bu kuraldan dolayı borçlu ileri sürmese bile, hakim cezai şarttan indirim yapılıp yapılmayacağını doğrudan görevinden ötürü saptamalıdır....
ün yanlış hukuki değerlendirme sonucu tacir kabul edilerek kendisi bakımından cezai şartın fahiş olup olmadığı hususunun hakem tarafından değerlendirilmediğini, dosyada müvekkili ...'...
İş hukukunda “İşçi Yararına Yorum İlkesi”nin bir sonucu olarak sadece işçi aleyhine yükümlülük öngören cezai şart hükümleri geçersiz sayılmış ve bu yönde yerleşmiş içtihatlar öğretide de benimsenmiştir. Cezai şartın işçi ve işveren hakkında ve iki taraflı olarak düzenlenmesi gereği, işçi aleyhine kararlaştırılan cezai şartın işveren aleyhine kararlaştırılandan daha fazla olmaması sonucunu da ortaya koymaktadır. Başka bir anlatımla işçi aleyhine olarak belirlenen cezai şartın, koşulları ve ceza miktarı bakımından işverenin sorumluluğunu aşması düşünülemez. İki taraflı cezai şartta işçi aleyhine bir eşitsizlik durumunda, cezai şart hükmü tümden geçersiz olmamakla birlikte, işçinin yükümlülüğü işverenin sorumlu olduğu miktarı ve halleri aşamaz. İşçiye verilen eğitim karşılığı belli bir süre çalışması koşuluna bağlı olarak kararlaştırılan cezai şart tek taraflı olarak değerlendirilemez....
Kararı asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı-karşı davada davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 9. maddesinde "...Teslim edilmezse her bağımsız bölüm için 1.000,00 TL cezai şart ve yine her bağımsız bölüm için ayrı ayrı rayiç kira bedeli ödenecektir." hükmü yer almaktadır. Bu madde ile belirlenen cezai şartın ayrıca talep edilebileceği sözleşmede yazılı olduğundan karşı davacı arsa sahibi tarafından talep edilmesi mümkündür. Ancak bu cezai şartın aylık olarak talep edileceği yazılı olmamasına rağmen mahkemece gecikilen ay sayısına göre verilmesi doğru görülmemiştir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri karşılıklı edimleri içeren, iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, Sosyal Güvenlik Kurumunca konulan cezai şartın iptali, haksız kesintilerin iadesi istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 10. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 12.06.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi İnceleme konusu karar, Asliye Hukuk Mahkemesince, sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın iptali istemi hakkındaki davada verilen ihtiyadi tedbir talebinin kaldırılmasının reddine ilişkini olup, dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi İnceleme konusu karar, Asliye Hukuk Mahkemesince sözleşmeden kaynaklanan cezai şartın iptali istemi hakkındaki davada verilen ihtiyadi tedbir talebinin kaldırılmasının reddine ilişkin olup, dosyanın Yargıtay 13. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Cezai şart ise [Türk Borçlar Kanunu’ndaki (TBK) terimi ile ceza koşulu] aynı Kanun’un 158 i1â 161. maddeleri arasında düzenlenmiştir. 18. Cezai şart, mevcut borcun ifa edilmemesi veya eksik ifası hâlinde ödenmesi gereken malî değeri haiz ayrı bir edimdir. Cezaî şartın unsurlarını bu tariften kolaylıkla çıkarmak mümkündür. Bu unsurlar; gerçekten bir asıl borcun bulunması, bunun yanında ayrı ve bağımsız bir edimin yer alması, bu ikisinin birbirine bağlı olması ve bu ayrı ve bağımsız edimin sağlıkta hüküm doğuran bir muamelede tespit olunmasından ibarettir (Tunçomağ, s. 6). 19. Cezai şart asıl borcun fer’îsidir; ona bağlı fakat ondan ayrı bir edim niteliği taşır ve cezai şartın gerçekleşebilmesi için zararın gerçekleşmesi şart değildir. 20. Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 158. maddesi birbirinden farklı üç nevi cezai şart düzenlemektedir. Bunlar, seçimlik cezai şart, ifaya eklenen cezai şart ve ifayı engelleyen cezai şarttır. 21....
Kararı, davacı vekili ile davalı vekili temyiz etmiştir. 1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Davacı vekilinin temyiz itirazları yönünden ise; Cezai şartın tahsili istemiyle açılan davada, cezai şart miktarının fahiş olup olmadığının takdiri hakime aittir. Davacının bunu önceden takdir ve tespit etmesi mümkün değildir. O nedenle, sözleşme ile tayin edilen bir cezai şartın tahsilini istemek hakkını haiz olan davacının açtığı dava sonunda cezai şartın mahkemece fahiş görülerek tenkis edilmesi halinde, tenkis edilen miktardan dolayı davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği açıktır. Diğer bir ifadeyle, hakimin takdir hakkını kullanarak Borçlar Kanunu’nun 161/son maddesini uygulamak suretiyle yapmış olduğu indirim miktarı vekalet ücretinin hesaplanmasında dikkate alınamaz....