Bölge adliye mahkemesince; davacı eczane tarafından gerçeğe aykırı olarak adına reçete düzenlenen kişinin TC kimlik numarasının girilmiş olmasından dolayı davacı hakkında cezai şartın uygulandığını, Protokolün 5.3.5 maddesinde açıkça bu tür usulsüzlük durumunda reçete bedelinin 10 katı ceza uygulanacağının belirtildiği, bu nedenle cezai işlemin yerinde olduğu, ayrıca Protokolün 4.3.6 maddesinde bu gibi durumlardan reçete bedelinin de eczaneye ödenmeyeceği, ödenmişse geri tahsil edileceğinin belirtildiği, sonuç olarak iptali istenen cezai işlemin protokol hükümlerine uygun olduğu gerekçeleriyle davalı kurumun istinaf talebinin kabulü ile, Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25/12/2017 Tarihli, 2016/80 Esas, 2017/371 karar sayılı kararının iptaline, davacı ...'...
Davalı; asıl ve birleşen davada; cezai işleme konu hastaların dahiliye kliniğinde yatmış gibi görünmelerine rağmen yatmadıklarını, bu hastaların cerrahi operasyonlarda paket dahilinde ödenen eritrosit süspansiyonlarının hizmet bedeline dahil olmasına rağmen ayrıca kuruma fatura edildiğini, taraflar arasındaki sağlık hizmeti satın alma sözleşmesinin 11.1.16 maddesi uyarınca asıl davada 216. 000,00 TL turatında cezai işlem bedeli ile 7.539, 84 TL yersiz ödeme bedelinin faiziyle tahsili gerektiğini, birleşen davada ise 8000 TL cezai işlem bedeli ile 322,15 TL yersiz ödemenin tahsili gerektiğini, kurum işleminin hukuka uygun olduğu belirtilerek davanın reddini istemiştir....
Davalı yüklenici vekili 07.12.2016 tarihinde mahkemeye verdiği dilekçesinde, dava konusu sözleşmenin feshi sebebiyle tasfiye hesabının çıkartılarak iadesi gereken ürünlerin aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde bedelinin tahsili amacıyla aynı mahkemenin 2016/611 Esasına kayıtlı olarak ayrı bir dava açtıkarını tarafları ve konusunun aynı olması ve aralarındaki zorunlu bağlantı sebebiyle davaların birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dairemizin 21.09.2017 tarihli geri çevirme kararı üzerine dosyaya sureti sunulan .... 1....
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava, taraflar arasında imzalanan 2016 yılı Eczane Protokolü uyarınca davalı tarafından uygulanan cezai şart bedelinin tahsiline dair kurum işleminin iptali ile kurum tarafından tahsil olunan bedelin iadesi istemine ilişkindir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/40 KARAR NO : 2024/266 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) DAVA TARİHİ : 29/02/2016 KARAR TARİHİ : 28/03/2024 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 11/11/2010 tarihli ----- Bayilik Sözleşmesi ve 28/02/2011 tarihli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi akdedildiği,taraflar arasında akdedilen sözleşmelerin, aralarındaki pazarlık neticesinde sonuçsuz kaldığını ve 28/02/2016 tarihi ile sona erdiğini, davalı şirkete sözleşmeler nedeniyle 400,000 TL’lik ipotek teminatı ve 50.000 TL’lik teminat mektubu verildiğini, davalının kendisine cezai şart dayatması olduğunu, ancak davalıya ticari veya cezai bir borcun olmadığını, cezai şartın yargılama konusu olduğunu, cezai şart olsa bile davalının elinde 400.000 TL’ lik ipotek teminatı bulunduğunu iddia ederek, bu nedenlerle; davalıya verilen 50.000 TL’lik...
bildirilerek iade olunan ve davacı tarafından iadesi kabul olunan mallara ilişkin cezai şart alacağının davada konu olduğu, her iki tarafın da tacir olarak imzaladığı tek sayfadan ibaret çerçeve sözleşmenin taraflarca müzakeresinin yapıldığı, tarafların TTK'nın 18/2. maddesine göre basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunun kabul edilemeyeceği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesine göre davalının davacıdan 151.920,08 TL cezai şart alacağının bulunduğu gerekçesiyla davanın reddine karar verilmiştir....
Yanlar arasındaki sözleşmede belirlenen cezai şart ise seçimlik cezai şart niteliğinde olup, akdin ayakta tutulması halinde istenebilir. Yukarıda ifade edildiği gibi dava açılarak ödenen sözleşme bedelinin geri ödetilmesi istemiyle sözleşme feshedildiğinden artık sözleşmede yazılı cezai şart bedelinin tahsili istenemez. Bu itibarla davanın cezai şart istemi yönünden reddi yerine kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı ...'a geri verilmesine, 11.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
alınan bilirkişi raporunda hesaplama yapıldığı, iş bu miktara %18 KDV'nin eklenmesiyle birlikte ariyet bedelinin 54.274 -TL olduğu, 226.075,66- TL'lik kayıtlı alacak tutarından bu miktarın tenzil edilmesiyle birlikte davacının cari hesap ve nakit teminattan kalan alacak tutarının 173.801,66- TL olduğu, davalı tarafın kendisine tebliğ edildiğini bildirdiği tarih nazara alınmak suretiyle, takip tarihinde geçen süre içerisinde yapılan hesaplamada işlemiş faizin 2.439,73- TL olarak hesaplandığı, davalının, cevap dilekçesinde de ileri sürdüğü, cezai şart yönünden takas mahsup talebinin taraflar arasındaki sözleşmenin süresinin sona ermesi nedeniyle son bulması, yani herhangi bir fesih işlemi bulunmaması, taraflar arasındaki akaryakıt istasyonları için ariyet ve emanet sözleşmesinin 1-f maddesinde cezai şartın koşullarının, 2. maddesinde de cezai şartın miktarının belirtildiği, f maddesinde yer alan bilgilerden cezai şartın koşulunun oluşabilmesi için, sözleşmenin haksız fesih sonucunda sona...
Ancak, kararlaştırılan cezai şart miktarının ekonomik yönden borçlunun mahvına sebebiyet verecek ölçüde yüksek olduğunun saptanması durumunda cezai şarttan makul oranda indirim yapılabileceği Yargıtay uygulamalarında kabul edilmektedir. Ne var ki, bu şekilde bir indirime gidilebilmesi için borçlunun ekonomik durumu yönünden ayrıntılı bir inceleme yapılması ve kararlaştırılan cezai şartı ödemesinin ekonomik yönden mahvına sebep olup olmayacağı hususunun belirlenmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, mahkemenin tarafların basiretli tacir olarak sözleşmeler imzalanırken ve ticari ilişkiye girildiğinde sonuçlarından emin olmaları ve düzenlenen sözleşme hükümlerini mali bünyelerinde inceleyerek kurmaları gerektiği şeklindeki gerekçesi yerinde olmadığı gibi, cezai şartın ekonomik mahva sebebiyet verip vermediği konusunda ayrıntılı bir inceleme yapıldığından da söz edilemez....
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, asıl dava haksız olarak nakde çevrildiği iddia edilen teminat mektubu bedelinin iadesi ile ödenmeyen satış teşvik priminin tahsili , karşı dava ise tonaj taahhüdünün yerine getirilmediği iddasıyla kar mahrumiyeti + cezai şart talebi ayrıca ödenen peşin satış teşvik primlerinin iadesi ve işlemeyen intifa dönemine ilişkin ödenen intifa ivaz bedelinin tahsiline ilişkindir. DELİLLER , Tapu kaydı, intifa sözleşmesi, bayilik anlaşması, protokoller, bir aylık bayilik sözleşmesi, ihtarnameler, fatura , ticari defter ve belgeler ve bilirkişi incelemesi. Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 2014/ ... Esas 2016/......