uydu kanalında yayınlanması konusunda anlaşıldığı , programın yayınlanacağı kanalın uydu yayınlarında bulunmadığı ve uydudan çıkarılması nedeniyle ihlal edilen sözleşme uyarınca ödenen bedelin iadesi ve cezai şart bedeli talep edilmektedir.Davalı vekili davacının proğramının aynı evsafta olan başka bir kanalda yayınlandığını, ve ödenmeyen yayın bedeli ile ilgili davacı hakkında icra takibi başlatıldığını ve bu takip uyarınca açılan itirazın iptali davasının bekletici mesele yapılması veya yargılamanın birleştirilerek birlikte yürütülmesi gerektiğini savunmuştur.Davacının davalıya 4000-TL ödemede bulunduğu hususu ihtilafsızdır. Somut olayda uyuşmazlık;Davalının Program Yayın Saati Kiralama Sözleşmesini ihlal edip etmediği ve bu sözleşme uyarınca ödenen bedelin iadesi ve ile öngörülen cezai şart bedelini ödemesi gerekip gerekmediği noktasındadır....
Aynı tarihli protokolün 6.17. maddesinde ise; “Bir fatura dönemi için uygulanacak cezai şartın hesaplanması reçete bazında yapılır. Bir reçetede birden fazla usulsüz fiilin tespit edilmesi durumunda cezai şartlardan en yüksek olanı esas alınır. Bir fatura döneminde cezai işlem gerektiren birden fazla reçete tespit edilmesi halinde belirlenen cezai şartlar her bir reçetedeki tespit için ayrı ayrı hesaplanıp bu bedeller toplanmak suretiyle tahsil edilir. Cezai şartlar reçete/ilaç bedelinden az olamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. Öte yandan; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hakimin davayı aydınlatma ödevi” başlığı altında düzenlenen 31. maddesinde; “Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.” hükmü getirilmiştir....
. 1-Dava, satış vaadi sözleşmesi ile satışı vaad edilen dairenin, süresinde teslim edilmemesi nedeniyle uğranılan kira kaybı ve cezai şart alacaklarının tahsili istemine ilişkindir....
İlk Derece Mahkemesince, kapora bedelinin sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davalı taraftan tahsiline,cezai şart yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı taraf reddedilen cezai şart istemi yönünden istinaf talebinde bulunmuştur. Cezai şart asıl borca ilişkin feri alacaklardandır.İstinaf talebiyle sınırlı olarak yapılan incelemede İlk Derece Mahkemesince;TBK 521....
İşletici, cezai şartın tenkisini hiçbir şekilde talep edemez. Satış noktasında başka marka bira çeşitlerinin satılması ya da işbu Sözleşme’nin 3’üncü maddesindeki müktar taahhüdüne ulaşılamaması halleri işbu madde kapsamı dışındadır ve bu durumda cezai şart hükmü uygulanmayacaktır." şeklindedir. Görüldüğü üzere, davacının cezai şart talebini dayandırdığı farklı marka biraların satışının yapılması ve litre hedefine ulaşılamaması hususlarının hem bu madde uyarınca hem de sözleşmenin 3.maddesine göre cezai şart talep hakkının dışında tutulduğu açık olmakla cezai şart talebi yönünden de icra takibinin yerinde olmadığı anlaşılmış olıup davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
İadesi talep edilen ..., 14.06.2022 tarihli celsede alınan beyanında; 6706 sayılı Kanun'un "rızaya dayalı iade usûlü" başlıklı 17 nci maddesi uyarınca talep eden Kırgızistan Cumhuriyetine rızaen iade edilmeyi kabul etmediğini, saadet zinciri organizatörü olmadığını, kendisinin de mağdur olduğunu, kalp yetmezliği hastası olduğunu, Kırgızistan'da tıbbi hizmetler yeterli olmadığı için gitmek istemediğini beyan etmiştir. 3. Mahkemenin talebi üzerine, iadesi talep edilen kişinin yargılama konusu eylemlerine ilişkin olarak tanık beyanlarını da içerir bir kısım bilgi ve belgeler ile onaylı tercümelerinin dosyaya eklendiği görülmüştür. IV. GEREKÇE Kırgızistan uyruklu ...'nın yargılanmak üzere iadesi talebine ilişkin olarak, 6706 sayılı Kanun ve 30.11.2010 tarihli ve 27771 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgız Cumhuriyeti Arasında Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli İş Birliği Anlaşması hükümleri uyarınca yapılan incelemede; 1....
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince, bilirkişi raporunda bu konu ile ilgili belirlemeler gözetildiğinde, sözleşmede kararlaştırılan cezai şarttan makul bir indirim yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken cezai şart talebinin tümden reddi doğru olmadığı gibi, bu şekilde indirim yapılması veya cezai şartın tamamen kaldırılması kararları hakimin takdirine bağlı hususlardan olup, davacının dava açarken cezai şarttan indirim yapılacağını bilemeyecek durumda olması nedeniyle bu sebeple reddedilen cezai şart bakımından davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir....'' (Yargıtay 19....
Bu açıklamalar çerçevesinde somut olayın değerlendirilmesine gelince, bilirkişi raporunda bu konu ile ilgili belirlemeler gözetildiğinde, sözleşmede kararlaştırılan cezai şarttan makul bir indirim yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken cezai şart talebinin tümden reddi doğru olmadığı gibi, bu şekilde indirim yapılması veya cezai şartın tamamen kaldırılması kararları hakimin takdirine bağlı hususlardan olup, davacının dava açarken cezai şarttan indirim yapılacağını bilemeyecek durumda olması nedeniyle bu sebeple reddedilen cezai şart bakımından davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması da doğru görülmemiştir....'' (Yargıtay 19....
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, taraflar arasındaki sistem kullanma anlaşmasına aykırı olarak davacıdan tahsil edildiği ileri sürülen cezai şartın iadesi istemine ilişkin olup yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere mahkemece, davalının sözleşmenin 10. maddesi uyarınca gerekli uyarıda bulunmadığı için davacının ödediği cezai şartın iadesini isteyebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Uyuşmazlık, yönlendirme yapıldığından bahisle optik sözleşmesi gereğince uygulanan cezai şart ile ödenen reçete bedellerinin iadesi için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davaya esas cezai işleme ilişkin taraflar arasında sonradan yürürlüğe giren protokol hükümlerinin lehe olanlarının uyuşmazlığa uygulanıp uygulanmayacağı mahkemece değerlendirilmelidir. Zira 2018 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Görmeye Yardımcı Tıbbi Malzemelerin Teminine İlişkin Sözleşme’nin 5.4.16. maddesinde “Bu sözleşmenin yürürlük tarihinden önceki sözleşme hükümlerine göre Kuruma fatura edilen ve kontrolleri Kurum tarafından bu sözleşmenin imzalandığı tarihten sonra yapılan ya da kontrolleri yapılmış olmakla birlikte fesih ile ilgili işlemlerin henüz tamamlanmadığı durumlarda tespit edilen fiil/fiiller için Kurumca bu sözleşmenin (5) numaralı maddelerinde yer alan hükümleri uygulanır....